SİYASİ REJİM BİR AN ÖNCE DEĞİŞTİRİLİP, DÜZELTİLMELİDİR
ürkiye’nin giderek savrulduğu AKP politikalarından kurtulması keskinleşen mücbir sebep haline gelmiştir. Mesele salt bir demokrasi konusu da olmanın çok ötesinde, emperyalistlerin Türkiye üzerinde at koşturmalarına da bir son verme meselesidir.
2000 IMF programı Türkiye’yi derin krizde yakalamıştı. IMF politikaları daima bir kemer sıkma politikaları olarak anılır. Doğrudur!
2000 programı da bir tür kemer sıkma programı idi. Fakat programın uzun vadeli hedefinde Türkiye’yi serseri Batı sermayesine piyasa ve pazar olarak açmaktı. Ondan dolayıdır ki AKP’LI yılların ilk dönemi olumlu olarak anılır. Evet, Akp’nin ilk dönemleri olumlu yıllardır çünkü arkasında IMF güvencesi olan
Türkiye’yi piyasa olarak gören Batı sermayesi iş tutmaya, değerli varlıklarımızı almaya, kendi bankalarını önce ortaklıklar halinde göstererek, ilerideki günlerde ise bizzat kendi firma adları ile faaliyetlerini sürdürecekleri şekilde faaliyete soktular. Türkiye’yi pazar olarak gören Batı sermayesi aynı zamanda da ürünlerini ve sermayelerini Türkiye pazarında Türk müşterilerine satmaya geldiler. Bu projenin başlangıç amacı Türkiye’yi çökertmek değildi. Çünkü emperyalist sömüreceği ekonomiyi hiçbir zaman mutlak çöküşe sürüklemez fakat ilişkiler sonucunda Türkiye ekonomisi zarar görecekti ve gördü de. AKP, Türkiye’yi üretim pazarı ve tüketim piyasası olarak kullanan emperyalist ajanlara geldikleri gibi gidecekleri adresi gösteremezdi çünkü iktidara öyle getirildiler. Emperyalistler, rahmetli Erbakan Hoca’nın partisinden adeta doğuma hazırlanan cenini çekip çıkartırcasına kurdurdukları partiye verdikleri görevleri yaptıracaklardı. Ondan dolayı değil mi dir ki hiçbir resmi ya da siyasi sıfatı bulunmayanlara oval salonda kabul resmi verdiler. Çünkü
TBush, Erdoğan ile ilk görüşmesinde “‘Seçimi kazanmanıza çok memnun olduk. Sizinle çok ortak yönümüz var” demişti. (Fotoğraf: AA) artık laik Türkiye ılımlı İslam’a sokularak, tüm da kalmalarının sağlanması emperyalistin mı, yoksa ülkeyi kendi öz kaynakları ile kalİslam alemi Türkiye üzerinden birinci görevi oldu. IMF programının gündemkındırmayı hedefleyen ve hakçı bir düzen emperyalizmin etkisine alınacaktı. de olmayan, ilk seçime gidilirken ek kaynak kurmaya çalışan liderin mi yanında olmalıyız! Emperyalist güçler böylece salt Türkiye’yi aktarması AKP’YI destekleme koşuludur. Sorun bu kadar basittir! Bugün bir sol partideğil, tüm İslam dünyasını da hedef almış idi. Türkiye böylesi sıkıntısız soyulurken, değerli nin dahi oy tercihini bu yönde kullanması, Orta Doğu eş başkanlığı bu bağlamda bir talulusal varlıklarına el koyulurken, ordusu daroyların bölünmemesi ve emperyalistlere hiztif işareti mi, yoksa Türkiye üzerinden İslam madağın edilirken emperyalistin emri altındamet kanalının tıkanması için takdir edilecek alemi üzerinde etkili aracı olma görevi mi idi! ki siyasi görünümlü hizmet kadrosunun harika bir davranıştır.
Bir ülkenin, yanlış yöntemlerle de olsa, seçemakamdan uzaklaştırılması iki açıdan Ülkemize gelen ve finansal işlemlerden rek başına getirdiği bir siyasetçiyi emperyaemperyalisti rahatsız etmez mi? Birincisi, bu olağanüstü kazanç sağlayarak kârını ülkesilistin bir göreve ataması ne tarihte görülkadronun süpürülmesi emperyalistin işlerine ne transfer eden bir yabancı finans kuruluşu müştür ne de haysiyetli bir ülke ve onun seççomak sokar. Oysa şimdiye dek ne kadar ya da ülkemizi pazar olarak kullanan bir tiği başkanı tarafından yiyilir yutulur bir kolay ve suhuletle işlerini yürütüyordu ki! araba firması önce markasına bir iş insanının lokma olarak görülebilir! İkincisi, bu kadro devlet korumasından çıkismini koyması da ülkeye girişte kullanılan
Projenin adı ılımlı İslam olunca, uygulatıktan sonra bir şekilde herhangi bir hesap birer Truva atıdır. Günümüzün siyasi iktidarı maya koyulmasının da ılımlı olmasına itina sorma durumunda bir takım icraatın emperda iktidardan düşürülmemesi için olmadık gösterildi. AKP yönetimi, parti rozeti/amblemi yalistlerle yapılmış olduğunu veya tüm icraavaatlerde bulunmaktadır. Bu insanlar bizi türbanı da erkeklerde sakal modasını da fiili tın açık ya da zımni anlaşmalarla yapıldığını aptal mı zannederler? Seçime gidilirken iktizorlama ile değil, duruma ve koşula göre kah ifşa etmesi o anlı şanlı büyük devletlerin itidar yaptığı icraatıyla, muhalefet ise vaatleiş vadi kah mahalle baskısı gibi Althusser barını zedelenmez mi? Bir zamanlar aralarınriyle kefeye koyulur. İktidar partisi vadetmez, anlatımı ile ideolojik aygıtlarla kafalara yedirda sular sızmayan iktidar ortağının emperyayapar. Yapmıyorsa, yapamıyor demektir, bu meye çalıştı. Ne hazindir ki komşu ülkelerin list tarafından iade edilmemesi de aynı şey zavallılığı ile halkına şantaj yapmaktadır: sürüklendikleri çukur gözler önünde iken, değil mi, emperyalistle yapılan örtülü anlaş“Bana oy verin, şu işi yapayım.” Buna karşı halkımızın bu sürece kapılması için de bu kez maların açığa çıkmasının önlenmesi değil mi! halkın sorusu da şu olmalıdır: “Şimdiye kadar Batı’nın ideolojik kafa yıkama usulleri devreye Bir emperyalistler toplantısında boşluğa sarf aklın nerede idi?” Hazreti Musa’nın son anda alındı. edilen sözde “one minute” çıkışının perde imana gelmesinin kurtuluşuna çare
Fakat, artık süreç anlaşıldı. Gidişat anlaşılarkası irdelendiğinde, bunun aslında gerçek olmaması gibi, iktidarın da bu kadar süre dı, çünkü takke düştü, kel gözüktü. Türkiye’yi bir çıkış değil, bir yakarış olarak ne tür içinde iktidarda bulunurken yapamadığını emperyalistin emeliyle dönüştürmeye çalışan hesapların birlikte kotarıldığının dayanılmaz seçim vaadi olarak ortaya sürmesinin de bir kadro bu sebeple önce haddini aşarak patlama işareti olarak okumak gerekmez mi! komiklik, cehalet göstergesi ya da halka hükümet görevinden yukarılara, devlet olma Hal böyle iken bir muhalefet lideri kalkıyor dalga geçmenin ötesinde bir anlamı yoktur. hırsına soyun(durul)du. Bunun sebebi de beşli çeteden ve ilgili tüm icraat işlerinden ve Halkım her şeyi gördü, görüyor; üzerine emperyalistin Türkiye üzerindeki emellerinin satış muamelelerinden hesap sorulacağını çullanarak iliğine kadar sömürmeye çalışanancak devlet katından inerek gerçekleştirebisöylediğinde, bu durum emperyalistin ları ve onların ajanlarını artık anlamıştır ve lecek olması idi. Bu sürecin devam ediyor Türkiye’deki emeline çomak sokmuş olmaz siyasi tercihini ona göre yönlendirerek, olabilmesi için de devlet katını işgal edenlerin mı? Şimdi, hal böyle iken bizler, bu vatanın emperyalistlere ve onun içerideki iş birlikçilekonumlarının korunması, yani sürekli iktidar- insanları emperyaliste hizmete soyunanların rine gereken derdi verecektir.