YARIM KALAN İŞİ TAMAMLAMAK…
İlk turda başarılamayanı yarın tamamlamak üzere sandık başına gidilecek. İlk tur öncesinde yaratı lan olumlu havanın ve kazanma beklentisinin kar şılık bulmamasının yarattığı sarsıntı olsa da bu aşıl dı. Zira çok hızlı gelişmeler yaşanıyor ve geride bıraktığımız yoğun iki hafta içinde birçok gelişme yaşandı.
İlk tura ilişkin çokça değerlendirmeler yapıldı. Ve yine bu süre içinde iktidarın gerçek yüzü biraz daha görülür oldu. Her defasında “dış güçler” diyerek muhale fete yüklenen Erdoğan cephesi Putin’in, Aliyev’in açık desteğini gördü.
Endişe duymayı gerektiren çokça garabetle yüz yüze kalındığından olacak ki ilk turda iktidar karşısında konumlanmış olan Sinan Oğan tüm söylediklerini yalayıp yuttu ve o keskin milliyetçi ve muhalif iktidarın kanatları altındaki yerini aldı.
Oğan’ın adayı olduğu ve yüzde 5.17 oy alan Ata
İttifakı dağıldı. Göçmen sorunu ve Kürt karşıtlığı üzerin den oy toplayan milliyetçi güçlerin daha görünür olduğu ve hem Cumhur İttifakı hem de Millet İttifakında pozis yon edindikleri bir süreç yaşandı. Ümit Özdağ ile Kılıçdaroğlu arasında imzalanan protokolün tartışma yaratan yönleri konuşuluyor olsa da Emek ve Özgürlük İttifakı belirlediği ilkeler doğrultusunda yoluna devam ediyor. Gasbedilmiş Kürt halkının iradesinin ifadesi olan kayyum, kayda şarta bağlanarak da olsa protokol konu su olmamalıydı.
Ancak işçi ve emekçiler, Kürt halkı, kadınlar ve gençler bir dönemi kapatmanın çabasında. Millet İttifakının maluliyetlerinin bilincinde olarak yollarına devam ediyorlar. Yarım kalan işi tamamlama çabası sürüyor.
Şimdi ikinci tur aşamasındayız. İlk kez ikinci tur deneyimi yaşanıyor. Dolayısıyla ilk turdaki tablodan hareketle varılacak sonuçlar yanıltıcı olacaktır. Geçersiz oylar, kullanılmayan oylar, Ata İttifakının oylarıyla birlikte 10 milyon dolayındaki oy ikinci turda dengeleri değiştire bilecek bir sayı.
Evet, ne yazık ki 21 yıllık AKP iktidarına; tek adam yönetimine ilk turda son verilemedi. Oyunlarla, hilelerle baş edilemedi. Ancak değiştirme mücadelesi sürüyor. Hilelere rağmen, onca oyuna, kirli tezgahlara, kuşatıl mışlıklara ve iç oyunlara rağmen değiştirme çabası için deki cephe yoluna devam ediyor. Durum terse çevrilebi lir.
Zira dünyada çokça örnek var ki ilk tur ile ikinci tur çok farklı sonuçlar yaratmıştır. Mesela 2021 Ekvador seçimlerinde 1. turda yüzde 19 civarı oy alan Guillermo Lasso ikinci turda yüzde 52 üzeri oya ulaşabildi.
Yine 2021’de Şili’de yüzde 26 civarı halk desteği ikinci turda yüzde 56’ya yaklaşarak farklı bir tablo yarattı
2022’de Slovenya da farklı bir sonuç yaşandı. Seçimlerde ilk turda yüzde 26 oy alınmışken ikinci turda yüzde 54’e ulaşıldı.
2022 Brezilya seçimlerinde de farklı bir deneyime tanıklık edildi. Lula De Silva, diktatör rakibinin tüm oyun larını boşa çıkararak ikinci turda seçimi zaferle bitirdi.
Umutlu olmak için çok neden var. Türkiye halkları, işçi ve emekçiler de bunu başarabilir.
Başka yolu yok; canla başla çalışarak kötülüğün önüne baraj kurulabilir. İlk turun yarattığı sarsıcı sonuç lar olduğunu biliyoruz. Umut ve güven yıkımına neden olan gelişmeler de yaşandı.
Emek, barış ve demokrasi güçleri her türlü kendi yollarında kararlıca yürüyecektir. Zor ama karamsarlığa yer yok. Umutsuzluk işçi ve emekçilerden, devrimci, sosyalist güçlerden uzak olsun.
Ve direnmeyi sürdüren işçi ve emekçiler ezilen halk lar var. Her dönemeçte direniş gücünü sürekli yenileyen kadın hareketinin, dinmeyen mücadelesiyle Kürt halkı nın taleplerinden vazgeçmeyeceği ortada. Gençlik ikinci tur için daha dinç daha hazırlıklı. Bilmeliyiz ki ilk turda önde görünse de bir avuç zengini daha da zenginleştir mek dışında milyonlar için daha fazla baskı, yasaklar ve yoksulluktan başka vaadi olmayan bir iktidarla karşı karşıyayız.
Hileyle, kuralsızlıkla başarmak istiyor olsalar da ipliği daha çok pazara çıkmış bir iktidar var.
Montaj videolar var ki kara lekeler olarak tarihe geç miş oldu. Çırpınıp duruyorlar. Dezenformasyonda Goebbels’i aşma çabasındalar! Daha büyük yalanlar söylüyorlar. Kamunun tüm olanaklarını kendi iktidarları için seferber ettiler. Bakanlar vekil adayıyken bakanlık olanaklarıyla seferber oldular, şimdi bakan-vekil olarak görülmemiş bir hukuksuzlukla halkın iradesini engelle mek için kamu gücünü kullanıyorlar.
Ama biliyoruz ki güç gibi görünen bu garabetlerin asıl sebebi güçsüzlük!
Başarabiliriz…