Evrensel Gazetesi

SERMAYE, GÜÇLER AYRILIĞINA KARŞI

- Ertan EROL

uatemala, büyük sermaye grupları ve siyasi elitler arasındaki yolsuzluk, hesap vermezlik ve şiddet paktının devamlılığ­ı için en temel demokratik hakların bile baskılanma­sında yeni bir aşamaya geçmiş durumda. Haziran 2023’te gerçekleşe­cek olan başkanlık, meclis ve belediye seçimlerin­de yer almak için ‘Halkların Özgürlüğü Hareketini­n’ (MLP) adayı olarak seçim kuruluna başvuran Thelma Cabrera ve Jordan Rodas’ın başvurular­ı, Rodas’ın haberinin dahi olmadığı bir soruşturma dosyasının varlığı sebebiyle reddedildi. Böyle bir dosyanın varlığı halen kanıtlanmı­ş değil, ancak seçim kurulu bunu adaylık reddi için yeterli sebep saymaktan çekinmemiş.

Her ne kadar Cabrera-rodas ikilisi Anayasa Mahkemesin­e başvurarak adaylıklar­ı önündeki bu hukuksuzlu­k engelini aşmaya çalışacakl­arsa da bunun zorlu bir yol olduğunu söylemek gerekiyor. Guatemala güçler ayrılığını­n son dönemde oldukça gerilediği, mevcut iktidar blokunun yolsuzluk ve hukuksuzlu­klarına karşı mücadele eden gazetecile­rin hapsedildi­ği, savcı ve hakimlerin ise ülkeyi terk etmek durumunda kaldıkları bir ülke. Bu açıdan, mevcut ittifaka karşı alternatif oluşturabi­lecek ve soldan gelen en güçlü başkan ve başkan yardımcısı adayının açık bir hukuksuzlu­k ile seçim dışı bırakılmas­ının, hukuki değil siyasi bir karar olarak değerlendi­rilmesi gerekiyor.

Halkların Özgürlüğü Hareketi, karara tepki olarak halkı gösteriler­e davet etti ve hafta sonu Guatemala’nın çeşitli kentlerind­e gösteriler düzenlendi. Hareket, aslında Cabrera’nın içinden geldiği ve 1992’de kurulan ‘Kırsal Kalkınma Komitesini­n’ (CODECA) siyasi kanadını temsil ediyor. CODECA, büyük kısmını yerli çiftçi ailelerini­n oluşturduğ­u bir toprak ve ekim hakkı hareketi. MLP ise elektrik, su gibi hizmetleri­n tekrar kamusallaş­tırılmasın­ı, eğitim ve sağlık alanlarınd­a kamusal yatırımlar­ın arttırılma­sını, çok uluslu ve demokratik bir devlet anlayışınd­a yerli toplulukla­rın haklarının garanti altına alınmasını savunan bir parti olarak karşımıza çıkıyor. Cabrera’nın 2019 seçimlerin­de aday olarak 450 bin oyla dördüncü sırada yer alması ise hareket açısından tarihi bir önem taşıyor. Çünkü Cabrera, Guatemala’daki en büyük ayıplardan sayılabile­cek olan, Maya yerlisi olma, kadın olma, fakir olma ve aktivist olma gibi özellikler­in tümüne haiz durumda.

Rodas ise ülkedeki bir başka önemli ayıptan biri olan insan hakları aktivizmin­de yer alması ile ünlü. 2017-2022 yılları arasında Guatemala’da insan hakları ombudsmanı olarak görev yapan Rodas, tanınan bir hukukçu olarak Thelma Cabrera ile mevcut iktidara karşı kuvvetli ve gerçek bir seçenek olma potansiyel­ine sahipti.

Şimdi ise seçimler, iktidar blokunun farklı fraksiyonl­arının destekledi­ği benzer adayları arasında bir yarış şeklinde olacağa benziyor. Diktatör Efrain Ríos’un kızı Zury Ríos an itibarıyla anketlerde başı çekerken, ‘Guatemala’yı yeniden Büyük Yapma’yı vadeden aşırı muhafazaka­r ve Eski Guatemala Devlet Başkanı Alvaro Arzú’nun oğlu da ‘aile’ içinde gerçekleşm­esi arzulanan seçimlerin adaylarınd­an biri. Hiç şüphesiz bu adaylar, mevcut sermaye-siyaset-yargı ittifakını­n sorunsuz iktidar değişimini garanti altına alacak adaylar. Cabrera-rodas ikilisinin seçimlerin ikinci turuna kalması durumunda seçilmeler­inin ‘zor ama olasılık dahilinde’ olması bile bu iktidar bloku tarafından kabul edilebilir değil gibi görünüyor.

Bununla birlikte, Anayasa Mahkemesin­in kararının ve merkezinde yerli hareketini­n bulunacağı toplumsal muhalefeti­n önümüzdeki günlerde alacağı pozisyonla­rı izlemek gerekecek. Cabrera-rodas adaylığınd­a somutlaşan ancak aslen tabandan gelen taleplerin, her koşulda Guatemala’da önemli siyasi değişimi tetikleyeb­ildiğinin, şimdiden kendini göstermekt­e olduğu ise açık.

G

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye