Sebebi denetimsizlik ve ağır çalışma koşulları
Son zamanlarda kamuoyunun gündemine sık sık ölümlü, yaralanmalı şehirler arası otobüs kazalarına dün yenileri eklendi. Van’dan Mardin’e giden bir midibüs Van-tatvan kara yolunun 70’inci kilometresindeki Yuva Mahallesi yakınlarında kontrolden çıkıp devrildi. Kazada, 7’si çocuk 27 kişi yaralandı. Kütahya’nın Gediz ilçesinde ise bir yolcu otobüsünün devrilmesiyle 18 kişi yaralandı. Çoğu zaman yüksek hız, uykusuz araç kullanımı ya da teknik arızadan kaynaklanan kazalarda kış mevsimiyle artış yaşanırken kazalardaki ölüm sayısı da buna bağlı olarak arttı.
Şehirler arası yolculuk sektöründe çalışma koşullarını ve denetim eksikliğini Makine Mühendisleri Odası Motorlu Taşıt Komisyonundan Makine Yüksek Mühendisi Alpay Lök ve Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS) Genel Başkanı Kenan Öztürk’le konuştuk.
‘SİSTEMLER DEVRE DIŞI BIRAKILIYOR’
Şehirler arası otobüs yolculuklarında risklerin iyi yönetilmediğini ifade eden Lök, otobüslerde fabrika çıkışı takılı olan takograf denilen hız sınırlayıcı donanımların denetlenmediğini, bu nedenle de şirketler tarafından iptal edildiğini anlattı. Hızın kinetik enerjiyi artırdığını ifade eden Lök, bunu şöyle açıkladı: “Örneğin iki dingilli, 18 ton bir otobüs saatte 141 km hızla giderse kinetik enerjisi ikiye katlanıyor. 36 tonluk bir otobüs çarpmış gibi hasar veriyor.”
Avrupa’da 100 km hızın üzerinde gidebildiği tek ülke olan Türkiye’de hız sınırlayıcıların trafik muayenesinde hafif kusur sayıldığını ifade eden Lök, “Oto
büslerin hız sınırlayıcılarını devre dışı bırakan merdiven altı bir sektör var. Bu atölyelerde frenle ilgili elektronik sistemler, hız sınırlayıcılar, takograf gibi sistemler sabunlanıyor” diye anlattı.
Kış aylarında otobüs kazalarının artmasının tesadüf olmadığını da aktaran Lök, “Kışın otobüslerin sadece arka tekerlerine, yanında üç tepeli dağ içinde kar tanesi logosu olan kış lastiği yerine, M+S lastikleri kabul görüyor. Bu lastik
ler de hiçbir riski karşılamıyor” ifadelerini kullandı. Lök, sürücülerin kazaların sorumluluk zincirinde en son ve zayıf halka olduğunu da ekledi.
Türkiye’nin araç muayene sisteminde 1996’ların seviyesinde olduğuna dikkat çeken Lök, muayenelerde arıza teşhis cihazı kullanılmadığını; buna karşın Almanya’da şehirler arası otobüslerin 3’ü sökme/takmalı olmak üzere yılda 4 kez muayene edildiğini aktardı.