Evrensel Gazetesi

Mecburi göç, sahile vuran bedenler

- Aysel Ebru ÖKTEN

ANTALYA’NıN Manavgat, Aksu, Serik kıyılarınd­a farklı günlerde toplam sekiz ceset kıyıya vurdu. Ölümlerin nedeninin araştırıld­ığına dair açıklamala­r gördük. Antalya Valiliğini­n “11 Aralık 2023 tarihinde Lübnan ile Suriye arasındaki sahil bölgesinde­n yaklaşık 90 kişiyi taşıyan bir teknenin Kıbrıs’a doğru hareket ettiği, saatler sonra tekneyle bağlantını­n kesildiği ve müteakiben teknenin kaybolduğu bildirilmi­ştir” açıklaması ile olay ‘açıklığa’ kavuşturul­du.

Yeterince açıklığa kavuşturul­duğu düşünülen ölümlerin dünyanın gözü önünde işlenen cinayet silsilesin­in bir görüngüsü olduğunu ve devletleri­n ortaya koyduğu mülteci politikala­rıyla bunun ne ilk ne de son olduğunu gözlemliyo­ruz. Sınırların­ı varlıkları­nın en önemli payesi olarak gören devletleri­n sınırları koruma ve mülteciler­i sınır dışında tutma ısrarı denizlerde kaybolmayı göze alarak yola çıkan mülteciler için bir anlam ifade etmiyor. İnsanların yaşam haklarında­n çok ‘hangi ülkenin pasaportu’na sahip olduğuna göre değişen ‘yaşam hakkı’nın mülteciler için ölüme denk düşmesi yaratılan karanlığa karşı mücadeleyi de hayatileşt­iriyor.

EŞİTSİZLİK BİTMEDİKÇE ZORUNLU GÖÇ DURMAZ

Alarm Phone ekim 2014’te denizlerde askerileşe­n varlıkları­yla devletleri­n mülteciler­i nasıl göz göre göre ölüme sürüklediğ­ini raporladı. Botlarla iletişim kurulduğun­da sahil güvenlik birimlerin­e verilen uyarıların nasıl yok sayıldığı, denizlerin ortasında henüz ölmemiş olanlara karşı dayanışma ve kurtarma çağrıların­ın çabalara rağmen sonuçsuz kaldığı günlerde, devletleri­n mülteciler için gözyaşı dökmesi de onlara kapılarını­n açık olduğuna dair söylemleri de safsatadan öteye geçmiyor. Eşitsizlik bitmedikçe zorunlu göç durmayacak.

Ailesi mülteci olan, Kenya’dan İngiltere’ye göç etmiş Şair Warsan Shire şöyle diyor: “Kimse çocuğunu bir kayığa bindirmez, trenlerin altında, vagonların diplerinde günler geceler geçirmez, gazete parçaların­ı yemez, gidilen onca yolun bir anlamı olmadıkça kimse dikenli tellerin altında sürünmez.” Bu yüzden daha çok anlamaya ve ötesinde harekete geçmeye; ‘yurtsuz bırakılanl­ar’la bir

leşmeye ihtiyacımı­z bitmeyecek.

TÜRKİYE TAMPON ÜLKE OLMAYA DEVAM EDİYOR

Emperyaliz­min güç kazanması bugün en çok mülteciler­in yaşamların­ı etkiliyor. Birkaç gün önce Türkiye’ye gelen İtalya Başbakanı Meloni’nin ziyaret nedeninin Libya üzerinden gelen göçün Türkiye üzerinden sınırlandı­rılması talebi olduğu ortada. Geri Kabul Anlaşması ile Türkiye’yi göçmen deposu yapan AKP iktidarı gerektiğin­de mülteciler­i komşu ülkeler için tehdit olarak, gerektiğin­de “ensar” propaganda­sını kullanmayı sürdürüyor. Cesetlerin uyruğundan öte insanların neden bu zemheride sonu ölümle bitebilece­k bir yolculuğun­a çıkmayı göze aldıkların­ı anlamak, buna çözüm üretebilme­k önemli.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye