İnkar, cezasızlık, delil karartma ve kayıp sanık
Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, 9 yıl önce özel harekat polisi tarafından katledilen 12 yaşındaki Nihat Kazanhan davasında yaşananları anlattı: İnkar, delil karartma ve cezasızlık ile sanık hâlâ firari.
Ş ırnak’ın Cizre ilçesinde 9 yıl önce özel harekat polisi Meh met Nurbaki Göçmez tarafın dan vurularak katledilen 12 ya şındaki Nihat Kazanhan dava sının 6’ncı duruşması 13
Mart’ta Cizre 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Mah kemede eksik hususların giderilmesine dair tüm talepler reddedildi. Ailenin avukatı Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz dosyanın bugüne kadarki süreci ne değindi. Dilsiz, “Olayın üstü örtül meye çalışılmış ve faili kolluk olan on larca dosyada olduğu gibi bu dosyada da cezasızlık pratiği hakim kılınmaya çalışıldı” dedi.
14 Ocak 2015’te 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ı evinin önünde arkadaşlarıyla oynarken özel harekat polisi Mehmet Nurbaki Göçmez tarafından kafasından vurularak öldürüldü. Olay görgü tanıkla rına rağmen inkar edilirken, dava 9 yıl sürdü. Ortaya çıkan görüntülerle birlikte süreç delil karartma, yalan beyanlarla haksız tahrik indirimiyle devam etti. Ka rara yapılan itiraz sonrası Anayasa Mah kemesi “yaşam hakkının ihlal edildiği” ve “haksız tahrik indiriminin uygulana mayacağına” karar verdi. Bu karar son rası Polis Mehmet Nurbaki Sönmez hak kında yakalama kararı çıkarıldı ancak sa nık hâlâ firari.
‘OLAY YALANLANDI, GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI’
Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, dosyaya ilişkin AYM kararından önceki sürece dikkat çekti. Dilsiz, olayın yaşan dığı ilk andan itibaren Emniyetin ve Va liliğin tutumunun dosyada belirleyici ol duğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Görgü tanıklarının ifadesine rağmen dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, Emniyet ve Valilik olay yerinde herhan gi bir polis biriminin bulunmadığı açık laması yapmıştı. Aradan birkaç gün geç tikten sonra FOX Haberde bahse konu olaya ilişkin kamera görüntüleri yayın lanmış ve sanık polis memurunun hiçbir olay yokken arkadaşlarıyla sohbet ettiği esnada açıkça nişan alarak 12 yaşındaki Kazanhan’ı öldürdüğü ortaya çıkmıştı.”
YALAN BEYAN VE DELİL KARARTMAYLA HAKSIZ TAHRİK İNDİRİMİ
Dilsiz, görüntülere ve tanık beyanları na rağmen delilleri karartma ve yalan beyanlarla olayın üstünün örtülmeye ça lışıldığını belirterek, “Faili kolluk olan onlarca dosyada olduğu gibi bu dosyada da cezasızlık hakim kılınmaya çalışıldı. Hatta sanıklardan biri ifadesinde “Kendi aramızda konuştuk, hem kamera görün tülerinin olmaması, hem de arkadaşımı zın yanmaması için olayı kapatmaya ça lıştık. Bu dosyada kimsenin tutuklanma yacağını düşünüyorduk” dedi. Yerel mahkeme haksız tahrik indirimi uygula yarak sanığa 13 yıl 4 ay hapis cezası ver di ve tüm itirazlarımıza rağmen bu ceza Yargıtay tarafından da onaylandı” dedi. ‘SANIK KAYIPKEN TÜM TALEPLER REDDEDİLDİ’
Dosyayı Anayasa Mahkemesine gö türdüklerini söyleyen Dilsiz, “AYM ise ‘yaşam hakkının ihlal edildiği ve haksız tahrik indiriminin uygulanamayacağına’ karar verdi, davayı yeniden yerel mahke meye gönderdi. Cezaevinde olan sanık o dönemde kovid nedeniyle denetimli ser bestlik hakkından faydalanarak tahliye edildi. Yerel mahkemede görülen dava nın ilk duruşmasında yakalama kararı çı karılmasıyla beraber sanık ortadan kay boldu” dedi. Dilsiz 5 celseden sonra sa nık hakkında kırmızı bülten kararı çıktı ğını ancak mahkemenin bunun dışındaki tüm talepleri reddettiğini, dosyanın 5 Haziran’a ertelendiğini söyledi.