G20, çevrenin yoksullukla ilişkisini tanıdı
Çevre bakanları, doğal kaynakların sürdürülemez kullanımıyla mücadelede, çabalarını artırarak sürdürme taahhüdünde bulundu
G20 Çevre Bakanları Zirvesi'nin ardından açıklanan sonuç bildirgesinde, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik, habitat kaybı ve çölleşmeye ve okyanuslardaki kirliğe karşı mücadelede başarının; insan refahı, sürdürülebilir ekonomi, sürdürülebilir üretim ve tüketim için gerekli olduğuna vurgu yapıldı. Zirvenin ev sahibi İtalya’nın Ekolojik Dönüşüm Bakanı Roberto Cingolani, 25 maddelik sonuç bildirgesinin önemine ilişkin olarak “G20, ilk kez iklim, çevre, enerji ve yoksulluk arasındaki bağlantıyı tanıdı. Şimdiye kadar bunlar birbirinden ayrı düşünülen sektörlerdi” değerlendirmesini yaptı.
Napoli’de gerçekleşen G20 Çevre Bakanları zirvesinde dünyanın en önemli 20 ekonomisi tarihte ilk kez iklim, çevre, enerji ve yoksulluk arasında bağlantı olduğunu kabul etti. Sonuç bildirgesinde “farklı gelişmişlik düzeylerinin dikkate alındığı adil bir geçiş olmasının planlandığı” vurgulandı.
İtalya Başkanlığı’nda Napoli’de gerçekleşen G20 ülkeleri Çevre Bakanları Zirvesi’nde, dünyanın en önemli 20 ekonomisi iklim, çevre, enerji ve yoksulluk arasında bir bağlantı olduğunu ilk kez resmi olarak tanıdı.
G20 Dönem Başkanı İtalya'nın ev sahipliğinde bir araya gelen G20 ülkeleri Çevre Bakanları, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik, habitat kaybı ve çölleşme, doğal kaynakların sürdürülemez kullanımı gibi konulardaki zorluklarla mücadelede çabalarını arttırarak sürdüreceklerini taahhüt etti.
İtalya Ekolojik Dönüşüm Bakanı Roberto Cingolani, "G20, ilk kez iklim, çevre, enerji ve yoksulluk arasındaki bağlantıyı tanıdı. Şimdiye kadar bunlar birbirinden ayrı düşünülen sektörlerdi" dedi. Cingolani, ilk günkü toplantıların ardından düzenlediği basın toplantısında, 25 maddelik bir sonuç bildirisini kabul ettiklerini açıkladı.
G20 Çevre Bakanlarının kabul ettiği bildiride, "G20 Çevre Bakanları olarak, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, kirlilik, habitat kaybı, istilacı yabancı türler, arazi bozulması, çölleşme, okyanus ve deniz sağlığındaki düşüş, tatlı su ve diğer doğal kaynakların sürdürülemez kullanımı konusundaki zorluklara yönelik çabaları sürdürmeyi ve arttırmayı taahhüt ediyoruz. Bu zorlukların üstesinden gelmenin, insan refahı, sürdürülebilir ekonomi, sürdürülebilir üretim ve tüketim için gerekli olduğuna inanıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Biyoçeşitliliğin korunması vurgusu yapılan bildiride, BM 20212030 Ekosistem Restorasyonu tarafından sağlanan "2050 Yılına Kadar Doğayla Uyum İçinde Yaşamak" vizyonunu gerçekleştirmeye yönelik özel ivmenin memnuniyetle karşılandığı ifade edildi.
“Okyanus ve denizlerin sağlığından ciddi endişe duyuyoruz”
Bildiride, emisyon seviyeleri ve iklim değişikliği gibi nedenlerden ötürü okyanus ve denizlerin sağlığından ciddi endişe duyulduğu vurgulandı. Denizdeki plastik çöp atıklarının deniz ekosistemi, balıkçılık ve turizm üzerindeki ciddi etkisi kabul edilen bildiride, bununla mücadelede; ulusal, bölgesel ve küresel çabaların yoğunlaştırılması çağrısı da yapıldı. Ayrıca tek kullanımlık plastikleri önemli ölçüde azaltmak için toplumların bilinçlendirilmesinin teşvik edildiği belirtildi.
“Çevre koruma bilincinin genç kuşağa aktarılması önemli”
Bildiride, genç kuşaklara çevreyi koruma bilincinin eğitim kanallarıyla aktarılması konusunda iş birliğinin geliştirilmesin ve gençleri her düzeyde çevre ile ilgili süreçlere dahil etmenin öneminin kabul edildiği vurgulandı.