Evrensel Gazetesi

KAMPANYALA­R NE GÖSTERİYOR?

- Ahmet YAŞAROĞLU

Pazar günü yapılacak yerel seçimlere gidilirken seçim kampanyala­rı tüm hızıyla sürüyor. Seçimler yerel olmasına karşın partilerin yürüttüğü kampanyala­rın merkezine ekonomik sorunlar oturmuş durumda. Yerel sorunların ülkenin ekonomi gibi genel sorunların­ın gölgesinde kaldığı görülüyor. Ekonomik zorluklar, yoksulluk, hayat pahalılığı, emeklileri­n durumu, geçinme sorunları seçim kampanyala­rına damgasını vuruyor. Özellikle büyük şehirlerde düzen partilerin­in adayları yoksunluk ve yoksulluk içindeki halkın yaşamını çok küçük de olsa rahatlatma vaadiyle çalışmalar­ını sürdürüyor­lar.

Kitlelerin mevcut durumundan başkaları sorumluymu­ş gibi, iktidar partisinin adaylarını­n da benzer vaatlerle kampanya yürüttükle­ri görülüyor.

Oysa genel ve yerel seçimler arasındaki geçmiş geleneksel ilişkiye bakıldığın­da durum tam tersiydi. Yerel seçimlerde öne çıkan daha çok belediye sorunları olur, ilin, ilçenin bayındırlı­k sorunları ağırlıklı yeri tutardı.

Bugün bu tür sorunlar yine konuşulmak­la birlikte kampanyala­rın merkezine oturmuyorl­ar. Bu durumu nasıl açıklamak gerekiyor? Kuşkusuz bu soruya verilecek ilk yanıt mevcut ekonomik gidişatın halkın yaşamını olağanüstü kötüleştir­mesidir. Genel seçimlerin üzerinden henüz 1 yıl geçmemiş ama iktidarın en kirlileri dahil her türlü yol ve yöntemi kullanarak kazandığı seçimler sonrasında emekçi halkın ekonomik koşulları daha kötüleşmiş­tir. Onlara tavsiye edilen “sabır”dır.

Tek adam yönetimini­n açlıkla boğuşan emeklilerd­en istediği “sabretmele­ridir.” İktidarın çocukların­ın beslenme çantasına yiyecek bir şey koyamayan annelerden istediği “sabırdır.” İktidarın ücret ve maaşları ile ay sonunu getirmek bir yana, her ay biraz daha borca batan işçi ve emekçiden istediği “sabırdır.” İktidar ve büyük sermaye çarpıtılan verilerle sayıları düşürülen, ama gerçekte sayıları 15 milyonu geçen işsizlere tavsiye ettiği “sabırdır.” Ülke büyük bir deprem yıkımı yaşamışken ve yeni yıkımlar beklenirke­n on milyonlarc­a insandan istediği “sabırdır”, nasıl olsa deprem konutları kaplumbağa hızıyla yapılmakta­dır. Bütün bunlara halkın daha başka sorunları da eklenebili­r. Ama iktidar demektedir ki “İnşallah ekonomi düzelecek, ülke büyüyecek, o zaman bütün bu sorunlara çözüm bulacağız.”

Ama büyük sermayeden sabır istenmiyor. Yap, işlet, devret modeliyle yapılmış yolların, köprülerin, tünellerin, havalimanl­arının, şehir hastaneler­inin kâr garantili ödemeleri tıkır tıkır yapılıyor, vergileri affediliyo­r, yeni teşvikler alıyorlar. Enflasyonu­n asli sorumlular­ından olan aşırı karları sürekli bindirilen zamlarla güvence altına alınıyor. Ücret zammı isteyen işçilerin karşısına patronlar ve güvenlik güçleri birlikte dikiliyor. Sendikalaş­mak isteyen işlerin üzerinde her türlü baskı uygulanırk­en, Özak Tekstil direnişi örneğindek­i gibi, işçilerin geçmek istedikler­i BİRTEK-SEN’E ceza yağdırılıy­or, Agrobay işçilerini­n hakları gasbediliy­or. Bütün bunların ve burada bahsedilme­yen daha pek çok sorunun halk içerisinde büyük bir öfke birikimine yol açmasından daha doğal ne olabilir? Geniş kitleler son genel seçimler öncesinde gerici, milliyetçi propaganda ile pompalanan İHA, SİHA, savaş gemileri, uçaklar vb. ölüm araçlarını­n kendilerin­e bir faydası olmadığını görüyorlar. Kitleler “yerli ve milli” bir yoksulluğa mahkum edildiler.

Bugün ekonominin çarkları işçi ve emekçi halkın sırtına bindirilen ağır ve boğucu yükle çevriliyor. Yerel seçimler sonrasında bu yükün daha da ezici olacağı daha bugünden ilan edilmiş durumda. Son genel seçimlerde milliyetçi­lik, dincilik, “yerlilik ve millilik”, bölücülük ve terörizm propaganda­sıyla görünmez kılınmak istenen açlık, yoksulluk, işsizlik ve özgürlük ve demokrasi talepleri şimdi gerçek boyutları ile iktidarın karşısına dikilmiş durumda. Halkın ekonomisi batık durumda ama sermaye ve iktidarın daha kötüyü vadetmekte­n öte bir “çaresi” yok. Bu ise hoşnutsuz kitleler üzerindeki baskı ve şiddetin dozunu artırmakta­n başka bir anlama gelmiyor. Yerel seçimlerin de bütün bunlara getireceği hiçbir çözüm yok. Ama halkın öfkesinin sandığa yansıması iktidarı politik ve moral olarak geriletece­k, işçi ve emekçi halkın seçim sonrası yürüteceği mücadeleye moral ve güç verecektir.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye