HAKKIMIZI ISTIYORUZ
Müstakil evleri, geniş bahçeleriyle rantçıların iştahını kabartan Ertuğrulgazi Mahallesi’nin başı, kentsel dönüşümle dertte. Mahalleli, “Kentsel dönüşüme karşı değiliz, ama yerinde dönüşüm ve hakkımızı istiyoruz” diyor.
endik Ertuğrulgazi Mahallesi, İstanbul’un kalan son oksijen depolarından Aydos Ormanı’nın hemen yamacına kurulan bir mahalle. 1980’lı yıllarda Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden gelen yoksul halkın emekleriyle inşa edilen mahallenin başı, kentsel dönüşüm adı altında yapılanlarla dertte. Hak kayıplarına uğradıklarını dile getiren mahalleli, “Asla yerlerimizi vermeyiz. Çünkü cefasını biz çektik, şimdi sefasını onlar çekmek istiyor” diyor. Pendik Ertuğrulgazi Mahallesi konum itibariyle Sabiha Gökçen Havalimanına da yakın. Mahallede müstakil evler, geniş bahçeler ve bahçelerde ağaçlar mevcut... İşçilerin, emekçilerin yaşadığı bir mahalle. AKP’LI Pendik Belediyesi tarafından yaşadıkları bölgenin rezerv alanı ilan edildiğini aktaran mahalleli, hak gasplarına uğradıklarını aktardı.
P‘BELEDİYE ŞİRKET GİBİ HAREKET EDİYOR’
Arsalarını 350 metrekareye tamamlamak için borçlandırıldığını söyleyen bir mahalleli, sonrasında tapulardan önce yüzde 20, ardından yüzde 40 kesinti yapıldığını ifade etti. Mahalleli, “110-105 metreden 2 tane daire düşüyor. Birini yarın müteahhit alacak, biri bize kalacak. Biz de diyoruz ki bu emsaller düşük. Buraya bir buçuk emsal vermeleri doğru bir yaklaşım değil. Türkiye’nin hiçbir yerinde yüzde 60 kesinti görülmemiştir. Belediye bir kere ticarethane değildir. Belediye halka hizmet verir ama şu anda ticarethane görevi görüyor, şirket gibi hareket ediyor” ifadelerini kullandı.
‘5 ÇOCUĞUMA BIRAKACAĞIM TEK SERVETİM’
Tokat’tan İstanbul’a 1963 yılında göç eden bir esnaf, söze şöyle başlıyor: “İstanbul’a geldiğimde daha 13 yaşındaydım. Memlekette iş yoktu. Buraya geldiğimde oto tamirinde çalıştım. Çıraklık, kalfalık, ustalık derken kendi yerimi açtım. Bu arsayı satın aldım. Şimdi 73 yaşındayım hâlâ çalışıyorum. 5 çocuğuma bırakacağım tek servetim bu yerim. Buraya da göz dikmesinler. Kentsel dönüşüm diyorlar, biz de kentsel dönüşüm istiyoruz ama hakkımız olanı verirlerse”. Pendik’e 1989 yılında geldiğini aktaran başka bir esnaf, “Buralarda bizim ömrümüz geçti. Bizi dinlesinler, taleplerimizi dikkate alsınlar. Asla yerlerimizi vermeyiz. Çünkü cefasını biz çektik, şimdi de sefasını onlar çekmek istiyor” dedi.
‘3 BİN 800 HANE ETKİLENECEK’
İmar planına konu alanda 3 bin 800 hane olduğunu aktaran bir mahalleli, “Bizi yok sayıyorlar. Yıllardır bizi oy deposu olarak kullandılar. Bugün ise malum İstanbul’da ranta açılacak yer kalmadığı için bizim yerlerimize göz dikildi, gözleri bir türlü doymuyor” dedi.
1992 yılında Sinop’tan göç e bir teyze anlatıyor: “Ne yol ne su vardı. Tankerlerle su gelirdi. Çamura bata çıka eve giderdik. Buralar böyle miydi? Bir gün tankerden su alırken terlik ayağımdan düşmüş haberim yok. Eve geldim bir ayağımı yıkadım, baktım diğerinde terlik yok. Şimdi buralar değerlendi, göz koydular. Ama ne olursa olsun hakkımızı olanı almadan asla yerlerimizi vermeyiz. Biz yerinde dönüşüm ve hakkımızı istiyoruz. Çok çileler çektik. Ben yıllarca fabrikalarda, okullarda sigortasız üç kuruşa çalıştım. Eşimle omuz omuza verip bu yerleri aldık, çocuklarımıza bırakacağımız tek mirasımız bu yerimiz ona da göz dikmesinler.”