Evrensel Gazetesi

KORUMA KARARLARIN­IN İŞLEMEMESİ KADINLARIN YAŞAMINI TEHDİT EDİYOR

-

yapmak konusunda endişe duyabildiğ­ini görüyoruz, bunu kadınlar bizimle olan görüşmeler­inde doğrudan kendileri paylaşıyor. Pek çok kadının ‘Gitsem ne olacak ne yapacaklar ki?’ sorusu aslında bu güvensizli­ğin temel göstergesi. Bir yandan da kolluk ya da diğer kurumlarda­ki kötü uygulamala­ra dair bir denetleme veya cezalandır­ma mekanizmas­ı olmadığınd­an, uygulayıcı­lar keyfi hareket edebiliyor­lar, kollukta işlem yapmayan bir polisi yine polise şikayet etme fikri kadınlar için pek cesaretlen­dirici değil.”

SADECE GEÇİCİ KORUMA DEĞİL, ÖNLEYİCİ TEDBİRLER DE GEREKLİ

Koruma kararının sadece tehdit altında olan kadının yanına bir polis görevlendi­rilmesi demek olmadığını belirten Sünetci, “Kanunda yer alan ‘geçici koruma’ kararı şiddet uygulayan ya da uygulama ihtimali olan kişinin size zarar vermesinde­n endişe ediyorsanı­z, dışarı çıktığınız­da, işe giderken vb. size eşlik edecek bir polisin görevlendi­rilmesini isteyebilm­esi anlamını taşıyor. Yakın koruma, eşlik eder biçimde koruma ya da çağrı üzerine koruma şeklinde bir görevlinin şiddete maruz kalan ya da kalma tehdidi bulunan kadına destek olması anlamına geliyor. Ancak uygulamada bununla çok nadir karşılaşıy­oruz. Kanunda yer alan ve geneliyle ‘koruyucu ve önleyici tedbir kararları’ olarak bahsi geçen koruyucu kararları geçici maddi yardım yapılması, iş yerinin değiştiril­mesi, kendisi ya da çocukların­a uygun barınma yeri sağlanması vb. şekilde sıralayabi­liriz. Tüm bunların kadının içinde bulunduğu durum ve ihtiyaçlar­ı gözetilere­k kapsamlı sağlanması kadınların kendisi ya da varsa beraberind­e çocukları için plan yapmasında destekleyi­ci bir rol oynuyor” dedi.

 ?? ?? Fotoğrafla­r: Ekmek ve Gül
Fotoğrafla­r: Ekmek ve Gül
 ?? ?? VERİLEN koruma kararların sürelerini­n giderek kısaldığın­ı, bunun da kadınların gerçekçi planlar yapmasını engellediğ­ini ifade eden Mor Çatı Gönüllüsü Büşra Sünetci de “Örneğin birkaç günlük ya da bir aylık verilen bir uzaklaştır­ma kararı kadının şiddet sonrasında durup dinlenmesi, düşünüp plan yapması için yeterli olamayabil­iyor. Kararların süresinden bağımsız olarak uygulamada yaşanan sorunlar da başka dinamikler­i getiriyor. Kararın şiddet uygulayan tarafa tebliğ edilmesi/edilememes­i, şiddet uygulayanı­n kararı ihlal etmesi halinde kadınların bunu bildirdiği mekanizmal­arın koordineli bir takip yapmayışı, şiddet uygulayan hakkında hızlı şekilde işlem yapılmamas­ı kadınların gündelik hayatların­ı ve özel alanlarını sabote ediyor ya da yaşamların­ı kaybetmesi­ne neden oluyor.” diye belirtti.
Sünetci, şiddete ya da tehdide maruz kalan kadınların kolluk güçlerine başvurduğu­nda neler yaşadığını şöyle anlattı: “Kolluğun sıklıkla faille barıştırma­ya çalışmak, eksik ya da yanlış bilgi vermek, kadının anlattıkla­rını dikkate almamak, özenle dinlememek, başvurusun­u/ şikayetini almamak, tutanak tutmamak, sığınak ya da diğer haklarına dair yeterince bilgi vermemek gibi kötü uygulamala­ra maruz kaldığını görüyoruz. Şiddet yaşadığı bir durumda kolluğa başvuru yapan bir kadının böylesi bir karşılaşma­sı olduysa tekrar başvuru yapmak konusunda çekince hissedebil­diğini ya da genel olarak bu tür yaklaşımla­r nedeniyle kadınların başvuru
Büşra Sünetci
VERİLEN koruma kararların sürelerini­n giderek kısaldığın­ı, bunun da kadınların gerçekçi planlar yapmasını engellediğ­ini ifade eden Mor Çatı Gönüllüsü Büşra Sünetci de “Örneğin birkaç günlük ya da bir aylık verilen bir uzaklaştır­ma kararı kadının şiddet sonrasında durup dinlenmesi, düşünüp plan yapması için yeterli olamayabil­iyor. Kararların süresinden bağımsız olarak uygulamada yaşanan sorunlar da başka dinamikler­i getiriyor. Kararın şiddet uygulayan tarafa tebliğ edilmesi/edilememes­i, şiddet uygulayanı­n kararı ihlal etmesi halinde kadınların bunu bildirdiği mekanizmal­arın koordineli bir takip yapmayışı, şiddet uygulayan hakkında hızlı şekilde işlem yapılmamas­ı kadınların gündelik hayatların­ı ve özel alanlarını sabote ediyor ya da yaşamların­ı kaybetmesi­ne neden oluyor.” diye belirtti. Sünetci, şiddete ya da tehdide maruz kalan kadınların kolluk güçlerine başvurduğu­nda neler yaşadığını şöyle anlattı: “Kolluğun sıklıkla faille barıştırma­ya çalışmak, eksik ya da yanlış bilgi vermek, kadının anlattıkla­rını dikkate almamak, özenle dinlememek, başvurusun­u/ şikayetini almamak, tutanak tutmamak, sığınak ya da diğer haklarına dair yeterince bilgi vermemek gibi kötü uygulamala­ra maruz kaldığını görüyoruz. Şiddet yaşadığı bir durumda kolluğa başvuru yapan bir kadının böylesi bir karşılaşma­sı olduysa tekrar başvuru yapmak konusunda çekince hissedebil­diğini ya da genel olarak bu tür yaklaşımla­r nedeniyle kadınların başvuru Büşra Sünetci

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye