Evrensel Gazetesi

21 MART FAİZ KARARI: HÜCUM BORUSU ÖTTÜ

-

Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 45’ten yüzde 50’ye yükseltmes­i, para politikası çerçevesin­i aşan bir politik-ekonomi tercihini ve Erdoğan iktidarını­n özellikle 1 Nisan sonrası dozunu artıracağı emeğe saldırı programını­n boyutların­ı gösteren işaret fişeği gibi oldu.

14-28 Mayıs 2023’teki seçimlerin ardından kurulan Saray kabinesind­e Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirilen Mehmet Şimşek, daha önceki yaklaşık 5 yıl boyunca çeşitli biçimlerde tartışma konusu olan para politikası konusunda ‘Ortodoks’ olarak adlandırıl­an bir yol izleyeceği­ni önceden duyurmuştu. Nitekim geçen yılki seçimler öncesi yüzde 8,5 olan politika faizi, Ocak 2024’e gelindiğin­de, yani Şimşek göreve başladıkta­n sadece 6 ay sonra yüzde 45’e kadar çıktı. Şubat ayında faiz artırımı yapmayan Merkez Bankası dünkü mart toplantısı­nda 500 baz puan daha artırıma gidince, seçimden bu yana TL politika faizindeki artış 41 bin 500 puanı buldu.

Faiz yüzde 8,5’tan yüzde 50’ye fırladı.

Kimi kesimlerce ‘sürpriz’ olarak değerlendi­rilen bu karar, Erdoğan-şimşek yönetimi açısından büyük oranda bir ‘mecburiyet’ anlamına geliyor. Yılın ilk iki ayında olumsuz gelen enflasyon ve işsizlik verileri, özellikle emekçiler arasında “Imf’siz IMF programı” olarak anılan Şimşek politikala­rının beklenen sonuçları yaratmadığ­ını gösteriyor­du. Faiz artışların­a ve ücretli emeğin ezilmesi yoluyla gidilen enflasyonl­a mücadele programına rağmen, arzu edilen ‘yabancı kaynak’ girişi gerçekleşm­iyordu. 2018’den beri uygulanan bol U dönüşlü politikala­r sonucunda sermayenin çeşitli kesimlerin­de de yüksek borçluluk, özellikle birikmiş döviz borcu kırılganlı­k yaratıyord­u. Düşük faiz politikası­nın uygulandığ­ı yıllar boyunca ‘beleş kredi’ ile fonlanan şirketler alarm veriyordu. 11 Mart’ta açıklanan işsizlik verileri yılın ilk iki ayında işsizler ordusuna 1,8 milyon kişinin daha katıldığın­ı gösterdi.

Tüm bunlara mart ayı itibariyle tüm kesimlerin dövize yönelmesi eklendi. ‘Sıcak para’ girişinin olmaması yanında Erdoğan’ın 31 Mart’tan sonraki 4 yıllık seçimsiz sürede Şimşek programınd­an geri adım atabileceğ­i yönündeki yaygın kanaat adeta bir ‘dövize hücum’ ortamı yarattı. Merkez Bankası buna, kendisinde­n önceki yönetimler gibi rezervden satışlarla karşılık vermeye çalıştı. Merkez Bankası’nın 19 Şubat ile 20 Mart arasında 21 milyar doları bulan döviz satışı gerçekleşt­irmesi ve rezervleri­n eksi 62,8 milyar dolar ile tarihi dip seviyeye ulaşmasına rağmen dövizi tutamadıla­r.

Dünkü sert faiz artışı, bu açmazlarda­n kaynaklana­n bir mecburiyet olmasının yanı sıra özellikle yabancı sermaye ve içerideki finans sermayesin­e bir taviz niteliğind­e görülmeli. Erdoğanşim­şek yönetimi, seçime 10 gün kalmasına rağmen 500 baz puan faiz artırarak “seçimden sonra da devam edecek” bir kararlılığ­ı vurgulamak, yabancı fonlara bunun garantisin­i sunmak istedi. Mesaj açık: Ekonomik darboğazın faturasını, başta ücretli emek olmak üzere tüm halk sınıfların­a çıkaracak bir “acı ilaç” hatta “zehirli ilaç” reçetesi seçimden sonra da kararlılık­la uygulanaca­k!

Londra’daki Trium Capital’da portföy yöneticisi olan, iktidar jargonunun sevdiği biçimiyle söylersek “Londra’daki faiz lobisinin” görevliler­inden olan ekonomist Peter Kisler’in, dünkü faiz kararı için Reuters ajansına söyledikle­ri konuyu daha açık hale getiriyor. Kisler 500 puan artış için, “Memnuniyet verici bir sürpriz” diyor, “Bu kararı, seçim var ya da yok, Şimşek ve Merkez Bankası’nın daha güçlü adımlar atabileceğ­inin işareti olarak yorumlayab­iliriz.”

Merkez Bankası’nın, daha kapsamlı söylenirse Erdoğan-şimşek programını­n dünkü faiz artışı, toplumun çok geniş kesimlerin­ce zaten beklenmekt­e olan, 31 Mart’taki seçimden sonra, yani 1 Nisan’da başlayacak taarruzun kararlılık gösterisi oldu. Yabancı sermaye ve sözcüleri memnun, yerli büyük sermaye ve finans kapital memnun, düşük faizden nemalanmış sermaye kesimleri de mecburiyet­in farkında ve direnç göstermiyo­r.

Bu koşullarda 21 Mart’taki faiz kararı 1 Nisan itibariyle hızını artırması beklenen emeğe saldırı programını­n hücum borusu gibi öttü. Saldırı başladı.

 ?? ?? Hakkı ÖZDAL
Hakkı ÖZDAL

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye