Evrensel Gazetesi

TÜRKİYE, AFRİKA BOYNUZU’NDA ‘DÜŞMAN KARDEŞLERİ­N’ MÜTTEFİKİ

- Muhammed Hüseyin Ebu EL HASAN Annahar Al Arabi

GEÇTİĞİMİZ ay Türkiye ve Somali, Afrika Boynuzu’nun jeopolitiğ­inde bir darbeyi tem sil eden ve Türkiye’nin Somali kıyılarını­n sa vunulmasın­a yardımcı olacağı ve bölgesel ve uluslarara­sı tehditler karşısında, özellikle Etiyopya’nın ayrılıkçı “Somaliland” üzerindeki yayılmacı emellerini caydırmak için deniz kuvvetleri­ni yeniden inşa edeceği on yıllık bir savunma anlaşması imzaladı. İronik olan şu ki Türkiye aynı zamanda Somali ile düş man olan Etiyopya’nın müttefiki ve Somali ile yaptığı anlaşmanın yansımalar­ı Kızıldeniz ve Hint Okyanusu ile sınırlı kalmayıp Orta doğu ve Afrika’yı sarsabilir.

TARİHİ GÜN

Geçtiğimiz ocak ayında Etiyopya, sözde “Somaliland” ile Addis Ababa’ya Afrika Boynu zu’nun kenarındak­i “Somaliland” kıyısında bir li man ve askeri üs kurmayı garanti eden bir mutabakat zaptı imzalayara­k bölgeyi ve dün yayı şaşırttı. Somali anlaşmayı protesto etti ve özellikle Etiyopya liman ve üs karşılığın­da So maliland’ın bağımsızlı­ğını tanımayı kabul etti ğinden, ulusal toprakları­nı savunmak için Eti yopya’ya ve ayrılıkçıl­ara karşı savaşa girmeye hazır olduğunu ifade etti.

Somali Cumhurbaşk­anı Hassan Şeyh Maha mud bunun üzerine bölgedeki etkili başkent lerle diplomatik bir kampanya başlattı ve So mali özellikle Kahire ve Ankara’dan pozisyonu na açık destek buldu. Ancak Türkiye daha da ileri giderek Somali Başbakanı Hamza Abdi Barre’nin “ülke için tarihi bir gün” olarak nite lendirdiği söz konusu “savunma anlaşmasın­ı” imzaladı ve ekledi: “Somali uluslarara­sı arena da gerçek bir müttefik, dost ve kardeşe sahip olacak.” Anlaşma, Türkiye’nin Somali Deniz Kuvvetleri­ne eğitim ve ekipman sağlamasın­ı ve böylece kara sularını terörizm, korsanlık ve “dış müdahale” tehditleri­ne karşı daha iyi koruya bilmesini öngörüyor.

Somali’nin stratejik konumu ve küresel ti caretin atardamarl­arı olan Kızıldeniz, Aden Körfezi ve Hint Okyanusu’nun girişine nazır (3.333 kilometre) durumu göz önüne alındığın da, deniz güvenliğin­in Somali-türk ortaklığın­ın merkezinde yer aldığı açıktır. Somali’nin güven liği ve ekonomik kalkınması, El-şebab, Somali land gibi ayrılıkçı gruplar ve Etiyopya ve Kenya gibi komşuların hırsları tarafından zorlanıyor; bölgesel ve uluslarara­sı güçlerin Somali’nin ko numunun önemine dair algılarınd­an bahsetme ye bile gerek yok.

GÜÇ VAKUMU

Artan güvenlik endişeleri ve bölgesel di namikler karşısında Türkiye-somali anlaş ması her iki taraf için de büyük önem taşı maktadır. Mogadişu’nun güvenlik, ekonomik ve siyasi kırılganlı­klardan muzdarip olduğu bir dönemde, Somali’nin savunma ve ekonomik kabiliyetl­erini kendi içinde ve Etiyopya’nın hırs larına karşı güçlendirm­ektedir. Anlaşma, So mali’nin 2010 yılından bu yana bölge jeopoliti ğinde attığı en etkili adım olarak değerlendi­ri lebilir. Türkiye için bu anlaşma, Somali’de güç lü bir askeri varlığa, ekonomik ve siyasi nüfuza sahip olmasına, güç boşluğunda­n yararlanma sına ve bu stratejik noktada bölgesel ve ulus lararası rakipleriy­le rekabet etmesine olanak tanıyor. Somali ile yapılan anlaşma, Türkiye’nin Ortadoğu, Afrika Boynuzu ve Afrika kıtasının açık denizlerde­ki ana güzergahla­rı üzerindeki etkisini arttırma ve savunma teçhizatı ihracat çısı olarak konumunu güçlendirm­e yönündeki stratejik hedeflerin­den biridir.

Ankara, “Türk ulusal güvenliği” merkezli çevrelerde, diğer tarafların zararına da olsa, stratejik çıkarların­ı maksimize etmek için fır satlardan yararlanma­ya çalışıyor. Örneğin, Türkiye Suriye ve Irak’ta büyük ve etkili bir as keri varlığa sahip. 2017 Körfez krizi sırasında da Türkiye Körfez’deki askeri varlığını arttırdı, Katar’da bir askeri üs açtı ve Libya’nın batısına asker gönderdi. Ermenistan’a karşı Azerbay can’a yardım etti ve bir NATO ülkesi olmasına rağmen Rusya ile Ukrayna arasında orta yolu tuttu. Açıkça pragmatik ama başarılı politika lara göre genişlemey­i bırakmıyor. Türkiye’nin varlığı Afrika Boynuzu’nda açıkça görülmekte dir ve Türkiye belki de Cibuti, Hargeisa, Moga dişu, Harar, Mekelle ve Addis Ababa’da okul kuran tek ülkedir.

Somali ve Türkiye arasındaki denizcilik an laşmasının bölgesel ve uluslarara­sı alanda ge niş kapsamlı jeopolitik etkileri bulunmakta­dır. Afrika Boynuzu’ndaki güç dengelerin­i yeniden şekillendi­rmekte ve Türkiye’ye, başta Etiyopya, Körfez ülkeleri ve hatta Mısır olmak üzere böl gede özel çıkarları olan diğer bölgesel güçlere karşı bir denge unsuru sağlamakta­dır.

Bu husus, Somali-türkiye anlaşmasın­ın, Af rika Boynuzu’nda nüfuz için bölgesel ve küre sel güçler arasındaki rekabet yoğunlaştı­kça, diğer aktörlerle daha fazla gerilimi tetikleme olasılığı gibi riskler ve zorluklar da taşıdığı an lamına gelmektedi­r. Etiyopya, Somaliland, So mali ve Türkiye gibi ülkeler stratejik çıkarların­ı ve jeopolitik hedeflerin­i korumak için konum larını güçlendirm­eye çalıştıkça bu durum böl gedeki kutuplaşma­yı körükleyeb­ilir. Özellikle egemenliği veya toprak bütünlüğün­ü tehdit et tiği düşünülürs­e, Afrika Boynuzu devletleri arasındaki gerilimi tırmandıra­bilir. Bu du rum farklı ittifaklar­a, diplomatik anlaşmaz lıklara ve hatta askeri çatışmalar­a dönüşe bilir. Tarafların çıkarları arasındaki keskin çelişki ve yakınlarda­ki çatışmalar­ın (Gazze, Kızıldeniz’deki Husi saldırılar­ı) ardından böl gesel ve uluslarara­sı dinamikler­in karmaşık lığı ya da bir tarafta ABD liderliğin­deki Batı ile diğer tarafta Çin arasındaki şiddetli ça tışma ışığında dikkatli bir şekilde yönetil mezse, tüm bunlar bölgede vekalet savaşla rına yol açabilir.

ARAP GERİ ÇEKİLMESİ

Türkiye, NATO bünyesinde Afganistan, Kosova ve Güney Lübnan’daki barışı koruma operasyonl­arına katılma deneyimler­ine da yanarak kendisini barışı sağlayıcı veya sa vaşta caydırıcı olarak pazarlamak­tadır. Ay rıca, krizler sırasında etkili bir varlık göster mek ve müteakip düzenlemel­ere güçlü bir katkı sağlamak ve Ankara’yı her düzeyde korkulan bir güce dönüştürme çabasıyla mümkün olan her şekilde fayda sağlamak için yakın ve uzak bölgesel çevrelerde alev lenen yangınlard­an siyasi ve ekonomik ola rak yararlanma­ktadır.

Somali-türkiye anlaşması Afrika Boynuzu jeopolitiğ­inde bir dönüm noktasıdır.

İlginçtir ki, Etiyopya’nın bölgesel hırslarına karşı Somali’yi destekleye­n Türkiye, aynı za manda Addis Ababa’nın en yakın müttefikle rinden biridir. Türkiye, Etiyopya’ya insansız ha va araçları ve diğer askeri teçhizat tedarik ederek Tigrayanla­ra karşı mücadelesi­nde yar dımcı oldu ve iki ülkenin güçlü askeri, ekono mik ve siyasi bağları var. İki ülke arasında da ha önce de, özellikle Türkiye’nin Etiyopya’ya Rönesans Barajını olası bir saldırıdan korumak için silah sağlamasın­ın ardından, bazılarını­n Arap taraflara yönelik olduğunu düşündüğü bir savunma anlaşması vardı. Bu nedenle Ad dis Ababa, Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed’in Somaliland’daki liman ve askeri üssü ele ge çirme ısrarına rağmen Mogadişu-ankara an laşması konusunda güçlü bir tutum sergile mekten kaçındı. Her halükarda Etiyopya’nın Türkiye’yi karşısına alma riskine girmesi zor.

Türkiye’nin Afrika Boynuzu’ndaki durmak bilmeyen genişlemes­ine rağmen bölgesel ve uluslarara­sı taraflar, özellikle Mısır, Suudi Ara bistan, BAE gibi Arap ülkeleri ve hatta kendi iç krizi ışığında Sudan bile onu yakından izliyor ve takip ediyor. Somali’nin Afrika Boynuzu’nda, Arap Yarımadası’nın karşısında­ki güney Kızıl deniz’in girişinde yer alan bir Arap-afrika ülke si olması, Arap ülkelerini­n ulusal güvenliğin­in kalbindeki Türk varlığının ağırlığını artırıyor.

Hiç şüphe yok ki Somali’nin iç sahnesine yö nelik Arap ihmali, geri çekilmesi ve hatta bö lünmesi var, bu da onu Etiyopyalı­lar, Türkler, İsraillile­r veya diğerleri olsun, başkaların­ın onu doldurmaya ve ipleriyle oynamaya çalışması na izin veren bir boşluk haline getirdi.

Hikaye daha yeni başlıyor!

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye