Liman işçileri düşük zamma ve özelleştirmeye tepkili
TÜRK-İŞ ve Hak-İş’in hükümetle anlaşarak kamu işçilerinin ek zam talebini bastırmasına karşı işçilerin tepkisi sürüyor. Farklı şehirlerden ve iş kollarından işçiler sendikalara tepki gösterip yöneticileri istifaya çağırıyor. İşçilerin ek zam talebini ve 2017 yılında Türkiye Varlık Fonuna devredilen İzmir Alsancak Limanının, 2021 yılında Varlık Fonu ile yatırım yapma amacıyla Abu Dhabi Port’un ortaklık anlaşmasını Liman-İş İzmir Şube Başkanı Serdar Akdoğan ve liman işçileriyle konuştuk.
Alsancak Limanının özelleştirilmesi için uzun zamandır bir tartışmanın sürdüğünü dile getiren Liman-İş İzmir Şube Başkanı Serdar Akdoğan, “Yaklaşık 7 senedir Varlık Fonunda. Geçen yıl yaptığımız görüşmelerde amacın limanın satışı değil yatırımcı alıp kapasitesini büyütmek olduğu söylendi. Biz de şunu söyledik; yatırımı yapın, işçi alın, makina alın, biz her şartta özel sektörle rekabet edebiliriz. Israrla özelleştirme değil diyorlar. Gidişat Varlık Fonunun burayı hisselere bölüp kendisi de bu işin merkezinde olup hissedar almak” diyerek süreci anlattı.
‘ÖZELLEŞTİRME YERİNE İŞÇİ ALIMI YAPIN’
Cumhurbaşkanı kararnamesiyle Varlık Fonuna bağlı yerlerin satılmasına, ki
ralanmasına karşı itiraz yollarının kapalı olduğunu belirten Akdoğan, “Alsancak Limanı Türkiye’deki ikinci en büyük liman. Bu limanda 5-6 sene öncesine kadar 1 milyon TEU (konteyner hareketi) iş yapıyordu. Şimdi 300 binlere düştü. Elimizdeki çok kısıtlı imkanlarla iş yapmaya çalışıyoruz. Ama ısrarla söylüyoverileri tutmuyor. Bu iki aylık süreçte verilen zam hemen erir” dedi.
Bekar olduğu için geçinmesinin biraz daha kolay olduğunu söyleyen işçi, “Çalışan arkadaşla rımızın çoğu evli. Onlar geçim sıkıntısı çekiyor. Ay rıca biz vergi düzenlemesinin olmasını da çok is tiyoruz. Çünkü vergi kesintileri çok fazla, bunun etkisini çok daha fazla görüyoruz. Bir yandan zam istiyoruz, diğer yandan vergi kesintisi karşı mıza çıkıyor. Biz zam aldıkça üçüncü ayda gire ceğimiz vergi dilimine ikinci ayda girmiş oluyoruz” diye konuştu.
ruz; bize personel alın, makineleri yenileyin, rıhtımları yenileyin. Özel sektörden çok daha iyi iş yaparız. Ama sesimiz bir yere kadar yetişiyor” diye konuşu.
‘LİMANLARIN KAMUDA KALMASINI İSTİYORUZ’
Limanların sistematik olarak önce atıl
Eyleme hazır olduklarını ancak henüz bir ha reket olmadığını söyleyen işçi, “Bağlı olduğumuz konfederasyona da bağlı biraz. Çünkü eylem ve ya grev yapamıyoruz, böyle bir hak elimizde yok. Hakkımız olsa sesimizi daha çok duyurabilirdik” dedi.
Limanın satılmasına ilişkin çok fazla söylenti nin olduğunu ifade eden işçi, “Satılacak, hisse ve rilecek, yetişemediğimiz işler ihale usulü özelleş tirilecek şeklinde duyumlar var. Bu konuda endi şelerimiz var. Biz özelleştirilmesini istemiyoruz, elimizden geldiğince işimize sahip çıkıyoruz” dedi.
hale getirildiğini ifade eden Akdoğan şunları söyledi: “İskenderun Limanı atıl hale getirilerek devredildi. Mersin Limanı devredildiğinde 700 bin TEU iş yapıyordu. Şu anda 2 milyon TEU’YU geçti. Demek ki iş yapabiliyor. Şimdi bizim limanımızdaki makinaların miadı dolalı 20 sene oldu. Modernizasyonu kendi çabamızla yapıyoruz. Haydarpaşa Limanına 1999 yılından beri personel alınmamış. Eğer istenilen hedefi tuttururlarsa burada bin 500 işçi çalışır. Varlık Fonu ‘Bu işin garantörü biziz’ diyor. Özelleştirilen hiçbir yerde bizim işçiler istihdam edilmedi. Çoğu emekli oldu, başka limanlara geçti” ifadelerini kullandı.
Akdoğan, “İzmir’de istenen model tutturulursa Aliağa limanlarından daha iyi iş yapar diye düşünüyorum. Biz mevcut limana devletin işçi alıp yatırım yapmasını istiyoruz. Özel sektör limanları kamu limanlarından türemedir. Elimizdeki kamu limanlarının kalmasını ve gerek çalışma koşulları gerekse ücretler konusunda standart kural oluşturmasını istiyoruz. Özel sektör kuralsızlık demek olmamalı” dedi.
‘ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNDE ÜCRET ALAN İŞÇİLER VAR’
İşçilerin ek zam taleplerine ilişkin de konuşan Akdoğan şunları söyledi: “Asgari ücrete yapılan zam maaşa yansımadan market fiyatları ve kiralara yansıdı. Hayatımızı etkileyen her alanda zamları yaşadık. Kamu çalışanları da bundan çok etkilendi. Kamu çalışanlarının talepleri daha yüksekti. Şu an açlık sınırıyla eş değer ücret alan, asgari ücretin bir tık üstüne alan kamu çalışanı var. Emekli maaşları eridi. Kamu çalışanları platformlar oluşturarak bir güç oldu. En büyük sorun vergideki adaletsizlik. Kamu çalışanı yılda iki maaşını vergiye veriyor. Belli iş adamlarına yapılan vergi indirimlerini kamu çalışanlarına verin. Yıl sonunda yüzde 35 vergi dilimi çok yüksek. Bunların düzeltilmesi talebiyle ek protokol istedik. Tatmin edici mi, süreç gösterecek.”