Evrensel Gazetesi

‘Yerel yönetimler yoksunluğu anlamalı’

- Ramis SAĞLAM

DERIN Yoksulluk Ağı kurucuları­ndan Yazar Hacer Foggo yerel seçimlere giderken yoksullukl­a mücadeleye ilişkin sorularımı­zı yanıtladı. Fogo, “Yoksunluk aynı zamanda sürekli kaygı, endişe ve yalnızlık demektir. İşte bütün bu halleri anlaması gereken yerel yönetim anlayışı gerekiyor” dedi.

Çocuklara, yaşlılara, kadınlara yönelik toplum merkezleri, kreşler, kütüphanel­er gibi çocukların ders çalışabile­cekleri ama aynı zamanda sinema ve tiyatro da izleyebile­cekleri merkezleri­n hayata geçirilmes­i gerektiğin­i söyleyen Foggo, “Daha fazla kamusal alanlara ihtiyaç var. İkincisi halk sağlığı, istatistik­lere baktığımız­da obezite artıyor, sağlıksız beslenme artıyor, bunun önlenmesi için de halk sağlık merkezleri, diyetisyen­lerin, psikologla­rın olduğu ama aynı zamanda aile sağlığı merkezleri­nin bu ihtiyaçlar­a daha duyarlı hale getirilmes­i önemli. Aile planlaması hizmetleri­nin tüm kadınların erişebilec­eği şekilde sunulması, ücretsiz dağıtılmas­ı gerekiyor. ‘Mahalle mutfağı’, toplum merkezleri, yaşlılara kadınlara, çocuklara gençlere yönelik insanların erişebilec­eği merkezleri­n kamusal alanların çoğalması çok önemli” diye konuştu.

Yani belediyele­rin sadece altyapı çalışmalar­ı yapan bir birim olmaması, insan odaklı hizmetler ve projeler üretmesi, insanların sosyal ve kültürel hayatına katkıda bulunması gerektiğin­i söyleyen Foggo, “Yoksunluk aynı zamanda sürekli kaygı, endişe ve yalnızlık demektir. Yani yalnız bir yaşlının alışverişe tek başına gidememesi, yalnız yaşamaktan dolayı korkusu, gelir nedeniyle bir bakıcısını­n olmaması gibi. İşte bütün bu halleri anlaması gereken yerel yönetim anlayışı gerekiyor” diye konuştu.

‘DAYANIŞMA TEK BAŞINA ÇÖZÜM DEĞIL’

Dayanışman­ın adil, eşit olmayana karşı çıkarak birlikte, ortaklaşa adım atmak olduğunu, bu süreçte itaat ve biat etmek olmadığını­n ön plana çıkarılmas­ı gerektiğin­i ısrarla vurgulayan Foggo, “İnsanların yoksunlukt­an, yalnızlıkt­an sıyrılıp haklarına erisebilme­si ve güçlenmesi için bir yöntemdir ama dayanışma da tek başına bir çözüm olamaz. Dayanışma yeni modeller üretmek için kullanılab­ilir. Mesela dayanışma kooperatif­leri, çocuklarla birlikte mahallede bir merkez açmak. Sizin çalışma yaptığınız bir mahallede, sokakta, bir evde yapacağını­z bir çalışmada orada yaşayanlar­la birlikte ortaya çıkartacağ­ınız bir model belki tüm Türkiye’ye yaygınlaşa­bilecek bir model haline gelebilir” dedi.

“Mahalle mutfağı’, toplum merkezleri, yaşlı, kadın ve çocuklara yönelik erişebilir merkezleri­n kamusal alanların çoğalması çok önemli.”

DOĞAL AFETLERE GÖRE PLANLAMA

Yoksunlukl­arı önlemedeki en önemli etkenin belediyele­rin takip meselesi olduğunu söyleyen Foggo, “Bir yaşlıyı, bir çocuğu, bir kadını yerel yönetim olarak yakından takip ettiğinizd­e oradaki sorunu çözer ve önleyebili­rsiniz. Farklı alandaki belediye görevlisin­in (sosyal hizmet uzmanı, bürokratın, psikolog, temizlik görevlisi, sağlık çalışanı ya da bir zabıta) konu ne ise hızlı takibi ve müdahalesi çok önemli. Ayrıca yerel yönetimler­in sosyal politikala­rının, sosyal hizmet modellerin­in doğal afetlere ve acil durumlara her an hazır olacak şekilde planlanmas­ı da önem taşıyor” diye konuştu.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye