Geleceğin dünyasına kentler ve yaşayan halkları yön verecek
Önümüzdeki yüzyılın en önemli boyutlarından birinin kentler olacağının dile getirildiği kongrede, kamu projelerinde teknik, iktisadi yapılabilirliğin yanı sıra toplumsal yapılabilirliğin de önem kazanacağı belirtildi.
Kongrenin “Sadakate Davet” başlıklı oturumlarında öne çıkan konu geleceğin dünyasına kentlerin ve halkların yön vereceği oldu. Sabancı Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İstanbul Politika Merkezi (İPM) Direktörü Prof. Dr. Fuat Keyman, “Kongrenin İzmir'de olması önemli. 100 yıl önceki kongre bir ulus devlet kurma kongresiydi. Bugün kentli bir Türkiye’de, kentli bir küresel dünyada yaşıyoruz. Bundan sonraki yüzyılın en önemli boyutlarından biri kentler olacak. Türkiye’nin kentlerinden, kentlinin Türkiye’sine geçtik. Türkiye’nin geleceği İzmir’in geleceğinde, İzmir'in kendini nasıl yöneteceğinde yatıyor. Biz İzmir’e ‘kent bölge’ diyoruz. Çünkü İzmir'den konuşmak; Manisa'dan, Bergama'dan, Balıkesir’den konuşmak demek. Türkiye’yi gelecek yüzyıla hazırlarken en temel derslerden biri de demokrasi. Demokrasi olmayınca ekonomik gelişme, adalet de olmuyor. Demokrasiyi içselleştirmemiz gerekiyor” dedi.
Halk, proje muhafızı haline gelmeli
Eski başbakan yardımcılarından CHP Dış Siyaset Danışma Kurulu Üyesi Murat Karayalçın ise kamu projeleriyle ilgili yeni bir öneri sundu. Kamu kurumlarının sabit toplumsal tabanlı projelerinin o projelerin hedef kitlesiyle yani proje halkıyla ortaklaşa tasarlaması gerektiğini vurgulayan Karayalçın, “Bunun için hedef kitle olan proje halkı örgütlenmeli ve kamuyla diyaloğa girmeli, kararlar müzakere sonucunda ortak olarak alınmalı. Bu modelle her proje teknik, iktisadi yapılabilirliğin yanı sıra bir de toplumsal yapılabilirlik, toplumsal meşruiyet kazanacaktır. Bu, yeni bir demokrasi anlayışını da beraberinde getirecektir” diye konuştu.
Etkisi görünenin çok ötesinde bir başlangıç
Yönetmen, senarist ve siyasetçi Sırrı Süreyya Önder de konuşmasında gerçeklik haricinde hiçbir şeye sadakat duymadığına dikkat çekerek, “Sadakat sınırlara ihtiyaç duyar, sınırlar çizer. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bu kongreyle attığı nitelikli adımının, kendi vadisini oluşturma ve o vadiden akma ve bunun yönlendiriciliğinin bütün ülkeye yayılması, giderek bölgesel bir hüviyet kazanması gerekiyor. Çünkü biz içeride düşman ihtiyacı bittiğinde en yakın komşularımıza sararız. Burada İzmir halkına ve belediye başkanına, yöneticilerine çok iş düşüyor. Sayın Tunç Soyer, etkisi ve gücü görünenin çok ötesinde bir başlangıç yaptı” ifadelerini kullandı.