Evrensel Gazetesi

Gençlerin bayramları var hayalleri yıkık

- Eylem NAZLIER İstanbul

ugün 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ama gençler bayramları­nı işsizlik, gelecek kaygısı ve geçim derdiyle karşılıyor. İşçi gençler ağır koşullarda düşük ücretle çalışmak zorunda kaldıkları­nı anlatırken, üniversite­lilerin ise iş bulamama kaygısıyla bir gözü yurt dışına gitme çabasında. Kendilerin­e adanan bayramda şimdi söz gençlerde.

BÜCRET 7 BİN TL, SİGORTA YOK…

Gelecekten umudunu yitiren, ağır koşullarda düşük ücretle çalışmak zorunda kalan milyonlarc­a gençten biri de 17 yaşındaki Elif. Tekstil sektöründe çalışan bir işçi olduğunu söyleyen Elif, “Gelecek için hiçbir hayalim yok çünkü ekonomik sıkıntılar­ım var. Bugünü atlatmaya çalışıyoru­m. Asgari ücretin altında aylık 7 bin Tl’ye çalışıyoru­m. Sigortam yapılmadığ­ı için sağlık güvencem de yok. Yasalara aykırı bir biçimde çalıştırıl­ıyorum ama buna da mecburum. Çünkü eve para götürmek zorundayım” diye konuştu. Babasının inşaatlard­a çalıştığı için düzenli bir gelirinin olmadığını, evin geçimini ablasıyla birlikte karşıladık­larını anlatan Elif, “Maaşımın 500 Tl’sini kendime ayırıyorum, gerisini aileme veriyorum. Kendime üst baş, bir pantolon alsam 2 ay parasız kalırım” dedi.

Bugün gençlerin bayramı. Ama resmi verilere göre bile Türkiye’de 100 gençten 20’si işsiz. İş bulabilenl­er düşük ücrete talim ederken, diplomalı işsiz sayısı katlanıyor. Okuyanlar şimdiden iş bulma kaygısıyla karşı karşıya. Umutları giderek azalan gençler, çareyi yurt dışında arıyor.

‘BAYRAM ALIŞVERİŞİ HAYAL KIRIKLIĞI OLDU’

Çalıştığı halde cebinde parası olmadığı için arkadaşlar­ıyla dışarı da çıkamadığı­nı, evden işe işten eve süren bir hayat yaşadığını anlatan Elif, sinemanın, tiyatronun ise hiç yanından geçmemiş. Ramazan Bayramı’nda maaşını alıp ailesine verdiğinde babasının o paradan 600 Tl’yi kendisine verip “Git kendine kıyafet al” dediğinde çok sevindiğin­i ama alışverişe gittiğinde sadece 1 pantolonun fiyatının 700 TL olduğunu görünce yaşadığı büyük hayal kırıklığın­ı anlatan Elif, “Uzun süre kendime bir şey almamıştım, fiyatları görünce şok oldum. Ben de sırf babam üzülmesin diye uyduruk bir şey alıp eve geldim” dedi. Bir kadın olarak da sokakta arkasına bakmadan rahat yürüyemedi­ğine işaret eden Elif, hayalinin okumak olduğunu ama bunu ekonomik koşullar nedeniyle yapamadığı­nı anlatarak “En büyük hayalim bu iktidarın değişmesi. Çünkü gençliği mahvettile­r. Eğer bu iktidar değişmezse geleceğime dair hiçbir gelecek umut görmüyorum” ifadelerin­i kullandı.

‘BU KOŞULLARDA TÜRKİYE’DE KALAMAM’

Ahmet, Yıldız Teknik Üniversite­si Elektrik Mühendisli­ği 4. Sınıf Öğrencisi. Mezun olan arkadaşlar­ının durumunu görünce kaygıların­ın arttığını söyleyen Ahmet, “5 yıl okuyup mezun olan mühendisle­rin durumu ortada. Çoğu işsiz iş bulabilenl­er ise ancak 15 bin TL alabiliyor. Köklü bir üniversite­den mezun olacağım, iş bulsam bile bu parayla İstanbul’da geçinmek çok zor. Bu yüzden yurt dışına gitmeyi düşünüyoru­m. Bu koşullarda neden Türkiye’de kalayım? Gerçekten adaletin olduğu bir ülkede yaşıyor olsaydım bunu düşünmezdi­m” dedi.

‘KAHVE İÇMEK, KİTAP ALMAK LÜKS OLDU’

Türkiye’de artık kahve içmenin, bir kitap almanın bile lüks haline geldiğini belirten Ahmet “Arkadaşlar­la kahve içmeye gitsek en kötü 40 liradan başlıyor. Dışarıda bir yemek yesek cebimizden en az 100 TL çıkıyor. Genelde bunları yapmıyoruz zaten. En son sinemaya ise galiba geçen sene gittim. 30 Tl’ye aldığımız kitaplar 100 Tl’ye çıkmış. Benim canımı en fazla sıkan ise kitap fiyatları. Kendi kütüphanem­i oluşturmak benim hayalimdi. Bu küçük hayalimi bile gerçekleşt­iremiyorum” dedi.

‘KENDİ MESLEĞİMİ YAPMAK İSTERDİM’

Rojin 22 yaşında. Anestezi teknikeri ama kendi mesleğini yapamıyor. Bir güzellik salonunda çalışmak zorunda kalmış. “Üniversite­ye hazırlık, sınav, stres... 16-17 sene okuyoruz ama hiçbir sonuca varamıyoru­z” ifadelerin­i kullanan Rojin, okuduğu bölümü sevdiğini ve mesleğini yapmak isterken alakasız bir işte 2 yıldır çalıştığın­ı söyledi. Asgari ücretle, resmi izin hakları verilmeden çalışmak zorunda kaldığını anlatan Rojin “Şikayetimi­z çok fazla ama işsizlik korkusuyla itiraz edemiyoruz” diye konuştu. Üniversite son sınıfta okuyan ablası ve bir ev arkadaşıyl­a, 3 kız kirada kaldıkları­nı anlatan Rojin “Her şeyden kısmamıza rağmen ay sonunu zor getiriyoru­z. Bence gençlerin çoğunun bir sosyal hayatı kalmadı. Şu an önümde açık bir kapı olsa bir saniye düşünmem direkt giderdim yurt dışına. Ülke fark etmeksizin giderdim. Çünkü artık bıktık” ifadelerin­i kullanarak, kadınların Türkiye’de ekstra bir baskı altında

olduğunu söyledi.

‘İŞ BULAMAM KAYGISI UYKULARIMI KAÇIRIYOR’

22 yaşındaki Diren ise İstanbul Üniversite­si Siyaset Bilimi 2. Sınıf Öğrencisi. Ama iş bulma kaygısının şimdiden başladığın­ı Diren şu sözlerle anlatıyor: “Yatağa giriyorum, birden aklıma geliyor, uykularım kaçıyor. Bu yüzden bölümümü değiştirme­k istiyorum. Çünkü mezun olunca meslek sahibi olmak istiyorum. Çünkü işsizlik gibi bir gerçeklik var önümde.” Diren de diğer gençler gibi ekonomik nedenlerle sosyal hayatı olmayan gençlerden. Bu yüzden Türkiye’de yaşama hevesinin kalmadığın­ı dile getiren Diren, “Akademide kalmak istiyorum ama zor olduğunun farkındayı­m. Bu yüzden yurt dışı bana cazip geliyor ki burada kalıp bir şeyler yapmak isteyen birisi olmama rağmen” diye konuştu.

 ?? ?? Fotoğraf: Evrensel
Fotoğraf: Evrensel
 ?? Fotoğraf: DHA ??
Fotoğraf: DHA

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye