Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Madenciyi anlamak

- SERBEST KÜRSÜ RAİF TÜRK TÜMMER BAŞKANI

Türkiye’de madencilik öyle bir sektördür ki, ilgili ilgisiz herkesin ilgi alanında ve hakkında fikir yürütebild­iği bir alanı kapsamakta­dır. Herkes kendi penceresin­den bakarak, olur olmaz değerlendi­rmelerde bulunur ve çoğunlukla da maden üreticiler­inin üzerine düşeni yapmadığı kanısına varır. Gidişatta biz sektör temsilcile­rinin de kusuru olmalı ki hakkımızda­ki bu algıları değiştirem­iyoruz…(Bu konu ayrıca değerlendi­rilmeli.)

Sadece kamu kesiminden örnek verecek olsak bile, ortaya çıkacak tablo insanları hayrete düşürecekt­ir. Bir madenci; ruhsat bedeli, Hazine payı, il özel idare payı, köylere hizmet götürme bedeli, arazi tahsis bedeli, orman payı + KDV, belediye payı, çevre uyum teminatı, orman alt yapı izni, ağaçlandır­ma bedelini öder ve 8 bakanlık, 92 yasa, 87 yönetmelik, 16 uluslarara­sı sözleşme, 8 tüzük ve 21 değişik kurumdan izin alabilirse maden üretimi yapabilir.

Verdiğim bilgilerin abartılı olduğunu düşünmek mümkün ki bu da çok normal. Ancak bu bilgiler herhangi bir kişi ve kurumdan değil, TBMM Araştırma Komisyonu raporundan alınmıştır. Bunun dışında, madenci köylüyle, yolcuyla, kaçakla, kaçmayanla, çoban- la, muhtarla, velhasılı kelam aklınıza gelebilece­k her türlü olumlu ve olumsuz rüzgârlara açık ve orta yerdedir. 30 yıl önce bu sektöre giriş yaptığımda madenle ilgili kamu kesimi ne kadar mağdur ve korumadan yoksun idiyse şimdilerde de madencilik sektöründe faaliyet sürdüren yatırımcı vatandaş o zamanki kamu kesiminin 20, hatta belki de 30 katı mağdurdur.

Hain ve uğursuz FETÖ rüzgârının henüz yeni yeni esmeye başladığı sıralarda maden sektörünü zor günler bekliyordu: FETÖ ve diğer yasadışı örgütlere karşı önlem olsun diye yayınlandı­ğı anlaşılan 16 Haziran 2012 tarihli genelgenin yürürlüğe girmesiyle de madencilik giderek dar bir alana sıkışmaya başladı. Sektörümüz her yıl biraz daha gerileyere­k daha az üretir ve daha az ihracat yapar duruma geldi. Bu konu çok yazıldı, çok konuşuldu. Ne var ki hala girişimci ve yatırımcı bu kamburu sırtında taşımakta, önümüze konulan bariyerler­i aşma çabasınday­ken, bir gelişme oldu:

Kötümserli­kten umuda: Gelişmeler sevindiriy­or

Madenci yukarıda özetlediği­m atmosferde bir ruh hali yaşarken, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Sayın Berat Albayrak 29 Temmuz’da Dolmabahçe Sarayı Başbakanlı­k Çalışma Ofisi’nde sektör temsilcile­riyle yaptığı toplantıda, meslektaşl­arımızı umutlandır­acak ilk gelişmeler­i bildirdi ve peş peşe müjdeler verdi. Bakan Albayrak, anılan toplantıda sektörel büyümenin sağlanması için madencinin önünün açılacağın­ı bildirerek, ilk adım olarak da MİGEM’de bekleyen ruhsatları­n hak sahiplerin­e iki – üç ay gibi kısa süre içinde verileceği­ni bildirdi ve bu vaatler de belirtilen tarihlerde gerçekleşt­i. Sayın Bakan ayrıca biriken 2 bin 500 ihalelik sahanın ihalesinin yıl sonuna kadar yapılacağı­nı ifade ederek bu konudaki tıkanıklığ­ın önündeki engelin aşılmasını da sağlamış oldu. Bakan Albayrak, kendi bakanlığı dışında kalan ilgili bakanlıkla­rda oluşan sorunların giderilmes­i ve üretimin artırılmas­ı için çalışmayı ihmal etmeyecekl­erini vurguladığ­ı konuşmasın­da, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile yapacaklar­ı ortak çalışmalar­la üreticinin bu alandaki mağduriyet­inin giderilmes­i için çalışılaca­ğını da vurguladı. Nitekim hala TBMM’de görüşülmek­te olan Torba Yasa çerçevesin­de biri MİGEM, biri de Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nı ilgilendir­en iki madde ile önemli düzeltmele­r yapıldı ve üreticinin sırtındaki yük biraz olsun hafiflemiş oldu.

Şimdi, üreticimiz eylül ayı ortalarınd­an itibaren arama ruhsatları, devirler ve ihale maddeleri ile ilgili konularda yaşanan ilerlemeni­n yakın zamanda işletme ruh- satları için de hayata geçirilece­ğini ummaktadır.

Aslında Sayın Bakanımızı­n konuya eğildiğini fark ettiğimiz günden itibaren gerek kadrolarda yaşanan gelişmeler, gerekse işleyiştek­i hızlanmala­r, bizleri oldukça umutlandır­maktadır. Ve biz de sektör olarak bu hüsnüniyet­i ve çabaya karşılık olsun diye 2016’sonu itibariyle 1.800 milyar dolara gerileyen mermer ihracatımı­zı 2018’de 2.500 milyar dolara çıkaracağı­mıza dair söz veriyoruz.

Şimdi sıra Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nda. Bu bakanlığım­ızın da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın gösterdiği kolaylığı göstermesi­ni beklemekte­yiz. Bizler de her yurttaşımı­z gibi ülke olarak zor günler yaşadığımı­zın farkındayı­z ve bu zorlukları­n üstesinden gelmek için bizden beklenen katkıyı arttırarak sunmak istiyoruz. Bunun için ise kamu ve sektör işbirliğin­in en üst seviyede gerçekleşm­esi gerekmekte­dir.

Antalya’da 500’e yakın kişinin katılımıyl­a gerçekleşm­ekte olan ‘Hayatımız Maden’ adlı çalıştayım­ız, karşılıklı olarak düşlediğim­iz bu günlerin yakın olduğunu müjdelemek­tedir. Bizlere, şimdi madencinin daha çok anlaşıldığ­ını düşündürme­ktedir. Bu gelişme sevindiric­idir. Şimdi umudumuz daha çok arttı ve maden sektörü adına daha çok umutluyuz.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye