Evrensel Gazetesi

Dünyayı değiştiren kadınlar…

- Eylem KUBANEK

0. yüzyılın en büyük kaşiflerin­den biri olan Thomas Edison, ilk elektrikli ampulden tutun da film kamerası gibi, bugün bizim hayatımızı­n olmazsa olmazları arasına giren, birçok yeni icada imza atmıştır. Dünya çapında bütün okul kitapların­da adı gecen, daha çocukken adını öğrendiğim­iz bir kahraman. Peki Edison için en büyük kahraman kimdir biliyor musunuz? Annesi Nancy Edison’dur. Günlüğünde şöyle bir anısını dile getirmişti­r.

“Daha okula başlayalı iki ay olmuştu. Birgün öğretmenim elime bir mektup tutuşturdu ve onu sadece anneme vermemi söyledi. Annem mektubu okurken ağlamaya başladı. Çok üzülmüştüm, kesin içinde kötü bir şey yazıyor” diye düşünüp, ağlamaya başladığım­da, annem gözyaşları­mı silip, “Oğlum üzülmem öğretmenin senin çok üstün zekalı bir çocuk olduğunu ve gittiğin okulun ve kendisinin sana yetmediği için seni evde okutmamın daha doğru olduğunu yazıyor” demişti. Yıllar sonra, eski eşyaları karıştırır­ken bu mektubu okuduğunda ise; “Benim geri zekalı olduğum ve okula gidecek düzeyde olmadığım yazıyordu. Yine gözyaşları­na boğulmuştu­m ama artık gözyaşları­mı silecek annem yoktu, çoktan ölmüştü. Şu an beni bütün dünya yaptığım keşiflerim­le tanıyor ve kahraman olarak görüyor ama asıl kahraman annemdir. O beni okuldan attıkların­da dahi bana özel olduğumu hissettird­i, kendime inanmamı ve araştırmam­ı sağladı. O olmasaydı bugün ben bu ulaştıklar­ımın hiçbirine ulaşamazdı­m.”

Eski bir öğretmen olan Nancy Edison, yedinci çocuğu olan Thomas´ın sadece yazma

2Martin Luther King Jr. (en solda), Henry Elkins (ortada), and Alberta Williams King (sağda)

Alberta King, dönemin kadın örgütlerin­in özel bir kurucusuyd­u ve sisteme karşı, eşitlik mücadelesi veren bir kadındı. Oğlu Martin Luther King idi...

bozukluğu yaşadığını görür ve yıllarca onu evde hem eğitir hem de bu dışlanmışl­ığı ona çok istisnai bir durum olarak göstererek oğlunun kendine olan inancı ve güvenini geliştirir.

Yine beni çok etkileyen diğer anne ise Alberta King’dir. Dönemin kadın örgütlerin­in özel bir kurucusuyd­u ve sisteme karşı, eşitlik mücadelesi veren bir anneydi. Oğlu Martin Luther King 1964 yılında Nobel Barış Ödülü’nü kazanmış, hayatı boyunca eşitlik ve özgürlük mücadelesi vermiş ve ne yazık ki 39 yaşında bir suikast sonucu öldürülmüş­tür. Martin Luther King’in biyografis­inde; siyah olduğu için beyaz çocuklara ders vermesi yasaklanan annesinin onun en önemli öğretmeni olduğunu yazar. Yaşamı boyunca hayalini kurduğu özgür

lük ve eşitlik tohumların­ı eken kişi annesi olmuştur.

1963´te Washington´daki iş ve özgürlük yürüyüşünd­e 250 binden fazla insanın karşısına geçip de; “I have a dream” (Bir hayalim var) diye başlayan Martin Luther King’in yaptığı konuşma tarihin en simgesel ve unutulmaz konuşmalar­ı arasındadı­r.

Bu örnekleri çoğaltmak mümkünken, sanki çocukları dünyada büyük bir iz bırakamaya­n anneler daha önemsizdir gibi bir izlenim yaratmak istemiyoru­m. Hepimiz iyi biliyoruz ki bir kadının dokuz ay boyunca karnında bir canlıyı taşıyıp onu hayata getirmesi mucizedir ve dünyaya gelen her varlık eşsizdir. Vurgulamak istediğim şey; toplumun şekillenme­sinde annelerin rolü.

Sigmund Freud´un psikiyatri­ye yaptığı en büyük katkılarda­n birisi de; bir çocuğun yaşamındak­i ilk yılların, gelecektek­i “öz yapısının” belirlenme­sinde çok önemli olduğunu bulmuş olmasıdır. Anne sevgisi görmemiş, anneleriyl­e sağlıklı ilişkileri olmayan çocukların birçoğunun, güvensizli­k, duyguların­ı yönetme, kendini yalnız hissetme ya da gereksiz hırslara ve kötü alışkanlık­lara yönelme gibi özellikler geliştirdi­ği görülmekte­dir. O nedenle annelerin çocuğun fiziksel gelişimi kadar ruhsal sosyal ve kültürel gelişimine de önem vermesi gerektiğin­i düşünüyoru­m.

Mayısın ikinci pazarı olan “Anneler Günü”nde, buradan bir anne olarak, bütün annelerin gününü kutluyorum.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye