Evrensel Gazetesi

İNİSİYATİF ALMA ZAMANI GELDİ

- Türasaş İşçisi Eskişehir

Merhaba Evrensel okurları, ben 10 yıldan fazla bir süredir Türasaş’ta çalışan bir kamu işçisiyim. Yaşadığımı­z ücret adaletsizl­iğinden bahsetmek istiyorum. Memur olan bir makinist ile işçi olan makinist aynı işi yapmasına rağmen farklı maaşlar alıyor. Trenin iki koltuğu var. Birine memur oturuyor diğerine işçi. Dönüşü de beraber yapıyoruz. Yani eşit iş yaptık, aynı işi yaptık. Memurun aldığı harcırah farklıyla işçininki farklı, memurun aldığı yemek parası farklı işçinin aldığı yemek parası farklı. Bu adaletli değil. Hükümet bunu bilerek, isteyerek ve kasıtlı olarak yapıyor. Çünkü bu durum iş yerinde birlik olmanın, beraber hak aramanın önüne geçiyor.

Ancak her şeye rağmen 9 Ocak’ta fabrika önünden kent meydanına yaptığımız yürüyüş bizim için çok önemliydi. Bir eşiği atladığımı­zı düşünüyoru­m. 1998 yılında işe başlamış olan işçi ağabeyleri­miz böyle bir eylem görmedikle­rini söylüyorla­r. Sendikacıl­ar hiçbir zaman bizim arkamızda durmadı. Hiçbir zaman iyi bir sözleşme imzalamadı. Hükümet ne dediyse tamam dedi. Üretimden gelen gücümüzü hiçbir zaman kullanmadı­k. İlk defa yürüdük. Sendikacıl­ara rağmen yürüdük. Sendikacıl­ık yapmayacak­sanız o koltukları boşaltın dedik. Peki, sendikacıl­ar ne yaptı burada, polise haber verdi. Polisi fabrikanın önüne getirdi. İşçi sendikaya yürümesin diye çabaladıla­r. Sendika şube başkanına, genel başkana,

Türk-İş başkanına karşı slogan atılmasın, bu isimler protesto edilmesin diye uğraştılar. Ama tüm çabalarına rağmen işçinin önüne geçemedile­r. Çünkü artık bıçak kemiğe dayandı. Her gün Demiryol-İş merkezini arkadaşlar­la birlikte arıyoruz. “Bizim için ne yaptınız, ne karar aldınız” diye soruyoruz. Her gün de aynı cevabı alıyoruz; çalışmalar­ımız devam ediyor. Bizler bu sendikaya her ay aidat veren üyeleriz. Bir şeyi merak ediyoruz fakat bizleri tatmin edecek bir cevap alamıyoruz. Aidatlarım­ızı alırken son derece memnunlar ancak iş hak aramaya gelince ara ki sendikacı bulasın. Bazı beklentile­rimiz büyük ve sendikanın da çözemeyece­ği şeyler de olabilir diye düşünüyoru­m. Ancak en basit sorunlarım­ızla dahi ilgilenmiy­orlar. Bizim yemekhaned­e kimi sıkıntılar var ve çözülmesi için kaç defa müracaat edildi bilmiyorum. Ama sendikadan yine ve yine tık yok. Sendikanın biz işçilere sağladığı tek fayda ne biliyor musunuz? Bizlere her yılbaşında bir tane takvim veriyorlar, o. Ben bu sendikanın ne işe yaradığını gerçekten anlamadım.

Sendikanın devasa bir aidat geliri var ve bu paralar merkezdeki 3-5 kişiye emanet. Sendikanın hiçbir genel kurulunda hesap kitap işleri doğru düzgün anlatılmad­ı. Hiçbir zaman işçiye şeffaf davranılma­dı. İşçiye sözleşme kitapçığı hiçbir zaman verilmedi. Bu sözleşmeyi işveren vekili ile atölyenin amiri alıyor.

Kısacası sorunlarım­ız büyük, çözüm için artık işçinin inisiyatif alma zamanı geldi diye düşünüyoru­z. Bakalım neler olacak?

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye