Kanımızı emdiler
Bizi aylardır ek zam ha geldi ha gelecek diye diye oyaladılar. Sonra kandil günü namazdan sonra telefona mesajlar gelmeye başladı, yüzde 56 zam yapılacakmış. Hesapladık 20-21 bin lira civarına geliyor maaşlar. Olacak gibi değil. Şu an Seydişehir’de ev kiraları 8-10-15 bin civarlarında. Bu ücretlerle nasıl yaşayalım? Patron bizi aylardır zam için oyalıyor. “Büyük yatırımlar yapıyoruz. Bize biraz zaman verin” diyor. Bekledik biz de. Sonuçta iyi bir zam alırız diye düşündük. Ama sonuçsuz kaldı bekleyişimiz. Biz bir aydır yöneticilere bu maaşlarla yaşayamayacağımızı, böyle giderse ayaklanacağımızı zaten söylüyorduk. Ona rağmen insanca bir iyileştirme yapmadılar. Maaş yattıktan sonra da ipler koptu.
Bu işçi böyle düşük bir maaşı hak etmiyor. Zaten artık ücretler o kadar düştü ki neredeyse çalıştıracak işçi bulamayacaklar. Eskiden burada çalışmak çok değerliydi. Şimdi kimse çalışmak istemiyor. Biz para isteyince ‘Zarar ediyoruz’ diyor patron. Biz biliyoruz ama çok kazandıklarını. Şimdi ayaklandık, iş bıraktık, bu sefer de tehdit mesajları geliyor, işe başlanmazsa tutanak tutarız diye. İnsanlar bu sefer de “Ya işimizden olursak” diye korkuyor. Müdürler de ‘Size promosyon vereceğiz, zam da alacağız’ demeye başladı. İşe başlayalım diye diyorlar. Elimizde kağıt yok, müdürün sözüne nasıl güvenelim? Bunlar yeni işe başlayan mühendise bile 15 bin lira veriyorlar. Artık yeter, kanımızı emdi bunlar.
Elin adamı Rize’den kalkıp geliyor, bizim memleketimizin madenini işliyor, dünya kadar para kazanıyor. Kazandığı parayı da alıp dışarılara götürüyor. 20 yıldır Seydişehir’e yatırım bile yapmıyor. İşçiye üç kuruş maaş veriyor. Buranın çalışma koşulları da çok ağır. Hastalık riski var. Bu zorluklara bu ücretlerden fazlasını hak ediyor bu işçi. Sürekli ek iş yapmak zorundayız.