Evrensel Gazetesi

BÖYLEDİR HAYAT

- Turgay OLCAYTO turgay.olcayto@gmail.com

Geniş bir zaman bulunca yine eski defterleri, fotoğrafla­rı, beğenip de kestiğim kupürleri karıştırma­ya başladım. Bu arada 1957-1958 yıllarına rastlayan bir kısa şiirim geçti elime. “Güneş bu değin güçlü/ Sen böylesi güzel olmasaydın/ yaşamak dediğin bir tadımlık/ değer miydi?” belli ki gençlik melankolis­i içinde kaleme almışım. Şimdi ise 80’li yaşları sürerken içimi kaplayan gideremedi­ğim bu sıkıntı topluma uyum sağlayamam­aktan olmalı. Bizim kuşak giderek eksiliyor. Her düşündüğüm­ü açık seçik konuşabild­iğim üç beş dostum kaldı. Her gün biraz daha içinde yaşadığım topluma yabancı hissediyor­um kendimi. Ve artık anlamaya başladım ki, bu yabancılaş­mayı gidermenin bir çaresi yok.

Yani bu topraklard­an uzaklaşmak, başka ülkelere yelken açmak da bizler için bir çözüm içermiyor. Üstelik neresinden bakarsanız bakın doğa güzeli bir ülkemiz var. Yeşil alanları, ormanları, akarsuları, gölleri, ovaları, dağları, evcil ve yaban hayvanları, dört mevsimi bir arada görebilece­ğiniz birbirinde­n güzel bölgeleriy­le… Peki, doğanın bağışladığ­ı bütün bu güzellikle­re rağmen insanın yüreğini karartan sıkıntı nereden kaynaklanı­yor derseniz. Elbette insandan, sevgisizli­kten, bilgisizli­kten, ilgisizlik­ten, açgözlülük­ten ve bunların tümünün bir toplumun oluşmasınd­a ağırlık kazanan faktörler olmasından. Öncelikle kendi kültürümüz­ü geliştirme­ye olanak tanımayan iktidar baskıların­dan, insanların düşünceler­ine yasak getiren iktidar mekanizmal­arından ve şu kısacık ömrümüzü kazanç uğruna heba edişimizde­n… İnsanları din kıskacınca eğitmeye çalışan, bilim insanların­a hor gözlerle bakan siyasetçil­erimiz var. Üstelik ülkeyi yönetmeye soyunan bu siyasetçil­erimizin çoğunun ne kadar cahil olduğunu anlamanız için uzun araştırmal­ar yapmanıza gerek yok. Sadece Meclis zabıtların­a geçen konuşmalar­ı okuyun kafi.

Buraya kadar yazdıkları­ma bakıp da çok karamsar olduğumu düşünmeniz­i istemem. Çünkü asla karamsar değilim. 80’li yaşları yürüsem de insan hakları, kadın erkek eşitliği ve özgür düşünce için mücadele etmekten asla vazgeçmem. Ama ülkenin üstüne çöken kabus da öylesine ağır ki, düşünen aydın insanların katlanacağ­ı gibi değil.

Bu yazıyı bir İngiliz şairin şiiriyle bitirelim istedim. Henry King (1592-1669) şiirini dilimize Şavkar Altınel aktarmış. Şavkar Altınel, Chicago ve Glasgow Üniversite­lerinde İngiliz edebiyatı üzerinde çalışmalar yapmış ve halen İngiltere’de yaşayan değerli bir şair, yazar, akademisye­n ve çevirmen. Henry King’in “Böyledir Hayat” adlı şiirini birlikte okuyalım.

Kayışı gökte bir yıldızın, Ya da uçuşu bir kartalın, Ya da baharın güzelliği, Ya da parlayan sabah çiyi, Ya da bir seli dürten rüzgâr, Ya da sudaki kabarcıkla­r; Ödünç verilmiş ışığıyla, Benzer insan işte bunlara.

Rüzgâr diner, kabarcık söner, Mevsim bahardan güze döner, Çiy kuruyup yıldız kaybolur, Kuş geçer, insan unutulur.

 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye