BLINKEN’IN TURU: KURBANDAN CELLATINI KORUMASINI İSTEMEK
ÜST düzey Amerikalı yetkililer; Batı Şeria’nın birçok bölgesi işgal ordusu tarafından gerçekleş tirilen açık şiddet, infazlar, baskınlar ve ev yıkım larında bir artışa tanık olurken, son günlerde İs rail’e desteklerini ifade etmek için yarıştı. Özellikle Cenin kampında, Filistinlilerin çeşitli direniş biçim leriyle karşı koyması doğaldı.
Körü körüne destekler silsilesi; bizzat ABD Başkanı Joe Biden, artık bir esamesi okunmayan medeniyetler savaşları sözlüğündeki en kaba keli melere başvurmaktan çekinmeyerek Kudüs’teki yerleşimcileri hedef alan saldırıları “uygar dünya ya karşı saldırı” olarak nitelendirdi. Yaşlı bir kadın da dahil olmak üzere Cenin’in de on kişi şehit edil mişti. 20’si Cenin’den olmak üzere, yılın başından beri işgal kurşun larıyla öldürülen 8’i çocuk 35 Filis tinli mev cut.
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ve on dan önce CIA başkanı ve ulusal güvenlik danış manının ziyaretleri, “İşgal altındaki Filistin’de sü kuneti aramak” aldatıcı başlığıyla geldi. Yerleşimi genişletme politikalarını meşrulaştırması, ABD yö netiminin sıkı sıkıya bağlı olduğunu ilan ettiği iki devletli çözüme dair kalan yanılsamaları ortadan kaldırmış durumdadır.
İşgalci devlet lehine olan bu bariz Amerikan tutumu; Filistin halkının hakları ve Birleşmiş Mil letlerin en temel kararları ve insan hakları ve uluslararası hukuk normlarına rağmen yeni değil. Mevcut ABD yönetiminin önceki yönetimleri örnek alarak Filistin yönetiminden işgale sahip çıkması nı talep etme tavrında da yeni bir şey bulunma maktadır. Öldürürken, topraklara el koyarken, ev leri yıkarken, yerleşirken ve katliamlar tarzında ırk ayrımcılığının en kötü biçimlerini uygularken bile celladını korumak sanki kurbanın göreviy miş gibi. Bu vaziyet artık ‘apartheid’in en karan lık dönemleriyle bile karşılaştırılamaz.
Bu nedenle, üst düzey Amerikalı yetkilile rin işgalcilerle güvenlik koordinasyonunu ye niden tesis etmesi için Filistin Devlet Başka nını doğrudan zorlaması veya Mısır ile Ürdün istihbarat şeflerinin Blinken’ın Mahmud Ab bas ile Ramallah’taki görüşmesine katılma ları için baskı yapılması şaşırtıcı değildi. Fi listin yönetiminin bu baskılara cevap verme si ve işgale karşı savaşmak için elindeki en nadide silahlardan birini gönüllü olarak bı rakması elbette büyük bir hatadır.