Prim artırmaktan yana değiliz
Sigorta ve emeklilik sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Özgür Obalı, son günlerde yaşanan prim artışlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Sektörün ve sigorta şirketlerinin geçen seneden bu yana primlere yansıyan yükselişin bir kısmının varlıklarımızın değerinde yaşanan artıştan, bir kısmının ise şirketlerin maliyetlerindeki değişimden kaynaklandığını vurgulayan Obalı, “Sigortacılığın doğasının doğru anlaşılması sektörümüzün, varlıkların korumasına ve millî ekonomiye katkılarını artırarak daha güçlü bir Türkiye inşasını desteklemesi açısından çok önemli. Sigorta sektörü, prim hesaplamalarını ilgili branştaki hasarın gerçekleşme sıklığını ve hasarın maliyetini dikkate alarak, ayrıca önümüzdeki dönemde meydana gelebilecek maliyet artışlarına dair tahminlere dayanarak yapmaktadır” dedi.
Rekabet, vatandaş lehine
Sigortacılar olarak, prim artırmaktan yana olmadıklarının altını çizen Obalı, “Bizim için önemli olan sigortalı sayısının artırılarak dengenin sağlanmasıdır. Bu doğrultuda prim hesaplarımızı da sigortayı ulaşılabilir kılmak için kılı kırk yararak yapıyoruz. Sektördeki yoğun rekabet de vatandaş lehine buna hizmet ediyor. Tabii burada trafik gibi zorunlu sigortaları ayrı değerlendirmek
Prim artışlarından sigorta şirketlerinin de rahatsız olduğunu belirten Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Özgür Obalı, “Sigortacılar olarak, prim artırmaktan yana değiliz. Bizim için önemli olan sigortalı sayısının artırılarak dengenin sağlanmasıdır. Bu doğrultuda prim hesaplarımızı da sigortayı ulaşılabilir kılmak için kılı kırk yararak yapıyoruz” dedi.
lazım. Bu sigortalarının da benzer prim dinamikleri ile çalışması için serbest tarife olmazsa olmaz. Fiyat kontrolü, sonrasında oluşan prim farkları ile kapatılmak zorunda kalıyor. Bu kaçınılmaz son hoşnutsuzluk yaratabiliyor. Sigorta sektörü olarak biz de primleri belli düzeyde tutmak için alternatif sağlık hizmet kuruluşlarının (üniversite hastaneleri) anlaşmalara dâhil edilmesi, yerli yedek parça kullanımının artırılması, hasar ödemelerinin hızlandırılması vb. gibi birçok alanda çözüm arayışlarımızı sürdürüyoruz. Bunu kendimize dert ediniyoruz” ifadelerini kullandı.
Maliyeti artıran unsurlar
Kasko ve sağlık sigortaları primleri dâhil olmak üzere artışlardaki sorumluluğun sigorta şirketlerinde olmadığını belirten TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı, maliyet kalemlerini şöyle anlattı: “Örneğin, sağlık sigortalarında vatandaşa yansıyan artışlar, hekim ücretleri ile ilaç, tıbbi malzeme fiyatlarındaki ve teşhis ya da tedavi maliyetlerindeki yükselişlerle ilgili. Bahsi geçen alanlarda yaşanan maliyet artışları, yapılan işleme göre %85-138 aralığındadır. Kasko sigortaları da yine ekonomik konjonktürle doğrudan bağlantılı. Hizmet alımı yapılan tarafların sunduğu fiyatlardan yedek parça maliyetlerine kadar çeşitli artışlar burada da etkili oluyor. Öte yandan prim tespitlerine etki eden faktörler, sadece geriye dönük etkilerle de sınırlı değil, önümüzdeki bir yıl boyunca taşınacak yükü de göz önünde bulundurmak durumunda kalıyoruz. Herkes bir yıllık artışları mukayese ederken, primlerin yaklaşık 2 yıllık zaman dilimi dikkate alınarak hesaplanması gerekliliği gözden kaçıyor.”