Yok olan ormanlık alanların başka amaçlar için kullandırılması mümkün değil
“Ülkemizde,
her yıl ortalama olarak
2 bin 500 adede yakın orman yangını meydana geliyor. Son 10 yıllık verileri değerlendirdiğimizde ülkemizde çıkan yangınların büyük bir oranı insanların ihmal ve dikkatsizliğinden kaynaklanıyor. Bu yangınların büyük kısmının nedeni; piknik, avcı ve çoban ateşleri, bahçe, sera temizlikleri ve anız yakılması, sönmemiş sigaralar. Kasıtlı olarak çıkarılan yangınların oranı mevcut verilere göre yüzde 5 seviyelerinde. Orman yangınlarındaki en önemli faktörler hiç şüphesiz ki orman ve arazinin yapısı ile yangın esnasındaki sıcaklık, nem ve rüzgârın durumu. Orman yangınlarıyla mücadeledeki en önemli etkenler ise yangının erken tespiti ile erken ve etkili müdahale edilmesi. Ama tüm bunlardan daha da önemli olan etken, yangının çıkmamasını sağlamak.
ANAYASANIN 169. MADDESİ…
Orman yangınlarının kontrol altına alınıp, soğutma işlemleri tamamlandıktan hemen sonra sahada yanan ve hayatiyetini kaybeden ağaçlar kesiliyor. Sahanın toprak hazırlığı çalışmaları en kısa sürede yapılıyor ve ardından gençleştirme, rehabilitasyon ve ağaçlandırma çalışmaları ile yanan orman alanı tekrar ormanlaştırılıyor. Orman yangınlarından zarar gören alanların başka amaçlar için kullandırılması, tarımsal faaliyete ve hayvancılık gayeleri için izin verilmesi mümkün değil. Bu husus Anayasamızın 169. Maddesi ile de güvence altına alınmış durumda.
Dünyada iklim değişikliğinden en çok etkilenecek yerlerin başında Akdeniz Havzası’nın geldiği öngörülüyor. Misyonunu ‘Orman ve orman kaynaklarını korumak, doğaya yakın bir anlayışla geliştirmek, ekosistem bütünlüğü içerisinde sürdürülebilir ve topluma çok yönlü faydalar sağlayacak şekilde yönetmek’ şeklinde belirleyen Orman Genel Müdürlüğü olarak iklim değişikliğinin etkilerini en aza indirmek için projeler yürütüyoruz. Bunlardan birisi, “İklim Koruma Fonksiyonu Projesi.” Bunun yanı sıra, 2013-2016 yılları arasında Orman Genel Müdürlüğümüz ile Doğal Hayatı Koruma Derneği proje ortaklığında Konya’daki ormanların tamamında “Akdeniz ormanlarının iklim değişikliğine uyum projesi” hayata geçirildi.
ORMANLARIN KORUNMASINDA YERLİ VE MİLLİ YAPAY ZEKA DEVREDE
Ormanların kanun dışı müdahalelerden etkin bir şekilde korunması için, orman alanlarının kamera sistemleri ve fotokapanlar ile izlenmesi projesi OGEM-VAK ile işbirliği içinde yürütülüyor. Bu projede; hareket ve ısıya duyarlı sensörlerden sağlanan görüntü ve videolar, makineler arası haberleşme ile aktarılıp yerli ve milli yapay zekâ destekli yazılımlarla insan, hayvan ve araç türüne göre alarm oluşturma özelliği kullanılarak ilgili orman işletme şefine gerçek zamanlı olarak gönderiliyor. Suç unsuru taşıyan müdahaleler için suç tutanakları düzenlenip Cumhuriyet Savcılıklarına iletiliyor. Diğer yandan her il ve ilçede tüm kamu kurum ve kuruluşları ile yangın protokolleri imzalanıyor ve orman yangınları ile mücadelede koordinasyon halinde gerçekleştiriliyor. Ayrıca Anayasamızın 170. maddesi gereği, ‘Ormanlar içinde veya bitişiğindeki köyler halkının kalkındırılması, ormanların ve bütünlüğünün korunması bakımlarından’, orman köylüleri ekonomik ve sosyal olarak destekleniyor.”