Tedarik sorunu yerli değil, ithal hammaddede yaşanıyor
Tüm sektörlerde olduğu gibi makina halısında da hammadde sorunu iki yönlü olarak büyüdü. Fiyatı yüksek oranda artan hammadde kaynaklarının tedariğinde yani temininde de ciddi sıkıntılar yaşandı. Sasa gibi yerli hammadde sağlayıcıları, üretimini yaptıkları alanlarda halı sanayiini desteklerken, asıl sorun ithalata dayalı polipropilen cips ve jut temininde ortaya çıktı.
Türkiye halı denince akla ilk gelen ülkelerden birisi. Hatta birincisi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Dünya makina halı üretiminin yüzde 40'ı Türkiye üzerinden yapılıyor. Makina halısı alanında dünyanın en yüksek kapasiteli firmalarına Türkiye sahip. Örneğin Erdemoğlu Holding bünyesinde faaliyet yürüten Merinos Grubu, yeni yatırımlarıyla dünyadaki kapasitenin yüzde 7'sini tek başına karşılayacak. Merinos Grubu'nun da temsilcisi olduğu Gaziantep de tek başına dünyadaki en büyük makina halısı kümelenmesini bünyesinde topluyor.
2020 yılında toplam 2,6 milyar dolar ihracat gerçekleştiren Türk halı sektörünün 2021 yılı sonu hedefi ise 3,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmek.
Sektörün bu yılın ilk 9 ayındaki ihracatı 2,3 milyar dolar. Yıl sonu hedefi Türkiye’nin ihracat hedefine de katkı sunacak. Sektör bu hedeflerine ulaşmak için yatırımlarda da bulunuyor. Kapladığı alan açısından oldukça büyük boyutlara sahip halı makinelerinde siparişler de sırada bekliyor. Türkiye'nin üretim sırası bekleyen halı tezgahı yatırımı ise en az 100 milyon Euro civarında. Bununla birlikte sektör derneğinin verdiği bilgilere göre, iplik tarafında da 60 milyon Euro civarında yatırım sırada bekliyor.
Hammadde yükselen talebi Sasa Polyester'in yatırımları karşıladı
Pandemi sürecinde makine halısı ihracatı artarken, el halısı satışı ve ihracatı ise düştü. Tüm dünyanın eve kapanmasıyla herkesin eşyalarını yenileme ihtiyacı ve online ticaretin getirdiği kolaylıkla da özellikle makine halılarında ciddi bir artış yaşandı. Sektör, diğer tüm üretim dallarında olduğu gibi hammadde ve lojistikte sorunlar yaşıyor.
Türkiye'de tüm tekstile olduğu gibi makina halısına da en büyük hammadde destekçisi olarak Sasa Polyester'i gösterebiliriz. Makina halı üretiminde en çok kullanılan polyester cipsin tedariği Sasa'dan sağlanıyor. 2014'ten itibaren kapasitesini 270 bin ton/yıl'dan 1.4 milyon ton/yıla çıkaran Sasa Polyester, hammadde tedariğindeki talebin karşılanmasında önemli rol oynadı. Türkiye'de üretilmeyen polipropilen cips ve jut ürünü ise ithal yolla karşılanıyor. Suudi Arabistan, Mısır ve Yunanistan'da üretilen polipropilen cips ve Uzak Doğu'dan temin edilen jut ürünlerine ulaşımda ve tedariğinde önemli güçlükler yaşanıyor.
Gerçek katma değer Ar-Ge ve inovasyona bağlı
Sektörün önemli sorunlarından biri de katma değerli üretim. Türkiye'nin bu alandaki ihracatının metrekare ortalaması, 7,5-8 dolar civarında. 2023 hedeflerinde bu rakamın 15 dolar olarak konduğunu ifade edelim. Yani katma değerli üretim alanında gidecek çok yol var. Türk halı sektörünün katma değer sağlamasının yegane şartı, Ar-Ge ve inovasyondan geçiyor. Tasarım tarafında da ciddi rakiplere sahip Türk halı sektörü bunun çözümünü ise bulmuş gibi görünüyor. Sektör deneyimli tasarımcılarla çalışıyor. Sektörün bu adımı sonrası katma değer tarafında da etkisinin görüldüğü sektör temsilcileri tarafından gözlemleniyor.
İhracatın yüzde 37’si ABD’ye yapılıyor
İhracatta dünya liderliğine oynayan sektörün en çok ihracatı ise ABD’ye yapılıyor. Sektörün toplam halı ihracatının yüzde 37’si sadece Amerika Birleşik Devletleri'ne gerçekleştiriliyor. Onun ardından ise sırasıyla İngiltere, Almanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Mısır ve Libya gibi ülkeler geliyor.