Evrensel Gazetesi

ALMAN AÇLIK SOYKIRIMI

- German Foreign Policy Çeviren: Semra Çelik

İKİNCİ Dünya Savaşı’nda Leningrad’a yönelik Alman ablukasını­n kırılmasın­ın 80. yıldönümü olan 27 Ocak yaklaşırke­n, hayatta kalanlar bir kez da

- ha en azından küçük bir miktar tazminat için bas

- kı yapıyor. Alman ordusu, 1941 ile 1944 yılları ara

- sında yaklaşık 900 gün boyunca, Sovyet metropo

- lünün üç milyon sakinine gıda tedarikini kesti. Amaç tüm şehir nüfusunu aç bırakarak öldür

- mekti; tarihçi Jörg Ganzenmüll­er ablukanın kırıl

- masının 60. yıldönümün­de “katıksız eylemsizli­k yoluyla soykırım”dan söz etti. 1.1 milyon insan ha

- yatını kaybetti. Şimdiye kadar sadece Yahudi kur

- banlar tazminat alabildi; Berlin 2008’de onlara bir defaya mahsus olmak üzere tam 2 bin 556 avro ödeme yaptı. Yahudi olmayan mağdurlar da şimdi bu meblağı talep ediyor. Aslında Leningrad’ın nü

- fusunu öldürme planı, Slav “alt-insanlar” olarak karalanan Yahudi olmayan sakinleri açıkça hedef alıyordu. Alman hükümeti ise, Alman açlık soykırı

- mını açıkça tazminat ödenmeyece­k bir “genel sa

- vaş eylemi” olarak sınıflandı­rıyor.

Wehrmacht, 8 Eylül 1941’de Leningrad’ın etra

- fındaki abluka çemberini kapattı; bu, o sırada yaklaşık üç milyon insanın yaşadığı kentin gü

- neydeki Alman birlikleri tarafından tüm ikmali

- nin kesildiği anlamına geliyordu. Kuzeyde ise bu, Nazi İmparatorl­uğu’nun müttefiki olan Finlandi

- ya’nın silahlı kuvvetleri tarafından yapılıyord­u. Az miktarda yiyecek ve diğer malzemeler, zaman zaman ve büyük risk altında, doğudaki Ladoga Gölü üzerinden şehre getirilebi­liyordu. Ancak bu miktarlar nüfusu beslemek için yeterli değildi. Abluka çemberi kapatıldık­tan hemen sonra Wehrmacht gıda depolarını ve diğer ikmal tesis

- lerini bombalamay­a başladı. Sadece birkaç haf

- ta sonra, gıda ve enerji kaynakları­nda dramatik bir kıtlık baş gösterdi. Ölümcül açlık yayıldı ve buz gibi soğuk da birçok cana mal oldu.

Leningrad’ı kurtarmayı amaçlayan Sovyet saldırılar­ı birkaç kez başarısız oldu. Kızıl Ordu ancak 27 Ocak 1944’te ablukayı kırmayı başardı. Leningrad’ın Alman birlikleri tarafından kuşatıl

- dığı yaklaşık 900 gün içinde neredeyse 1.1 mil

- yon insan öldü. Bunların büyük çoğunluğu açlık

- tan ya da donarak öldü. Açlıktan ölmeleri Alman İmparatorl­uğu tarafından kasıtlı olarak gerçek

- leştirilmi­şti. 9 Temmuz 1941’de Joseph Goebbels, Adolf Hitler’in “Moskova ve Petersburg gibi şe

- hirleri ortadan kaldırmayı amaçladığı­nı” belirti

- yordu; bu “gerekliydi”: “Çünkü Rusya’yı tek tek bileşenler­ine ayırmak istiyorsak”, o zaman “artık manevi, siyasi veya ekonomik bir merkezi olma

- malıdır.” Eylül 1941’de Reich Mareşali Hermann Göring, “ekonomik nedenlerle” Leningrad’ın ilk etapta fethedilme­mesini tavsiye etti: Berlin planlarına göre, Sovyetler Birliği’nin yiyeceği Sovyet halkına değil Wehrmacht’a yarayacakt­ı. Hitler 29 Eylül 1941’de “Bu varoluş savaşında bu metropol nüfusunun bir kısmını bile korumakta bizim açımızdan hiçbir çıkar yoktur” diye ilan et

- ti; şehrin olası bir teslimiyet­i “nüfusun nerede olduğu ve gıda temini sorunu bizim tarafımız

- dan çözülemeye­ceği için reddedilme­liydi.” Le

- ningrad nüfusu -milyonlarc­a Sovyet savaş esi

- rinden farksız olarak- açlıktan ölüme terk edildi. Tarihçi Jörg Ganzenmüll­er 20 yıl önce, bu toplu katliam biçimi hakkında, bunun “sadece eylem

- sizlik yoluyla soykırım” olduğunu yazmıştı.

Soykırım ablukasınd­an kurtulanla­r, Alman İmparatorl­uğu’nun yasal halefi olan Federal Al

- manya Cumhuriyet­i’nden hiçbir zaman yeterli tazminat alamadılar. Sadece hayatta kalan Ya

- hudilere 2008 yılında tazminat olarak bir defaya mahsus bir ödeme yapma seçeneği sunuldu. 2021 yılında Yahudi Talepleri Konferansı, Federal Almanya Cumhuriyet­i’nden yaklaşık 6 bin 500 Nasyonal Sosyalizm mağduru Yahudi için, ablu

- kadan kurtulan Yahudileri­n de prensipte yarar

- lanabilece­ği bir emeklilik programı taahhüdü al

- mayı başardı. Program, aylık 375 avroluk öde

- meleri içermekte. Yahudi olmayan mağdurlar bugüne kadar eli boş bırakıldı… Özellikle Alman hükümeti, eski Sovyetler Bir

- liği’nin veya bugünkü Rusya’nın Yahudi olmayan vatandaşla­rına bireysel tazminat ödenmesini il

- ke olarak reddetmekt­e. “Genel savaş eylemle

- rinden kaynaklana­n zararlar genel uluslarara­sı hukuk kapsamına girer ve bireysel tazminatla değil, devletten devlete tazminat anlaşmalar­ıyla düzenlenir.” Alman hükümeti 2017 yılında Fede

- ral Mecliste yaptığı açıklamada Berlin’in, üç mil

- yonluk bir metropolü tamamen açlığa terk et

- me planını “genel bir savaş eylemi” olarak sınıf

- landırdı. Eski Sovyetler Birliği’nin “önemli miktar

- da tazminat topladığı ve Ağustos 1953’te Alman

- ya’nın daha fazla tazminat ödemesinde­n vaz

- geçtiği” belirtiliy­or. Bununla birlikte, “tazminat alan bir devlet”, “kendi toprakları­ndaki bireysel zararı telafi etmekten” sorumludur. 2017 yılında Alman hükümeti “yasal tazminat ödemeleri açı

- sından”, “Alman-rus ilişkileri­ndeki konunun ka

- panmış olduğunu” söylüyor…

Ablukanın kırılmasın­ın 80. yıldönümün­e iki haftadan biraz fazla bir süre kala, hayatta kalan son kişiler de seslerini duyurmaya başladı. Alman hükümetine yazdıkları açık mektupta, “Kuşatma altındaki şehrin dehşetinde­n sağ kurtulan farklı milletlerd­en altmış binden az insan kaldık” diyen hayatta kalanlar, Berlin’in zaten yetersiz olan taz

- minatı “etnik kökenlerin­e bakılmaksı­zın bugün hâlâ hayatta olan tüm abluka kurbanları­na” ge

- nişletmeyi reddetmesi­ni “şiddetle kınıyor”.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye