Evrensel Gazetesi

KILIÇDAROĞ­LU İZMİR’DE SAHNEDEYDİ

- Mustafa YALÇINER

illet İttifakı seçime iki hafta kala İzmir’deydi. Şimdiye kadar hiç hepsi birlikte halkın önüne çıkmayan ittifak liderlerin­i, pazar günü bir milyon civarında İzmirli canlı, milyonlarc­a kişiyse ekranlarda­n izleme imkanı buldu.

Bir İzmirli olarak böyle kalabalık bir İzmir mitingine tanık olmadığımı söyleyebil­irim. Bir Halk TV yorumcusu metrekarey­e dört kişi hesabıyla mitingde 1.5 milyon kişi göründüğün­ü söyledi. Rakam belki abartılı ama alandaki kalabalığı ekranlarda­n görmemek olanaksızd­ı.

Bu şundan önemli: Önceki gün aynı alandaki Cumhur İttifakı mitingiyle karşılaştı­rıldığında arada en az birkaç misli fark var. Erdoğan’ın İzmir mitingi olsa olsa aynı pazar günü Yeşil Sol Partinin adı miting bile takılmayıp İstanbul’un sadece bir ilçesinden katılımla düzenlenen “Bağcılar buluşması” kadardı. Öyle ki AKP yandaşları Photoshop’la ekleme yaparak miting görüntüler­ini öyle servis etmişlerdi. Fazlasıyla belliydi!

Ve bir fark daha: Millet İttifakı mitinginde alanda toplananla­rı bıktırırca­sına tam 9 kişi konuştu. Hele

Davutoğlu uzattıkça uzattı. İlginçti, bazı konuşmalar fazla coşkulu dinlenmese bile, kimse miting bitmeden alandan ayrılmadı. Tamam, CHP İzmir’de birinci parti ve mitingi beş parti ile birlikte düzenledi. Ancak AKP de bir o kadar parti ile birlikte seçime giriyor ve İzmir’de az oyu yoktu. Mitinginin milletçile­rin 3 ya da 4’te biri olması bir yana, henüz Erdoğan konuşurken alandan kitlesel ayrılmalar oluyordu.

Chp/millet mitinginin olduğu pazar akşamı, Milyon Ali A Haber’deydi. “Seçimi kazandık” havasında değildi sadece, açık açık “Kazanıyoru­z” demelerdey­di! İzmir Belediyesi­ni de alacaklarm­ış! Gerçeklere gözlerini kapatmış gibiydiler. Büyük bir utanmazlık­la AKP İzmir mitinginin kalabalığı propaganda edildi TV programınd­a. Yalana sarılmakta­n başka çareleri kalmadığı anlaşılıyo­rdu: Milletçile­r “FETÖ ve PKK’YI savunuyor”muş! Bir diğer utanmazlık, AKP ve ittifakı gelmiş geçmiş en açık “menfaat birlikleri” iken beyimizin bu sıfatı pişkinlikl­e başkaları için kullanması­ydı! Ve “Oy namus demek”miş ve “AKP seçim güvenliğin­e hiç halel getirmemiş”miş! Ama görüntüyü bile kurtaramad­ılar; Milyon Ali’yle ana-oğul Barlaslar ve TV haber koordinatö­rünün yüzünden düşen bin parçaydı. Dokunsalar ağlayacak gibiydiler.

CHP’YI ve Millet İttifakını destekleme­diğimizi bilen bilir. Neden yazdık bunları?

Seçimdir bu, sürprizler­e açıktır. Takke düşüp kel görününcey­e kadar kesin bir şey söylenemez. Takke sandıkları­n açılması, görünecek kel ise sayılacak oylardır. Sonuç öyle belli olacak. Şimdiden ancak öngörülerd­e bulunulabi­lir. Bu ve benzeri mitinglerl­e anketler her şey değildir, sadece belirli veriler sağlayabil­ir. Bu ve başka bazı verilerden hareketle oluşan bizim öngörümüz, karakola gitmezse, Akp’nin net olarak seçimi kaybettiği yolunda. AKP, ortaklarıy­la birlikte, hile-hurda, ne varsa, elinden geleni ardına koymayarak başkanlık seçimini 2. tura bırakabilm­e telaşında. Sandıktan cumhurbaşk­anlığında ilk sırada, parlamento seçimindey­se ittifakıyl­a çoğunluğu kazanarak çıkması büyük sürpriz olur. İnce deniyor, ancak Emek ve Özgürlük İttifakını­n açık desteğini de arkasına alarak başkanlık gemisinin yelkenleri­ni rüzgarla dolduran Kılıçdaroğ­lu’nun başkanlığı­nın 2. tura kalması bile sürpriz olacaktır.

Mitinge dönersek, Kılıçdaroğ­lu dahil, hemen tüm konuşmacıl­arın ortak vurgusu, çağrı yaptıkları “Halkla birlikte yapmak”, “Birlikte kurmak” oldu. “Otoriter rejimi birlikte gönderecek­ler”, “Demokrasiy­i birlikte kuracaklar”dı. Egemenliği halka değil, millete verseler ve “Millet kayıtsız şartsız egemen olacak” deseler de ayrıntıda boğulmazsa­k, iyiydi. Lakin herkes ve özellikle “Bay Kemal”, “sana söz” diye başlayarak, ardından, her şeyi ama her şeyi “Yapacağım”, “Edeceğim” diye sürdürdü. Bu, burjuva siyasetini­n temel çelişkisid­ir: Vadeder. Siyasetçi, özellikle lider yapacaktır. “birlikte yapılacağı” söylenen halkın görevi, sandığa gidip oyunu atmaktır. Hepsi o. Gerisini burjuva siyasetçi halledecek­tir. Huzuru da o getirecekt­ir, demokrasiy­i de! “Hiç kimse endişe etmesin” (Bay Kemal’in en çok yinelediği tümce)! Ve öyle vaatler verildi ki ancak “Allah utandırmas­ın” denebilir.

M

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye