4 trendin en önemlisi “yılmazlık” KOBİ’lere fırsat sunacak
Makro seviyede bakarsak dört temel trend var. Birincisi ve yadsınamaz olanı sürdürülebilirlik, ikincisi müşteri deneyimi, üçüncüsü trendler arasında bile saymakta zorlanacağımız hayatımızın parçası olan dijitalleşme, sonuncu olanı farklı şekillerde Türkçeye çevriliyor; “resilience” yani yeniden kalkabilmek, “yılmazlık” demek belki en doğrusu. Dünya bunu öğrenmeye başladı. Peki bunlar endüstriye nasıl yansıyor?
Sürdürülebilirlik konusunda, bio ve dönüşüm ekonomisi bu işin artık olmazsa olmazı. Bu ahlaki bir duruş ama aynı zamanda bir büyüme platformu. Bunu Türkiye’de tam anlatamadık. Kimya, malzeme teknolojileri buna göre değişecek, çelik, çimento endüstrisi buna göre değişecek. Bu yeni bir dönüşüm ve büyüme yaratacak. İş dünyasının bunu korkutucu bir maliyet kalemi olarak değil, geleceğe yatırım kalemi olarak görmesi lazım.
Müşteri deneyimi konusuna gelince artık müşteriyle olay satmak ve satın almak üzerine değil. Müşterinin yaşamında tecrübesinin bir parçası olmanız lazım. Örnek vereyim, Kordsa'mızda lastik üreticilerine güçlendirme malzemesi kord bezi veriyoruz. Yeni bir ürün geliştirip veriyoruz, 'bir de servis veriyoruz' diyoruz, stoklarınızı biz yönetelim diyoruz. Şimdi artık başka bir seviyeye geçiyoruz, “Ürünü verelim ama asıl derdin fabrikanı yönetmek bunların hepsini ben sana dijital ikiz olarak sunayım” diyorum. Brisa’da da yaptığımız iş, “Araç sizin ama dert etmeyin bakın böyle kullanırken, şunlara ihtiyacınız var, şöyle mi kullansanız” diyoruz. Geçenlerde Kağıthane’deki OtoPratik’te çay içmeye gittim. Baktım bizim verdiğimiz e-şarjların önünde sırada araçlar var. Bir şey satışı da yapılmamış ama müşteri orda arabasını şarj ederken, çayını içiyor, OtoPratik artık onun yaşam alanı.
Dijitalleşme, zaten artık yapılması şart bir şey. Dijitalleşmiyorsanız geçmiş olsun.
Yılmazlık konusu ise çok önemli, modüler üretim daha çok sanayinin hayatına geçecek. Bizler büyük sanayi kuruluşları olarak tek bir yerde dev fabrikalardan son ürün çıkartmayacağız. Yine dev fabrikalarımız olabilir, oradaki ölçek ekonomisine ihtiyacımız olabilir ama yarı ürünlerde kalır, dünyanın her yerinde müşteriye daha yakın tesisler olacak. Biz artık bunlara hazırlığımızı tamamladık, ABD’de hayata geçirmeye başladık. Buralarda 3D yazıcılar olacak. Yarı malzeme başka bir forma getirilecek, monte edilecek. Sanayi kuruluşları bu dönüşümlere geçerken müttefiklere ihtiyacı var. Buralarda KOBİ’lere çok büyük fırsat var.