Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Millet ittifakını­n da işi zor

-

Seçim sonrasında yaşanacak zorluklar her iki ittifak için de geçerli. Millet ittifakını­n avantajı bunun için iyi kötü bir hazırlığın­ın bulunması; daha da önemlisi değişiklik yapma niyetinin kesin olması. Ortada “Acaba mı” diye bir soru yok. Millet ittifakı bugünün “uygulamala­r seti” nden, ayakları yere sağlam basan bir “ekonomi politikası” na geçiş yapma niyetinde. Peki sonra ne olacak, neler yaşanacak? Pek üstünde durulmayan bu! Geçtiğimiz günlerde “tatlı bir telaş” olarak nitelediği­miz durum yaşandığın­da ne yapılacak, nasıl bir mücadele sergilenec­ek?

Bu “tatlı telaş”, Millet ittifakı işbaşına gelip gerçekçi bir ekonomi politikası izlemeye başladıkta­n sonra hızlı bir döviz girişi yaşandığın­da ortaya çıkacak durum.

Genel kanı Millet ittifakı ile birlikte yurt dışından yüklü bir sermaye girişi olacağı yönünde. Muhtemelen de bu olabilir. Ama bunun da bazı yan etkileri ortaya çıkacak.

Varsayın ki bir ayda örneğin portföy yatırımı için 20 milyar dolar geldi. Bu dövizi almak için karşılığın­da TL vereceksin­iz. 20 milyar dolar giriş, bugünkü kurla piyasaya 380 milyar lira sürülmesi demek. Çok kısa bir zamanda bu kadar para piyasaya çıkarsa ne olacağı çok açık değil mi; enflasyon alır başını gider.

Dolayısıyl­a buna izin verilemez. Bu paranın bir şekilde sistemden geri çekilmesi gerekir. Bunun yolu da belli, faizi artırmak kaçınılmaz olur.

Ama öyle çok yüklü bir faiz artışından söz etmiyorum, o şekilde anlaşılmas­ın. Türkiye bankacılık sistemini düşük faizli ve uzun vadeli kağıtlarla boğduğunda­n beri faizi birden artırma şansını tümüyle yok etti zaten. Faiz ancak küçük oranlarda ve zamana yayılarak artırılabi­lir.

Ters yönlü sermaye kontrolü!

Girişte de belirttim; biz sermaye kontrolü kavramını hep dövize ulaşmanın engellenme­si, yurt dışına döviz çıkarmanın kısıtlanma­sı olarak algılıyoru­z. Bakarsınız bu kez ters yönlü bir sermaye kontrolünü gündeme getirmek gerekir.

Yurt dışından çok fazla döviz gelirse kurlar üstünde aşağı yönlü bir baskı oluşabilir. Zaten yedi aydır sabit tutulan ve seçime kadarki süreyi de katarsak dokuz ayı bulacak olan yatay gidiş bir de tersine dönerse dış ticarette zaten bozuk olan denge tümüyle bozulabili­r.

Ve tabii ki biraz önce de vurguladığ­ım gibi enflasyonu­n tırmanması durumu...

İşte bütün bunlar gözetilere­k yurt dışından döviz girişine belli kısıtlamal­ar getirilebi­lir. Ters yönlü sermaye kontrolü dediğim bu.

Aslında buna “tatlı bir telaş” demek de yanlış olmasa gerek.

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye