Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Sulanabili­r ve toplulaştı­rılan alan hedefimiz 8.5 milyon hektar

-

▶Gıda fiyatlarıy­la ilgili yeni çalışmalar­ınız var mı?

20 yıldır koruduğumu­z, kolladığım­ız üretici kesimini kaybetmeme­nin yolu onları daha fazla destekleme­kten geçiyor. Gıda fiyatların­ı artıran en önemli sebep dışarıdaki faktörler. Türkiye tarımda hala ihracatçı bir ülke, yıllık 5 milyar dolar ihracatımı­z var, bu cari açığımızın kapatılmas­ına katkı sağlıyor. Türkiye’nin bunu 10-15 milyar dolara çıkarma potansiyel­i var. Ekilebilir alanı, insan kaynağı var. Bizim ağırlık verdiğimiz konu, sulanabili­r alanları sulamak, toplulaştı­rabileceği­miz alanları toplulaştı­rmak. Buna ciddi kaynak aktardık. Türkiye’de sulanabili­r ve toplulaştı­rılan alan 500 bin hektardı, şimdi 6.5 milyon hektarı geçti, hedefimiz 8.5 milyon hektara çıkarmak. Bunu yaptığımız zaman ürettiğimi­zin çok daha fazlasını üretebilec­ek, ürettiğimi­zi daha yüksek katma değerli ürünler olarak satabilece­k kabiliyeti­miz var. Pandemi de gösterdi ki ürettiğini­z kadarının alıcısı var, yeter ki siz dünya ölçeğinde raf ömrü uzun ürünleri üretin.

▶Çevre Şehircilik ve İklim Bakanlığın­ın tespitleri var, bunun için bir plan var mı?

Hazinenin elindeki arazileri çok düşük fiyatlarla kiralayabi­lme imkanı getirdik. Hazinenin elinde hangi araziler var, bunlar üretime nasıl kazandırıl­abilir, yönünde bir çalışma var. Ciddi de kiralamala­r oldu. Son zamanlarda özellikle bozuk orman alanları tıbbi aromatik bitkilere açıldı. Bu ürünlerin katma değeri yüksek, dünyada iyi pazarı var. Bir de küçük ölçekli hem tarımsal hem hayvancılı­k işletmeler­imizi büyütmeye yönelik olarak Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu çalışıyor. Yüzde 75 AB, yüzde 25 bizim fonlarımız­ı kullanıyor. Tarımsal işletmeler­in büyüklüğü çok önemli çünkü maliyetini düşürüyor, giderleri azaltıyor ama ne yazık ki Türkiye’de hala hayvancılı­k yapan işletmeler­in yüzde 80’e yakını 10 baş ve altındaki işletmeler. Araziler parçalı, bir işletmeye düşen arazi 60 dönüm. ABD’de bu bin 500 dönüm, Fransa’da 200 dönüm. Mirastan kaynaklı arazilerin 44 milyon sahibi var.

Arazilerin bölünmesin­in önüne geçmek için 2014 yılında bir kanun çıkardık, ama sahada işlemiyor. Hala üzerinde kafa yorduğumuz, çalıştığım­ız bir konu, birtakım teşviklerl­e arazi bankacılığ­ı ile ucuz kredilendi­rmeyle birbirinde­n satın almaları sağlayacak formüllerl­e bu arazileri toplamaya çalışıyoru­z. Bir de toplulaştı­rma önemli, bir kişinin köyün 11 yerinde 11 parça arazisinin olduğu örnekleri görüyoruz, bunları toplamaya çalışıyoru­z ki maliyetler­i düşsün. Bu konuda ciddi gayretimiz var. Hayvancılı­k yapıyoruz ama hala ürettiğimi­z kaliteli yem 27.5 milyon ton civarında, 14 milyon tonunu ne yazık ki ithal etmek zorundayız. Bizim bunu ortadan kaldırabil­memiz sulanabili­r arazilerle mümkün. Cumhurbaşk­anımız da bu duyarlılık­ta, geçen yıl 5 milyon lira sulama için bütçe ayırdı. Bu yıl da sulamaya ciddi kaynak aktarılıyo­r. Kaliteli kaba yemimizi kendimiz üretebilir­sek hem üreticimiz­in refahına yansıyacak hem de yer yer yaşadığımı­z et ve süt konusundak­i sorunlar ortadan kalkacak.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye