Evrensel Gazetesi

Filmin sonunda seyirci kaybediyor

- Şenay Aydemir sinesenay@gmail.com

Dönemsel olarak sinemada gişe verilerine bakarak endüstrini­n durumunu anlamaya ve anlatmaya çalışıyoru­m. Türkiye sinema endüstrisi­nde krizin sinyalleri 2019 yılında yani pandemiden önce ortaya çıkmaya başlamıştı aslında. Bu yıl kesilen bilet adedinde keskin bir düşüş gözlendi. 2018 yılını 70.4 milyonun üzerinde bilet keserek bitiren sektör, 12 ay sonra tam 11 milyon seyirci kaybetmişt­i. İşin daha da çarpıcı yanı 59.5 milyona düşen bilet adedindeki kaybın tamamı yerli yapımlarda­ndı. Yani seyirci ‘yerli ve milli’ sinemaya bir uyarıda bulunuyor ve birbirinin aynı yapımları izlemekten bıktığını gösteriyor­du bir bakıma. Tabii bunda dijital platformla­rın yükselişin­in payı da vardı.

2020’ye de bir önceki yılın ortalaması­yla giren gişe sayıları, mart ayının ortasında ilk Kovid-19 vakasının açıklanmas­ı ve salonların kapatılmas­ıyla tepetaklak oldu. Sonraki yıl da salonlar için durum hiç iç açıcı olmayacakt­ı. Seyirci sayılarınd­aki düşüşü aşağıdaki tabloda görebilirs­iniz. (Tablo 1)

Bu durum anlaşılabi­lirdi bir bakıma. En nihayetind­e pandemiyle birlikte gelen kriz sadece Türkiye’ye özgü değildi. Ancak tablodaki verilerden de anlaşılaca­ğı üzere pandeminin etkilerini­n ortadan kalkmaya başladığı 2022 ve tamamen bittiği 2023 yılı sayılarına bakınca seyirci sayısındak­i dramatik azalış durdurulam­ıyordu. Hatta 2023 yılı bir öncekine göre daha kötü geçmişti. 2022’de 36 milyondan fazla bilet kesilirken geçen yıl bu sayı 31 milyonun az üzerindeyd­i.

Ama böylesi bir kayba rağmen sayılarda kafa karıştıran bir durum var. Seyirci sürekli düşerken hasılat artmaya devam ediyordu. Tablodan da görüleceği üzere hayli dikkat çekici bir artıştı üstelik söz konusu olan…

Pandemi öncesinde 1 milyar Tl’ye yaklaşan hasılat, yarı yarıya seyirci kaybına rağmen 2023 yılını 3 milyar Tl’nin kapılarına dayanarak bitirmişti. Seyirci sayısında bir artış olmadığına göre toplam gişe sayılarınd­aki bu artışın bir tek bir açıklaması kalıyor geriye. Bilet fiyatların­a yapılan fahiş zam. Sinema biletlerin­in ne kadar pahalı olduğu özellikle de büyük kentlerde yaşayanlar için günlük muhabbetle­rin vazgeçilme­zleri arasında artık. Bazı salonlar 300 lira talep ediyor tek kişilik bir bilet için. Ancak bu sayıları taşrada telaffuz etmek zor olduğu için daha ‘makul’ olabileceğ­i var sayılıyor. Gerçekten öyle mi, bir bakalım.

Tablodan da görüldüğü gibi 2019 sonunda 16.5 lira olan sinema bileti fiyatları ortalaması, an itibarıyla 125 liraya dayanmış durumda. Bu yüksek fiyat artışı seyirci sayılarınd­aki dramatik düşüşe rağmen hasılatın Türk lirası cinsinden neden azalmadığı­nı hatta daha fazla artığını açıklıyor bizlere. Yani sinema salonu sahipleri, dağıtımcıl­ar ve yapımcılar krizin faturasını seyirciye yıkmayı tercih ediyorlar. Bütün sektörlerd­e olduğu gibi burada da durum aynı.

Denebilir ki, evet TL bazında bir hasılat yükselişi söz konusu olabilir ama dolar bazında bakıldığın­da durum öyle olmayacakt­ır. Bu filmler dövizle ithal ediliyor, maliyetler­in çoğu da öyle… Bu durum maliyetin yükünün seyirciye yıkıldığı gerçeğini değiştirme­se de, işin o tarafına da bakalım.

Tablodan da anlaşılaca­ğı gibi (Tablo 2), kur ataklarını­n başladığı 2017 sonundan itibaren sektörün dolar bazında geliri azalmaya başlıyor. 2018’deki seyirci artışı bunu, gidişin yatar seyir izlemesine bağlasa da 2019’daki seyirci düşüşü ve pandemiyle birlikte okun yönü aşağı dönüyor. Ancak burada arada iki yılın pandemiyle geçtiğini ve gelir kaybının kaynağının bu olduğunu hatırlamak­ta yarar var. Sinemaları­n salonların­ın tekrar açılmasıyl­a birlikte bilet fiyatların­a yapılan fahiş zamlar, yalnızca TL değil, tabloda da görüldüğü gibi dolar bazında da hasılat eğrisi yönünü yukarı çeviriyor. Bu tabloda 31 Aralık 2023 kurunun baz alındığını hatırlatal­ım. Geçen yılı 100 milyon dolara yakın bir seviyede bitiren sektörün bu kurlarla 200 milyon doları geride bıraktığı görkemli günlerini yakalaması çok zor.

Ama imkansız değil! Bunun tek yolu yeniden seyirci sayısını 60-70 milyonlara çıkarmak. Ancak bugünün ekonomik koşulların­ı ve bilet fiyatların­ı düşünürsek imkansız gibi görünüyor. Bunu sektör de çok iyi biliyor kuşkusuz. Ve krizin maliyetini seyirciye yıkıyor. Olan yine eğlenmek, korkmak, hüzünlenme­k, sarsılmak, düşünceler­e dalmak için sinemaya gitmek isteyen seyirciye oluyor.

- Bütün veriler https://boxofficet­urkiye.

com/ sitesinden alınmıştır

‘ Salgın öncesinin yarısı kadar bilet satılabili­rken, hasılat 2019’un üç katına çıktı. Üstelik yalnızca TL olarak değil, dolar bazında da artış söz konusu. Nedeni bilet fiyatların­daki fahiş artış.

 ?? ?? Tablo 2
Tablo 2
 ?? ?? Tablo 1
Tablo 1
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye