Evrensel Gazetesi

İKİNCİ TURA GİDERKEN…

- Mustafa YALÇINER

İlk tur tamamlandı. Vekiller belirlendi ama cum hurbaşkanı seçilemedi. Tekrar sandıklara gidile cek. Söylenebil­ecek olanlarla dikkat edilmesi gere kenler şöyle özetlenebi­lir:

1. Bazı CHP yöneticile­ri 2. tura kalabilme ihtima linden söz etse bile, bu ses çok cılızdı. Millet İttifakını­n muhalifler­e yönelik yoğun propaganda­yla oluşturduğ­u beklenti, “Kazandık”, “İlk turda bitiriyo ruz” içerikliyd­i. Olmayınca bir hayal kırıklığıy­la moral bozukluğun­a tanık olundu. Bu ruh halinden kurtul mak şart. Bozuk moralle hiçbir şey kazanılama­z ve faşizm kesinlikle püskürtüle­mez. Bu olumsuz havayı dağıtmak en başta sosyalistl­erin görevidir.

2. CHP ve Millet İttifakı moral bozukluğun­u “Erdoğan kaybetti” iddiasını ileri sürerek atlatmaya çalıştı. Gerçekler yadsınarak moral bozukluğun­a son verilemez. Gerçekçi olunmalıdı­r. Evet, AKP ve Erdoğan ciddi ölçüde oy kaybetti; ancak Cumhur İttifakı Mecliste çoğunluğu sağladı, cumhurbaşk­an lığı seçimi ise tamamlanma­dı. Dolayısıyl­a AKP iki seçimi de kaybetmedi. Sosyalistl­ere düşen, Erdoğan/akp’nin halk içinde destek kaybederek gerilemesi­ni demokrasi ve sosyalizm mücadelesi­nin zemini ve olanakları­nın genişlemes­i olarak değer lendirmekt­ir. “Kaybetti” deyip hayal alemine dalmak değil, gerçekten kaybettirm­ek için daha çok çalış maktır!

3. Millet İttifakı ve kurucusu CHP baştan yanlış hesap peşindeydi. Parlamenta­rizm gibi sınırlı ve halkın seferber edilmesi açısından yetersiz bir hedef konmuş, bol vaatlerde bulunulmuş­tu. “Her şey çok güzel olacak”tı! Herkesin her şeyin çok güzel olmasını istediği tartışması­z, ancak lafının edilmesi yetmez. Bunun gerekleri vardı ve hâlâ var.

4. Hesaplaşma zırnık dışına taşmayarak parla menter zemine sıkıştırıl­dı. Halkın yaşam, dertlerini dökme ve asıl mücadele alanı sokaklar ve büyük bölümünün çalışma alanı fabrika ve işyerleriy­le köy, ofis ve okullar yok sayılarak tüm hesaplaşma san dığa kilitlendi. Bu, sokak ve işyerlerin­de işçi ve emekçilerl­e karşı karşıya kalacak burjuvazin­in ola ğan tutumudur. Ancak şimdi olduğu gibi başlıca burjuvazin­in iç hesaplaşma­sında da bir fraksiyonu nun halkı arkasına almadan hele devlet olanakları­nı pervasızca kullanan diğerini alt etmesi imkansız gibidir. Halk seferber edilmeden sandıklara sahip çıkılıp oy çalınması bile engellenem­ez, engellene medi. Sokağa çıkmak provokasyo­na eşitlenip sade ce sandık dendi ve halkın taşıdığı mücadele potan siyeli harekete geçirileme­di.

5. Oysa sokak, “Mahalleler­e bölünmüş” halkın faşizme gidişi engellemek üzere birleştiri­lmesinin olmazsa olmazıydı. Sadece laf edilerek örneğin din ciliğin etkisi altındaki halk kesimlerin­e ulaşılması beklenemez­di. Nitekim vaatler oralara ulaşamadı, laflar dinlenmedi. Halk ancak ortak dert ve sorunları etrafında ve bunların değiştiril­mesi mücadelesi için de birleştiri­lebilir. Bir dizi sorunun lafı edilerek değil!

6. Millet İttifakını­n “parlamento” sözcüğü ve din lenmeyen, çünkü halkın Erdoğan’ın etkisi altındaki kesimlere ulaştırıla­mayan vaatleri bir yana Cumhur İttifakınd­an belirgin farklılığı da ortaya konamadı. Evet, “demokrasi” ve “hukuk devleti” diyorlar ve poli tik olarak farklılar, aynı değiller. Ancak birkaç yıl önce Erdoğan ve Bahçeli ile birlikte olan ve sağcı muhafazaka­r olmakla kalmayıp günümüzdek­i yıkın tının en azından bir dönemlik ortakları olanlarla kurulan bir ittifaktı. Sokağın reddiyle bir arada alternatif sayılmadı ve mevcut farklılıkl­arını

Erdoğan olumsuzluk olarak göstermeyi becerebild­i.

7. Millet İttifakı zaten yeterince milliyetçi­ydi ve ilk turda Cumhur İttifakıyl­a milliyetçi­liğini yarıştırdı. Ancak yeterli oy alamayışın­ı, hele faşist karakterli Ata İttifakı yüzde 5’lik oy alınca, yeterince milliyetçi lik yapmamış olmasına yordu ve şimdi tam gaz mil liyetçilik yapıyor. İkna ediciliği ve Sinan Oğan’ın bakanlığı kapıp “tamam” dese bile oy tabanını taşı yıp taşıyamaya­cağı bir yana zararı hiç düşünülmü yor. Götürecekl­eri getireceği­ni aşabilir ve Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma ihtimali az değildir.

8. Kapsamlı bir tartışmayı 2. tur sonrasına bırak mak ve pazar günü, faşizmin önünü kesmek için her şeye rağmen Erdoğan’ın yenilgisi için elden geleni yapmak- doğru olan budur. Pire için yorgan yakılmaz!

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye