‘YAŞANMIŞLIKLARIMIZ HEP ÇALIŞMA ÜZERİNE’
“HAYATTA insanın doğru yaptığı tercihler ve karşısına çıkardığı doğru insanlar çok önemli. İyi ki Aytaç ile hayatımızı birleştirmişiz, bir yuva kurmuşuz” diyor Emine: “Eşim iyi bir insan. Biri kız biri erkek iki çocuğumuz var. Evlendiğimizde ne balayımız oldu ne tatilimiz, eşim ikinci gün iş peşinde koştu. Eşimi tanıdım tanıyalı çalışıyor. Sadece fabrikada değil. İşten yorgun gelmiş, bir bakıyorsun araca plastik şişeler doldurmuş, hurda toplamış. Hiçbir zaman onun işinden gocunmadım. Ben de takıyordum elime eldiveni, yardım ediyordum. Sonuçta aynı gemideydik. Bizim hep yaşanmışlıklarımız çalışma üzerine... Bugün bu evde oturuyorsam ikimizin mücadelesi ile oldu. Hep yanında durdum. Ağır kaldıramıyorsam da yanında kaldım, ucundan tutardım veya suyunu getirirdim, kahvesini yapardım. Geri dönüşüm malzemeleri kokuyor, pis demedim. Sürekli getir götür işi oluyordu. Yapabileceğimi yapıyordum, kaç ton araç doldurduk, kaç ton araç hurdaya götürüldü. Bu günlere böyle geldik. Oğlum Musa’nın bebekliği bu işlerin içinde geçti. Oğlum emeğin kıymetini bu çalışma içinde öğrendi. Kişiliği farklı şekillendi. Oğlumun yaşıtlarına göre olgun kişiliği varsa, hayatı kavramışsa, emeğin kıymetini bilmesinden geliyor.”
6 Şubat depremlerinin ardından Ekmek ve Gül’ün “Kız Kardeşlik Köprüsüyle hayatı yeniden kuruyoruz” kampanyasının etkilerinden bahsediyor Emine: “İskenderun’da insanların yaralarını dayanışma ile sardılar. Bu gönüllü insanlarla bizim de hayatımız değişti. Depremde çok arkadaşım vefat etti. Bu acıları yaşarken evsiz barksız kalmanın verdiği sıkıntılarla mücadele ettik. Hiç tanımadığım insanlar dostlarım oldu. Ekmek ve Gül’ün kurduğu çok büyük bir kız kardeşlik köprüsüne tanık oldum, bizi hayata döndürdü. Geceleri uyuyamıyorken hatta evlerimize giremiyorken, o anda dostlarım oldu. Biz de bu dayanışma köprüsüne katıldık. Çevremizde ihtiyacı olanlara dayanışma paketlerini ulaştırdık. Emek Partisine üye oldum. Deprem zamanı ne devlet yetkilileri ne muhtar ne de belediye başkanı geldi, sadece gönüllü arkadaşlarımız vardı.”