YEREL SEÇİMLERDEKİ MESAJ
(58), Arnavut olduğunu söylüyor. Annesi ve babası, 1959’da Üsküp’ten gelmişler. Cumhurbaşkanlığında Kılıçdaroğlu’na vereceğini, milletvekilliğinde ise henüz netleşmediğini söyGüven Alkoç
lüyor: “Erkan Baş da bizim gibi muhacir. Onun partisine mi versem diye tartışıyorum. Yüzde 30 TİP, yüzde 70 CHP diyeyim. Tam karar vermedim ama oyları bölmemek için CHP’YE verebilirim.” Alkoç, bu seçimde ekonomideki tablo nedeniyle Akp’nin Ümraniye’de ciddi bir oy kaybına uğrayacağına inanıyor. Alkoç, Kılıçdaroğlu’nun ‘Alevi’ videosunu beğendiğini söylüyor ve ekliyor: “Kendisi de rahatladı, öz güven geldi.”
AKP’NİN YOĞUN OLDUĞU MAHALLELERDE TABLO
İlçe merkezinden sonra, AKP seçmenlerinin en yoğun olduğu mahallelerden Kazım Karabekir’e gidiyoruz. Bir caminin ön tarafındaki açık alanda bulunan bir kahveye uğruyoruz. Emekliler çoğunlukta. Gazeteci olduğumuzu belirterek konuşmak istediğimiz biri, “Gazeteci olduğunu nereden bileyim, önce kimliğini göster” diyor. Gösteriyoruz. Pek konuşmaya istekli değil ama belli ki kimlik de sorduğu ve zahmet verdiğini düşündüğü için sorularımıza kısa yanıtlar vererek, cumhurbaşkanlığında daha önce olduğu gibi yine Erdoğan’a, milletvekilliği seçimlerinde de AKP’YE oy vereceğini söylüyor. Yanındakiler ve diğer masadakiler Evrensel’den olduğumuzu söyleyince konuşmaya yanaşmıyorlar.
Mahallenin trafiğin aktığı caddesine bağlanan bir noktada CHP seçim çadırı ve standı dikkatimizi çekiyor. Yanlarına gidiyoruz. Bildiri dağıtan Gülseren Doğan (53): “Burada bu standın olması bile çok önemli. Eskiden bu kadar kolay değildi.” AKP’LI
AKP, Ümraniye’de çoğu kez, ikinci büyük parti olan Chp’nin iki katından fazla oy alırken, ilçede AKP’YE oy veren seçmenlerin buna rağmen değişime kapalı olmadığının en yakın göstergelerinden birisi son yerel seçimlerdi. 31 Mart 2019 tarihinde yapılan yerel seçimlerde Cumhur İttifakının İstanbul Büyükşehir Belediye
lerle de konuştuklarını belirten Doğan “Bize en çok HDP ile iş birliğinden yükleniyorlar. Tabii onlar PKK diyor.”
DÜKKAN KARIŞIK
Buradan da yine AKP’YE oy verenlerin yoğun olduğu mahallelerden Dumlupınar’a geçiyoruz. Küçük bir mahalle dükkanına giriyoruz. Konuştuğumuz 47 yaşındaki bakkal, AKP’YE üye olduğunu ancak bu seçimde kararsız olduğunu söylüyor. “İş yok, vergimizi bile ödeyemiyoruz” diyor. İki çocuğu varmış, zoraki yaşadıklarını söylüyor. Bu seçimde Kılıçdaroğlu’na, milletvekilliğinde ise CHP’YE verebileceğini söylüyor. Kazım Karabekir’de Akp’nin yine yüksek bir oy alabileceğini ancak alışveriş için gelen pek çok kişinin pahallılıktan şikayet ettiğini belirterek, belirli bir düzeyde oy kaybı olabileceğini söylüyor. “Kararsızlık yaşayanlar din faktörü konusunda ne düşünüyor?” diye sorduğumuzda, “Dürüstlük önemli ağabey” diye yanıt veriyor.
Ardından mahalledeki bir kahvenin önündeki küçük masada oturup yalnız başına çay içen birine yanaşıyoruz. Iğdırlıymış. Uzun yıllardır inşaatlarda çalışıyor. Bu ara iş olmamasından yakınıyor. Kentsel dönüşüm inşaatlarının yoğunluğunu hatırlattığımızda da, HDP’LI olduğunu, seçimlerde de Yeşil Sol Partiye (YSP) oy vereceğini belirterek, “Onlar kendi yandaşlarına iş veriyorlar” diye devam ediyor. Yaklaşan seçimler açısından ise, hayat pahalılığına rağmen mahallesinden pek umutlu değil: “Bunlar kolay değişmez”.
Sonraki durağımız ise yine AKP’YE oy verenlerin çoğunlukta olduğu bir başka mahalle olan İnkılap… Pazarın olduğu bir güne denk geldik. Pazarın girişinde AKP ve Chp’lilerin seçim için kurdukları çadırlar birbirine yakın. Pazar esnafı, işlerin düştüğünden yakınıyor. Yakındaki bir kahvehanede iki emekliye denk geliyoruz. Sinopluymuş ikisi de. Biri cumhurbaşkanlığında Kılıçdaroğlu’na ve milletvekilliğinde CHP’YE, diğeri cumhurbaşkanlığın
Başkanı Adayı Binali Yıldırım’a yüzde 54.6, Millet İttifakının Adayı Ekrem İmamoğlu’na yüzde 42.6 oranında oy çıkmıştı. Akp’nin dayatmasıyla tekrarlanarak gidilen 23 Haziran seçimlerinde Yıldırım’ın oyları yüzde 51.5’e düşerken, İmamoğlu’na destek 5 puan artarak yüzde 47.6’ya yükselmişti.
da Erdoğan, milletvekilliğinde AKP’YE oy vereceğini söylüyor. “Memleketin tepesinde ağır sözler söyleniyor, siz rakip iki partidensiniz ve muhabbetiniz gayet iyi” diyoruz, CHP’LI olan lafa giriyor; “Bay Kemal’miş. Ne kadar ayıp. Bir cumhurbaşkanı öyle konuşur mu?” AKP’LI olan hafif tebessümlü bir ifadeyle öbür tarafa dönüyor.
İMES’TE İŞÇİLERLE SEÇİM ÜZERİNE
Bir başka gün, yaklaşık 12 bin işçinin çalıştığı Ümraniye’nin en büyük sanayi sitelerinden İMES’E (İstanbul Madeni Eşya Sanatkârları Sanayi Sitesi) gidiyoruz.
Hava yağmurlu olduğu için, bir süreliğine metroya yakın bir börekçiye giriyoruz. Bir masadaki iki gençle sohbete başlıyoruz. İkisinin oyu da dışarıda. Elektrik ve güvenlik, alarm sistemleri üzerine çalışıyorlar ve buraya iş için gelmişler. Emrah Karabular (28), “Erdoğan yine kazanabilir” görüşünde. HDP’LI olduğunu ve bu seçimlerde de YSP’YE oy vereceğini, cumhurbaşkanlığında Kılıçdaroğlu’nu destekleyeceğini söylüyor. Emrah, Vanlı. Arkadaşı Bülent Tan (28) Hakkârili. O, cumhurbaşkanlığında Kılıçdaroğlu, milletvekilliğinde ise, geçen dönem kürsüyü iyi kullandıklarını belirterek TİP’E oy vereceğini söylüyor.
İMES’TE bir kahvede konuştuğumuz Yüksel Akkuş (50), “Cumhurbaşkanlığında Erdoğan’a, milletvekilliğinde MHP’YE vereceğim. Erdoğan yüzde 52 ya da 54 ile alır” diyor. Ekonomi hakkındaki görüşünü sorduğumuzda ise, tepkisi şöyle: “Soğan, patates mi ekonomi? Adam savaş gemisi yapıyor, maket diye dalga geçiyorsun. ‘Ben daha iyisini yapacağım’ de.”
Burada işçileri konuşmak için yakalayabileceğimiz en uygun zamanlardan biri yemek paydosu.