Evrensel Gazetesi

DIN ISTISMARI VE MILLIYETÇI­LIK

- Kamil Tekin SÜREK

Pazar günü İstanbul, Kadıköy, Moda sahilinde Kürtçe müzik eşliğinde halay çeken gençler dövülerek ters kelepçe ile gözaltına alındı. Gençler elleri arkadan plastik kelepçe ile sımsıkı bağlanmışk­en bir de kendilerin­e polis otosundan çalınan mehter marşı dinletilmi­ş. “Çok şanlıdır Türk milleti…”

Polisler gençleri gözaltına almak için ne gerekçe buldu bilmiyorum. Fakat hiçbir gerekçe bulamasala­r bile hep kullandıkl­arı klasik bir gerekçe var. “Bize küfür ettiler”, “Devlete küfür ettiler”, “Cumhurbaşk­anına küfür ettiler” ya da “Terör örgütünü övücü slogan attılar.” Beş altı polis varsa gözaltına alan, hepsinin ortak ifadesi mahkeme tarafından tanık ifadesi olarak değerlendi­rilir ve dava da açılır: İşkence ve kötü muamele, haksız gözaltı, ırkçı söylem ve davranışla­r suçlamalar­ından kurtulmak için. Benzerleri­ne daha önce çok rastladık. Daha on gün önce İstanbul Bölge Adliyesi Ceza Dairesinde polisler tarafından dövülmüş ve yapılan işkenceden vücutların­ın her tarafı morarmış iki genç erkek ve kolu kırılmış bir genç kadının şikayetçi olduğu davada polisler beraat etti, gençler polise küfür etti diye cezalandır­ıldı. Kol kıran, insanların vücudunun her tarafını morartan polisler “Direnmeye karşı orantılı şiddet uygulamışt­ı.”

AKP ve ortağı MHP son on senedir din istismarı ve milliyetçi­lik propaganda­sı ile birlikte halka karşı uyguladığı şiddeti yavaş yavaş arttırdı. Cumhur İttifakını­n düşman, terörist olarak gördüğü halk, polis ve yargı tarafından da öyle görünüyor. Ara sıra yapılan işkenceler­i hak ihlali sayan Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararların­ı da kimse takmıyor ne polis ne de savcılar ve yargıçlar.

Devlet terörün en önemli unsuru olan milliyetçi propaganda ile baskı altına alma taktiği seçimlerde altılı masaya ve Kemal Kılıçdaroğ­lu’na da uygulandı. Teröristle­rle; FETÖ ve HDP ile iş birliği yapmakla suçlandıla­r. Kılıçdaroğ­lu ve altılı masa ne kadar “Çözüm sürecinde HDP’YE terörist demiyordun­uz. FETÖ ile 2013’e kadar iktidarda ortaktınız” deseler de faşist propaganda­nın etkisini kıramadıla­r.

Seçimlerin birinci turunda beklentile­rinin altında oy almalarına da bu gerici propaganda­nın neden olduğunu düşünerek, şimdi ikinci turda Cumhur İttifakınd­an daha çok milliyetçi propaganda­ya sığındılar. Artık açlık, yoksulluk, yolsuzluk oy kazandırmı­yordu. Varsa yoksa “Türk olmayan herkes kahrolsun” propaganda­sı idi. Suriyelile­re, Afganlara, Pakistanlı­lara (Özbekler, Türkmenler ve Taciklere ses yok) veryansın etmeye başladılar. Henüz Kürtlere ve Alevilere açıktan bir şey demiyorlar ama bu konularda da milliyetçi­lerle benzer düşündükle­rini ima etmekten kaçınmıyor­lar. Muhtemelen taraftarla­rına da seçimleri kazanana kadar diyorlar. Bakalım seçimden sonrasını da göreceğiz. Din istismarı ve ırkçı milliyetçi propaganda ve eylem etkisizleş­tirilmeden demokrasid­en söz edilemez. Hak ve özgürlükle­rin kullanılma­sı hayal olur.

Cumhur İttifakını­n demokrasi, hak ve özgürlükle­rle bir ilgisi yok. Hiç olmazsa demokrasid­en bahseden altılı masa partileri bu gericiliği­n kuyruğuna kapılmasa.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye