SİYASİ ELİT NATO’YU GÜCÜNÜ ARTIRACAĞI BİR KULÜP OLARAK GÖRÜYOR
FİNLANDİYA halkının bu savaş politikalarından çıkarı olmadığı açık. Ancak Finlandiya’nın eski ve yeni hükümetleri üyelik konusunda kararlı tutum aldı. Bu da şu soruyu gündeme getiriyor: Finlandiya sermayesinin savaştan ve ABD ve NATO ile gelişen ilişkilerden çıkarı olan kesimleri hangileri? Finli kapitalistlerin bu süreçten çıkarları neler?
Aslında Finlilerin İkinci Dünya Savaşı’ndan kalma travmaları var ve (Sovyetler ile) Kış Savaşı, Finlandiya’nın bir ulus olarak tüm fikrinin üzerine inşa edildiği büyük ulusal anlatımız. Bu hikayenin içinde Rusya’nın tehlikeli bir düşman olduğu fikri de var.
Rusya Ukrayna’yı işgal ettiğinde, Finlileri Rusya’nın yakında Finlandiya’ya da saldıracağına inandırmanın çok kolay olduğu bir durum yarattı. Sıradan insanlar gerçekten korktular ve bombalar düşmeye başladığında nereye gideceklerini merak ettiler.
Örneğin, kiracı toplantılarında dahi bu konu birçok kez ciddi bir tartışma konusu olarak gündeme geldi.
Elbette NATO üyeliğinin arkasında ekonomik çıkarlar da dahil olmak üzere pek çok kişisel çıkar olduğu açık. Ancak siyasi eliti NATO’YA en çok cezbeden şeyin diğerleriyle aynı “kulüpte” yer alma fikri olduğunu söyleyebilirim. Kendi güçlerini arttırmak ve elbette Rusya’ya bir tokat atmak. Büyük bir gücün yanı başında küçük bir ülke olmak kolay değil. Ancak bu, dar görüşlülük ve korkudan kaynaklanan hızlı bir kararla güvenliği riske atmak için bir neden değildir.
NATO üyeliği sakin bir tartışma gerektiriyordu ve şimdi açıkça görebildiğimiz gibi bunun için bolca zaman vardı. Her halükarda bu korku tacirliği, Finlandiya’nın NATO’YA katılımının pek çok kişi için mümkün ve hatta zorunlu göründüğü bir durum yarattı.