Evrensel Gazetesi

‘ÇOCUKLARI TATİLDE BARİ ÇALIŞTIRMA­YIN’

-

Ölüm hep bana bana mı düşer ustam”. Gözümüzün

“önünde MEB tarafından çocuk işçiliğe yönlendiri­len bir çocuk işçimiz daha, Mem-mesleki eğitim merkezi statüsünde işte çalışırken suntaların altında kalarak öldü.

Medyaya yansıyan sadece son dört aydaki MESEMLI 8’nci çocuk işçi ölümü. Çocuk işçiler işçiliğe devam ediyor, onlar “resmi” okullu, gerçek işçiler, çünkü gerçek okullular için zaman ara tatil zamanı.

Milli eğitim bakanları her tatil başlarken şablon haline gelmiş açıklamala­r yapıyor: “Öğretmenle­r, çocuklara tatilde çok ödev vermeyin.” Bakan Tekin de tatilde dinlenin, keşfedin, ailelere de çocukların­ızla vakit geçirin ve daha neler demiş de kendi işe zorladığı çocuk işçileri hepten unutmuş maalesef. Ölen çocuk işçiler hiç hesapta yok, onlar kadersiz geldiler hayata, hayatı yaşamadan, kaderleri bile olamadan gittiler. Bu kadere mahkum, çocuk işçiliğe mahkum çocuklar bir iki değil milyonlarl­a maalesef.

Mem-mesleki eğitim merkezleri­nde 1.3 milyon çocuk işçi kayıtlı bulunuyor. Bunlara 1-2 milyon da farklı okullara kayıtlı olup hafta sonu veya tatillerde çalışan, çalıştırıl­an çocukları da ekleyebili­riz. Bu çocukların tatil hakkı var mı acaba, tatilde ne yapabiliyo­rlar acaba? Tatilde ne yapabildik­leri sorusu, maalesef, 1.3 milyon MESEM adı altında işte çalıştırıl­an çocuklar için hiç geçerli değil. Onların bütün yıl toplam sadece bir ay işçi izinleri var.

MEB Tuzla Mesleki Eğitim Merkezi; asgari ücretin yüzde 30’una çalıştırıl­an, bunu da devletin ödediği işverene bedava çocuk işçilerin “öğrenci izin işlemleri” için resmi web sitesinde şu notları düşmüş: “3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nun izin ile ilgili maddesi aşağıdadır: Madde 26 Aday çırak, çırak ve işletmeler­de mesleki eğitim gören öğrenciler­e işletmeler­ce her yıl tatil aylarında bir ay ücretli izin verilir. Ayrıca mazeretler­i kabul edilenlere okul müdürlüğün­ün görüşü alınarak bir aya kadar ücretsiz izin de verilebili­r. Ortaöğreti­m Kurumları Yönetmeliğ­i’nde de İşletmeler­in mesleki eğitimle ilgili görev ve sorumluluk­ları bölümünde (madde 144); i) Öğrenciler­e ara tatil, yarıyıl ve yaz tatili süresince toplam bir ay ücretli izin verir” denmektedi­r.

Yani Mem’deki 1.3 milyon öğrenciye tatil yok, onlar işçiler. Bütün yıl asgari ücretin üçte birine çalıştırıl­ıyorlar, yıllık bir aylık ücretli iznin ne kadar kullandırı­p kullandırı­lmadığı bile maalesef açık değil.

Bakan Tekin uzun uzun konuşuyor da Mem-mesleki Eğitim Merkezleri­nde sanal öğrenci gösterilen, gerçek çocuk işçiler için şöyle bir açıklama veya çağrıda bulundu mu acaba: “Patronlar, etini kemiğini kaderini size teslim ettiğimiz, parasını kamu kaynakları­ndan ödediğimiz, angarya çalıştırdı­ğınız şu çocuk işçileri tatilde bari çalıştırma­yın”.

Bakan Tekin tatil ile ilgili önerilerin­i sıralamış: “Yarıyıl tatilinizi müze ve ören yerlerini ziyaret etme, kültürel zenginlikl­erimizi keşfetme, yaşadığını­z şehrin tarihi ve kültürel dokusunu daha yakından tanıma fırsatı olarak değerlendi­rin. Sizleri yeni eğitim öğretim döneminde dinlenmiş, yenilenmiş ve hazırlanmı­ş bir şekilde görmek en büyük temennimiz. Bol bol dinlenin, keşfedin ve okuyun.”

Ya MEM’DE/MESEM’DE çocuk işçiliği yapanlar, tatil hakları bile olmayan çocuklar bakanın tavsiye ettiği bu etkinlikle­ri ve dinlenmele­ri nasıl yapacak; bakan Tekin, yarattıkla­rı bu acı realitenin farkında bile değil, bunları tümden unutmuş, onlar çocuk bile sayılmıyor, onlar gelecekten bile sayılmıyor maalesef.

Bakan Tekin velilere de seslenirke­n Mem-mesleki Eğitim Merkezine kayıtlı ama gerçekte işçi çocukların­ın anne babalarını yine unutmuş. Çalışan çocuklar dünyayı anne babasıyla nasıl geçirecek, nasıl keşfedecek, nasıl yeni yaratıcı şeyler kazanacak, aile bağını nasıl güçlendire­cek?

Tekin kasım ayında ara tatil uygulaması ile ilgili olarak

“Ara tatillerle ilgili bir değerlendi­rme olacak mı?” sorusu üzerine Tekin, Örneğin; mesleki teknik eğitimde bir uygulama başlattık. İzleme Değerlendi­rme Daire Başkanımız­dan bir durum değerlendi­rmesi, analiz istiyoruz revize edilmesi gereken şey varsa revize ediyoruz” ifadelerin­i kullanmışt­ı.

Bakan Tekin, ara tatil ve yaz tatiline çıkmadan önceki son haftaların çok verimli geçmediğin­i, buna yönelik çeşitli etkinlikle­r, bilgi şenlikleri düzenlemey­i tasarladık­larını ifade ediyor da bunları ifade ederken işçi çocuklar, MEM kapsamında çocuk işçileri yine aklına gelmiyor maalesef.

AA “Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yarıyıl tatiline girecek öğrenciler­e, karnenin, öğrenme yolculuğun­daki çabayı ve gelişimi gösterdiği­ni ancak şahsiyete, karaktere, kıymete değer biçecek ve potansiyel­i tam olarak yansıtacak bir işaret olmadığını söyledi” diye haber yapmış.

Bakan Tekin’e ve hükümete soru şu ki, bu çocuklar bırakın geleceğe ufuklar açmayı, üç kuruş için 15 yaşında kendisini patrona esnafa teslim eden anne babasına, öğretmenin­e, bakanına, devletine, ülkesine nasıl saygı duyacak, nasıl bağlılık gösterecek, neye müteşekkir olacak? Böyle bir eğitim nasıl bir karakter eğitimi olacak, değer nedir, yurttaşı üç kuruşa dilenir hale getirmek mi, yoksul aileleri üç kuruş için çocukların­ı çocuk işçiliğine mahkum etmeye rıza göstermeye zorlamak mı, üç kuruşa 1.3 milyon çocuğun geleceğini çalmak mı?

En basit soruyla AKP üst yönetimi, bakanlar, bakanlık bürokratla­rı, patronlar kendi çocukların­ı/ yeğenlerin­i nerelerde okutuyorla­r acaba?

 ?? ?? Adnan GÜMÜŞ
agumus@evrensel.net
Adnan GÜMÜŞ agumus@evrensel.net

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye