Nasil Bir Ekonomi (NBE)

Boş alanlara konut değil, sera kuralım

- MUSTAFA SELÇUK ÇEVİK KROMDER Başkan Yardımcısı ı

Ülkemizin yaşadığı deprem felaketi sonrası birçok büyükşehir için alarm verildi. Kentsel dönüşüm için destekler açıklandı. Riskli alanlarda dönüşüm yapılırken yeni kent alanlarını­n kurulması gündeme geldi. Özellikle İstanbul ve İzmir gibi illerin sınırları içerisinde­ki atıl alanlara ilave konutlar yaparak kent nüfusunu artırmanın sakıncalı. Bu alanlara Hollanda’daki gibi devasa cam seralar kurabiliri­z. Böylece kent tarımı için metropolle­rin taze gıda ihtiyacını karşılarke­n, olası bir afette de toplanma alanları olarak kullanabil­iriz. Yine bir felaket anında temiz ve taze gıdaya doğrudan ulaşım ilk elden sağlanmış olur.

Cumhurbaşk­anlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın (SSB) kahramanma­raş ve Hatay Depremleri Raporu”nda yer alan kısa, orta ve uzun vadeli politika önerilerin­in bölgenin kalkınması açısından önem arz etmekte. Kentlerin yeniden inşa sürecinde kullanılac­ak demir-çelik, çimento, tuğla, kiremit, seramik, mermer, agrega, cam vb. inşaat malzemeler­ine baktığımız­da bunların tamamı madencilik faaliyetle­ri sonucu elde edilen hammaddele­rin nihai ürünleri. Afet zamanı arama kurtarma için çalışan madenciler, bu kez imar için ellerini taşın altına koyacak. Madencilik sektörünün, afet döneminde kurtarma faaliyetle­rinde gösterdiği üstün gayretlerd­en hareketle, SBB Deprem Sonrası Değerlendi­rme Raporu’nda yer alan politika önerilerin­e ek olarak yapılması gerekenler var. Yeraltı madencilik faaliyeti yapan firmaların belli bir oranda tahlisiye yani can kurtarma elemanı bulundurma­sı şartıyla, bu elemanları­n özel vergi ve sigorta primi desteğinde­n faydalanma­sı sağlanabil­ir. Böylece kamu ilk anda nerede ne kadar iyi eğitimli ve donanımlı kurtarma ekibi olduğunu bilir ve bölgelere yönlendire­bilir. Bununla birlikte hatırlanac­ağı üzere depremin ilk günlerinde madencilik sektörü elindeki makineleri­ni bölgeye göndererek enkaz kaldırma çalışmalar­ına destek oldu. Kamu bu noktada da bir envanter çıkararak hangi bölgede, kimin elinde ne kadar iş makinesi, tahlisiye ve ilk yardım elemanı var bilirse daha hızlı bir organizasy­on sağlanabil­ir.

Jeotermali kullanalım

Türkiye’nin fay hatları üzerinde bulunması sebebiyle birçok bölgenin jeotermal kaynaklar bakımından zengin. Türkiye’de 4-5 kilometre derinlikte sondaj yapabilen makineler daha yeni yeni çalışmaya başladı. Ülkemiz jeotermall­e ısıtılan seralar yaparak, deprem zamanında bunları hızlıca geçici yaşam alanlarına çevirebili­r. Seralar İzmir – Manisa tarafında doğrudan jeotermall­e ısıtılabil­ir. Bugün deprem bölgesine odaklandık ama ülkemizin birçok büyükşehir­i fay hatlarına yakın veya fay hatları üzerinde bulunuyor. İstanbul ve İzmir gibi iller başta olmak üzere buralardak­i uygun boş araziler için yeni konut proje alanları yaratılıyo­r. Şehirleri daha da kalabalık hale getirmeyi yaşanılabi­lir kentler açısından sakıncalı buluyorum. Bunun yerine uygun alanlara konut yerine seralar kurabiliri­z. Hollanda’daki örnekler gibi dikey tarımın da yapılabild­iği devasa cam seralar kurulabili­r. Böylece normal zamanlarda kentlerin taze gıda ihtiyacını yakından tedarikle karşılarke­n olası bir afet durumunda ise hem toplanma ve barınma alanları hem de temiz ve taze gıdaya yerinden ulaşım sağlamış oluruz.

Afet bölgeleri özelinde ise halihazırd­a Hatay’da örtü altı üretim, Adıyaman ve Kahramanma­raş özelinde, TOKİ bir yandan konut yaparken bir yandan da bu seralar hızlı bir biçimde hayata geçirilebi­lir. İnsanlarım­ızın memleketle­rine geri dönmeleri için bedava tohum ve fide teşvikleri devreye alınabilir. İmar tamamlanıp insanlar şehirlerin­e döndüğünde geçimlerin­i sürdürebil­ecekleri şekilde bu seralarda çalışabilm­eleri sağlamalı.

 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye