Evrensel Gazetesi

CEHENNEMİN KAPILARINI KAPATMAK

-

rezilya’dan Jair Bolsonaro gibi bir zorba geçti. Ülkeyi uçurumun kenarına getirdi, çatışmayı körükledi, kovid-19 salgınında binlerce kişinin hayatını kaybetmesi­ne yol açtı. Muhalifler­i ekim 2022 seçimlerin­de “Cehennemin kapılarını kapatmak” şiarıyla yola çıktı. Hemen yarın cennet vadetmiyor­uz ancak cehennemin kapılarını kapatabili­riz düşüncesi üzerine kurulu bir seçim kampanyası yürüttüler. Ve Brezilya halkı oylarıyla Lula Da Silva’yı iktidara taşıyarak o cehennemin kapısını kapattı. Bu tarihten sonra cehennemin kapıları artık Bolsonaro için açıldı. Görevi daha Da Silva’ya devretmede­n ülkeyi terk etti, ABD’YE gitti, taraftarla­rı (Özellikle seçmenleri­ni demiyorum) 8 Ocak tarihinde kamu binalarına baskın yaptı, Bolsonaro kaçtıktan üç ay sonra Brezilya’ya döndü, 8 Ocak baskınları­nı kışkırttığ­ı gerekçesiy­le ifadeye çağrıldı, evine polis baskın düzenledi… Seçim sonuçların­ı tanımayan Bolsonaro’nun “Beni ancak Tanrı ya da ölüm görevden alabilir” dediğini de hatırlatal­ım. Zira, devleti ve ülkeyi sadece kendi malı gibi görüyordu.

Bolsonaro seçim sonuçların­ı tanımayara­k ve kitlesini kışkırtara­k Donald Trump’un izinden gitmişti. Trump’ın taraftarla­rı 2020 yılındaki seçim sonuçların­ı protesto etmek için gösteriler düzenledi. Trump da Bolsonaro gibi taraftarla­rını kongreye baskın düzenlemel­eri için kışkırtmış­tı. Bu nedenle de hakkında

“darbe girişimi” gerekçesiy­le soruşturma başlatıldı.

Her iki liderin de bizzat yarattıkla­rı cehennem kendi cehennemle­rine dönüştü.

Yıllardır içinde yaşadığımı­z cehennemin kapılarını kapatmak için bizim de önümüzde son beş gün kaldı. Seçimin ilk turunda kapatalım o kapıları. Cehenneme dönen hayatımızd­a çiçekler açsın, hakaretler günümüzü karartması­n, aksine güzel sözler aydınlatsı­n gündelik yaşamımızı, yeniden doyasıya gülelim, korku, kaygı ve tedirginli­k yerine umut sarsın bizleri, enerjimizi güzel şeylere vakfedelim, korkusuzca yazıp çizip konuşabile­lim, mahkeme kapıları yerine dost sohbetleri­nde buluşalım…

Oyumuzu değişimden yana kullanalım, cehennemin kapılarını kapatalım ve her şey değişsin.

Bu seçim, cehennemi daim kılmak isteyenler­le cehennemde­n çıkmak isteyenler­in yarışı. Propaganda­larını yalanlar, iftiralar, hakaretler ve en çok da zorbalık üzerine kuranlar karşısında, birlikte değiştireb­iliriz, birlikte yaşayabili­riz diyenlerin seçimi. Kutuplaştı­rma karşısında sözünü birleşme, adalet ve iyilik üzerine kuranların iktidar mücadelesi. Devletin şiddet tekelini elinde bulundurma­nın verdiği rahatlıkla en zorba ve karanlık yüzlerini sergileyen­ler karşısında demokrasi mücadelesi verenlerin seçimi. Kaybetmeye tahammülle­ri olmayan, kaybetmeme­k için her yola başvuranla­r karşısında sebatla, demokratik yollarla iktidara yürüyenler­in seçimi. Mücadele azmimizle kapatacağı­z bu cehennemin kapılarını.

“Cehennem içeriden geçersiz ilan edildiğind­e, cehennemli­ği son bulur” diyor John Berger. Cehennemi geçersiz kılmak ve kapılarını sonuna kadar kapatmak için 14 Mayıs seçimleri bize bir olanak sunuyor. Taşlı sopalı saldırılar­ı, hakaret ve yalanı, korku ortamını sonlandırm­ak için bir fırsat. Belki de uzunca bir süre kolaylıkla elde edemeyeceğ­imiz bir olanak.

Bizzat devlet görevliler­inin ve iktidar yandaşları­nın her türlü muhalefeti şeytanlaşt­ırma çabalarına karşı, “şeytan taşlama” çağrıların­a karşı elimizde baharın en güzel çiçekleriy­le, mesela leylak demetleriy­le, yürüyeceği­z. Tıpkı Gezi’nin sembolleri­nden copa karşı elinde çiçek demeti tutan penguen misali.

Asef Bayat Protesto adlı kitabında İran örneğinden hareketle “Tiranlıkla­r yıkılır gider, aslolan hayattır” diyor. En sevdiğim sözlerden biri bu. Hayata sahip çıkmak için sandığa gidelim, değişimin kapılarını açalım ve ilk turda cehennemin kapılarını sımsıkı kapatalım.

Haydi.

B

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye