GAZZELI ÇOCUKLARA ILIŞKIN AÇIKLAMA
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Çocuk Hakları Komitesi (ÇHK) geçtiğimiz hafta Gazzeli çocuklara ilişkin bir açıklama yaptı. 8 Şubat tarihli bu önemli açıklamayı biraz kısaltarak sizler için Türkçeleştirdim.
Hiçbir çocuk korku, acı ve açlık içinde büyümemelidir. Oysa bugün Gazze’de hiçbir çocuk korku, acı ve açlıktan uzak değil. Hatta bu savaştan sağ çıkıp büyüyebilirlerse şanslı sayılacaklar. BM verilerine göre 7 Ekim 2023’den bu yana 27 bin 585 Filistinli öldürüldü ve 66 bin 978 kişi yaralandı. Enkaz altında 7 binden fazla kişinin olduğu tahmin ediliyor ve bu da toplam ölü veya yaralı sayısını 100 binin üzerine çıkarıyor.
Bunların çoğu çocuk. Bazıları hayatlarını kaybetti; diğerleri uzuvlarını, ebeveynlerini, kardeşlerini ve arkadaşlarını kaybetti. Gazze Şeridi’nde yaşayan tüm çocuklar çocukluklarını kaybettiler. Travmatize oldular ve ömür boyu bunun kalıcı psikolojik etkisiyle yaşayacaklar.
Save the Children verilerine göre, son dört ay içinde Gazze’de günde ortalama 10 veya daha çok çocuk bir ya da iki bacağını kaybetti. UNICEF, en az 17 bin çocuğun refakatsiz ya da ebeveynlerinden ayrı olduğunu ve Gazze’deki 1.2 milyon çocuğun neredeyse tamamının ruh sağlığı ve psikososyal desteğe ihtiyaç duyduğunu tahmin etmektedir. Bu çocukların da dünyanın ilgisine ve eyleme geçmesine gereksinimi var.
26 Ocak 2024 tarihli kararında Uluslararası Adalet Divanı, Güney Afrika’nın İsrail devletinin Gazze’de soykırım yaptığı yönündeki iddiasını “akla yakın” bulmuştur. İsrail devletinin, grup üyelerinin öldürülmesi de dahil olmak üzere “Sözleşmenin II. maddesi kapsamındaki tüm fiillerin işlenmesini önlemek için gücü dahilindeki tüm tedbirleri almasını”; “soykırım işlemeye yönelik doğrudan ve aleni tahriki engellemesini ve cezalandırmasını” ve “insani yardımın sağlanmasını mümkün kılmasını” emretmiştir.
ÇHK olarak -bir kez daha- acilen ateşkes sağlanması, acil insani yardım ulaştırılması ve başta çocuklar ve bakıcıları olmak üzere tüm rehinelerin derhal serbest bırakılması çağrısında bulunuyoruz. Bu bağlamda,
Adalet Divanı tarafından dile getirilen “rehinelerin akıbetine ilişkin ciddi endişe” ve “Derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmaları” çağrısını yineliyoruz.
Gazze’de iki milyondan fazla insanın karşı karşıya bulunduğu muazzam insani ihtiyaçlar karşısında,
Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna (UNRWA) sağladıkları ya da gelecekte sağlayacakları fonları askıya almış olan tüm bağışçı devletleri, bu kararlarını derhal gözden geçirmeye ve herkese, Gazzeli her çocuğa acil yardım sağlanabilmesi için yeterli fon sağlamaya çağırıyoruz.
Saldırıların mağduru veya tanığı olan İsrailli çocuklar ve aile üyeleri rehin alınan çocuklar da dahil olmak üzere, savaşın travmatik ve uzun süreli etkilerini hafifletmek için çocuklara ve ailelere kitlesel psikososyal destek çağrısında bulunuyoruz.
Ayrıca, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı
Şeria’da yaşayan ve keyfi tutuklamalar, yargısız infazlar ve işgal güçleri ile yerleşimciler tarafından uygulanan şiddetle karşı karşıya kalan çocukların durumuyla ilgili ciddi endişelerimizi vurguluyoruz.
İsrail devletini derhal Adalet Divanı kararına uymaya çağırıyoruz. Ayrıca tüm devletleri derhal ateşkes tesis ederek, barış müzakerelerini yeniden başlatarak ve Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşuna finansmanı gecikmeksizin yeniden sağlayarak çatışmayı sona erdirmek üzere harekete geçmeye çağırıyoruz.
İsrail devleti, ÇHK son oturumunda gözden geçirilecek devletler listesindeydi. Ne yazık ki, İsrail hükümeti katılımını ertelemeye karar verdi.
ÇHK, zamanın çok önemli olduğu bir dönemde İsrail devletini gözden geçirme olanağı bulamadığı için derin üzüntü duymaktadır çünkü İsrail kontrolü altında yaşayan çocukların hakları ağır bir şekilde ihlal edilmektedir.