‘37 YILLIK HUKUKÇUYUM, BÖYLE KARAR GÖRMEDIM’
ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yapılan incelemeyi ve verilen idari para cezasını değerlendiren Çalışma Ekonomisi Doktoru ve Hukukçu Murat Özveri, “37 yıllık meslek hayatımda ilk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum. İnceleme istifa etmeyen işçiler üzerinden yapılmış, incelemenin ne kadar sağlıklı yapıldığı tartışma konusu. Sendikalar ve Toplu İş
Sözleşmesi Kanunu’nun 19. maddesine muhalefet yani kişinin sendika seçme özgürlüğüne müdahalenin hep işveren tarafından yapıldığına şahit olduk. Bakanlık incelemeden çıkardığı kararla açıkça sendikayı terbiyeye girişmiştir. Bakanlık zorla istifayı kanıtlamak zorundadır. Sendikanın böyle bir baskıyı nasıl yaptığı nasıl kullandığı cevaplanmalıdır” dedi. silcileridir. Bir sendikanın baskı ve tehdit gücüne sahip olabilmesi ancak işverenle iş birliği içinde olması durumunda mümkün olabilir.
• İddia edilen tehdit ve baskının işçiler için somut bir karşılığı ve inandırıcılığı olabilmesi için mağdur olarak gösterilen Öz İplik-İş üyesi işçilerin en azından birkaçının istifa etmiş olması gerekmez miydi?
‘İŞÇİLERİN EYLEMLERİ MEŞRUDUR’
“Özetle, bakanlığın bu hukuksuz kararında suç gibi gösterilmeye çalışılan eylemler, tam aksine sistemli bir şekilde işçilerin sendika seçme hakkını baskı, tehdit, mobbing ve en son işten atmalara başlayarak gasbeden işverenin ve onunla açık iş birliği yapan Öz İplik-İş’in bütün işçilerin yasal haklarını ve iş güvencesini tehdit eden bu açık saldırısı karşısında, 500’den fazla işçinin haklı tepkisiyle başlamış, son derece meşru, barışçıl ve anayasal bir eylemdir.”
‘TEBLİGAT İŞÇİYİ CEZALANDIRMAK İÇİN HAZIRLANMIŞTIR’
“Çalışma Bakanlığının hazırladığı tebligat, açıkça, patronun çıkarları gözetilerek, mücadele eden işçilerin ve sendikalarının cezalandırılması için hazırlanmıştır. Şanlıurfa OSB, bütün fabrikaların devlet teşvikleriyle kurulduğu; işçilerin ücretlerinin ve sigorta primlerinin dahi bir kısmının ve diğer teşviklerin gerçekte işçi ve işsizlere ait olan İşsizlik Fonundan ve yine halka ait olan Hazine kaynaklarından ödendiği; en yüksek ücretin asgari ücret olduğu, patronların işçileri ve işçilerin cebinden çıkan fonları iliklerine kadar sömürdüğü bir organize sanayi bölgesidir. İşçilere ve sendikamıza yapılan saldırıların sebebi budur. Bu saldırı, yalnız BİRTEK-SEN’E değil, kölelik koşullarına ses çıkaran bütün emekçilere ve onları temsil eden bütün sendikalara yöneliktir. Çalışma Bakanlığı tebligat ile ‘Özak Tekstil’de yaptığınız gibi, patrona karşı gelirseniz; hakkınızı ararsanız, ekmeğinize, onurunuza sahip çıkarsanız; kölelik koşullarına boyun eğmezseniz cezasını çekerseniz’ demektedir”