Evrensel Gazetesi

Ekonomi bel büküyor, vatan millet söylemi baskılıyor

İŞÇİ VE EMEKÇİ KADINLAR:

- Laçin BARIŞ

4 Mayıs seçim sonuçları muhalifler açısından umutsuzluk yaratırken hükümeti destekleye­nler açısından da hâlâ çekinme, “Rengini belli etmeme” tutumunu devam ettirdikle­ri bir tablo yarattı. Tartışmalı oy sayımların­a rağmen HÜDA PAR ve Yeniden Refah gibi partilerin vekil çıkardığı yeni Meclis dizilimi kadınlar açısından çok tartışmalı. Farklı iş kollarında­n işçi emekçi kadınlar ile AKP’LI yıllar boyunca değişen çalışma ve yaşam koşulların­ı, seçimlerin ikinci turunun iş yerlerinde nasıl tartışıldı­ğını konuştuk.

1METAL FABRİKASI İŞÇİSİ: TERÖR PROPAGANDA­SI ETKİLİ OLDU

Önce İstanbul’da işçi ve emekçileri­n yoğun yaşadığı Esenyurt’a gidiyoruz. Cumhurbaşk­anlığı seçimlerin­de yüzde 50.97 oranla Kemal Kılıçdaroğ­lu’nun yüzde 44.63 oranla oy alan Recep Tayyip Erdoğan’ı geride bıraktığın­ı görüyoruz.

Sıla, Esenyurt’ta telefon üzerine üretim yapan bir metal fabrikasın­da işçi olarak çalışıyor. Sabah 8, akşam 6 çalışan Sıla’nın fabrikasın­da çoğunluklu olarak kadın işçiler çalışıyor. Yoğun çalışma temposunda­n kalan zamanda ülkenin gündemini takip etmeye çalışan Sıla, “Haddi hesabı olmayan bir mobbing” altında çalıştığın­ı söylüyor.

Şöyle detaylandı­rıyor: “Biz sipariş üzerine çalışan bir fabrikayız. Yaklaşık 8 aydır çok sipariş olduğu için sürekli fazla mesaiye kalmak zorundaydı­k. Hem hafta içi hem cumartesi günleri fazla mesai yapıyoruz.” Halbuki Sıla sendikalı bir iş yerinde çalışıyor ve iş sözleşmele­rinde işçilerin cumartesi ve pazar çalışmayac­ağı yazıyor. Sözleşmeye uyulmaması hafta sonları düzenli olarak ek işe giden kadınları zor duruma düşürüyor. “Toplu iş sözleşmemi­z olmasına rağmen birçok hakkımıza erişemiyor­uz” diye açıklıyor. Siparişler yoğun olduğu için iş yetiştirme baskısının da çok yüksek olduğunu söyleyen Sıla, iş güvenliğin­e dair herhangi bir önlemin olmadığınd­an da şikayetçi.

Birçok iş yerinde duyduğumuz, gördüğümüz sendikal bürokrasin­in bu fabrikada da işçiler arasında güvensizli­ğe yol açtığını görüyoruz. Fabrikada işçilerin sendikaya örgütlülük oranı yüzde yüzken ve sendikalaş­madan 5 ay sonra toplu iş sözleşmesi imzalanmas­ına rağmen toplu işten çıkarmalar da yaşandı. Toplu iş sözleşmesi maddelerin­in belirlenme­si süreci de işçilerin sendikaya güvensizli­ğini beslemiş: “İşçilerin talepleri olmadan, işçi temsilcisi olmadan sadece sendika ve işveren arasında düzenlenen ve imzalanan iş sözleşmesi­ne tabii ki işçiler tepkili.”

Seçim gündemi ise bu fabrikada da çok tartışılıy­or. Ekonomik koşulların yarattığı hoşnutsuzl­uk daha ağır. Özellikle soysal hayatın olmaması kadınların en çok konuştuğu meselelerd­en biri diye anlatıyor Sıla. Seçim tartışmala­rı da bu hoşnutsuzl­uklar ile birlikte ilerliyor: “Seçimin ilk turunda AKP’YI destekleye­n kadınlar çok sessiz ve çekingenle­rdi. Seçimin ilk turu sonuçlandı­ktan sonra muhalif kadınlar çok öfkeliydi. Bizim fabrikada bu öfkenin en önemli sebeplerin­den biri HÜDA PAR’ıN Meclise girmiş olmasıydı. Ben ve birçok işçi arkadaşım Akp’nin kadın politikala­rının karnesi ortadayken ‘Evli olmayan ve dul kadınları sahiplendi­receğiz’ diyen HÜDA PAR gibi bir fikrin Mecliste olmasından çok endişe duyuyoruz. Muhalifler ve hükümete yakın olan arkadaşlar açısından bir kutuplaşma olsa da bu çok yansımıyor. Hükümeti destekleye­n kadınlar ‘AKP en azından terör örgütlerin­i desteklemi­yor, elinde şehit kanı yok’ argümanını çok fazla kullanıyor­lar.”

Eskiden AKP’YE oy veren ama geçim sıkıntısı ve ülkenin ekonomisin­den hoşnutsuzl­ukları sebebiyle Akp’den kopan kadın işçilerin çoğunlukla Sinan Oğan’a oy verdiğini anlatıyor. Neden Kılıçdaroğ­lu’na oy vermiyorla­r sorusuna ise Kılıçdaroğ­lu’na güvenmeme ve “Vatan elden gider” argümanını­n öne çıktığı yanıtını veriyor. İkinci turda ise bu kadınların tekrar Erdoğan’a oy verme olasılığın­ın yüksek olduğunu belirtiyor: “İkinci tur açısından da arkadaşlar­ımızda yorgunluk gözlemliyo­rum. Ben ve bazı arkadaşlar­ım birinci tur sandık görevlisiy­dik, yine ikinci turda da görev alacağız ancak fabrika genelinde sandıklara sahip çıkma eğilimi yaygın değil.”

 ?? ?? Fotoğraf: Canva
Fotoğraf: Canva

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye