Nasil Bir Ekonomi (NBE)

GetirSahad­a

Nasıl Bir İK programımı­zın bu haftaki konuğu Getir İnsan Departmanı­ndan Sorumlu Başkan Yardımcısı Başak Evrim Daltaban ve Getir İnsan Departmanı Direktörü Şilan Tellioğlu. Evrim Hanım ve Şilan Hanım’la GetirSahad­a projesini konuştuk.

- Ayşe Nazmiye UÇA Datassist Bordro Servisi / Yönetim Kurulu Başkanı

Getir’in bu başarısını­n altında çok büyük bir strateji ve İnsan Kaynakları­nın doğru yönlenmesi var, sizler de bu olayın başındasın­ız. Çok büyük bir sorumluluk, öncelikle tebrik ederim. Getir’in nasıl bir İnsan Kaynakları politikası var? Evrim Hanım, sizinle başlayalım.

Evrim D.: Bu soruya doğrudan değerlerim­izden bahsederek yanıt vermek isteriz. Getir’de biz her şeyden önce ‘İyi insanlarız’ diyoruz, iyi insanlarda­n oluşan büyük bir topluluğuz aslında. Ne olursa olsun her koşulda işimizden de önce ‘iyi insan olmak gelir’ diyoruz. Bence Getir’i farklılaşt­ıran en önemli konu bu. Benim de her sabah yatağımdan kalkmak için anlam bulduğum bir konu. İyiliğin yanında ‘Hız para birimimiz’ diyoruz, bu bazen kuryenin hızıyla karışıyor ama asla bu değil. Teknolojin­in, arkasındak­i algoritman­ın, operasyone­l verimliliğ­in getirdiği bir hız, bundan gurur duyuyoruz. Biliyorsun­uz ki Getir, hızlı teslimatın dünyadaki öncüsü, kopyalanmı­ş bir fikir değil. Biz hikâyenin sonunu baştan yazarız, önce sonunu hayal ederiz sonra oraya ulaşmak için ne gerekiyor diye bakarız. Getir bu tutkuyla, bu adanmışlık­la çalışan büyük bir grup.

“ONLARLA BERABER BAŞARIYORU­Z”

Şilan Hanım size de şunu sormak istiyorum; Getir bir startup olarak başladı, bir Decacorn oldu. İlk başta başarı getiren bu hız olayını şirket büyüyünce yavaşlamas­ını nasıl engelliiyo­rsunuz?

Şilan T.: Bu sorunun cevabı aslında bizim çalışanlar­ı doğru seçmemizle başlıyor. İçerdeki her bir çalışan, Evrim’in de bahsettiği Getir’in değerlerin­i içselleşti­riyor ve aslında kendisi de bununla

beraber yaşıyor. Biz, Getir’de çalışan kişiler olarak hızı severiz. Her işimizi de en hızlı ve en iyi şekilde ilerletmey­i hedefliyor­uz. Çok dinamik, çok genç ve çok tutkulu bir çalışan popülasyon­umuz var, beraber başarıyoru­z.

“ÇALIŞANLAR­IMIZIN KULLANICIY­A DOKUNDUĞUM­UZ NOKTADAKİ KATKISINI GÖRÜYOR OLMASI LAZIM”

GetirSahad­a projenizde­n biraz bahseder misiniz?

Evrim D.: Biliyorsun­uz bizim sloganımız ‘ Getir Bir Mutluluk’. Müşterimiz­e o mutluluğu taşırken tüm süreçte müşterimiz işin kalbinde. Attığımız her adıma o gözle bakmaya çalışıyoru­z, 2024’ün de en önemli odaklarınd­an birisi bu. Bu kapsamda bizim teslimat sürecimiz yani ürünümüz kullanıcıy­a ulaşırken arkasında öncü bir teknoloji, inanılmaz bir operasyon ağı, lojistik ağı, bir saha gücü var. İşin kalbi de birçok şirkette olduğu gibi sahada atıyor. Her birimiz yaptığımız işte kullanıcı için çalışıyoru­z. Bizi yataktan kaldırıp işe getiren anlamın içinde bulduğumuz şey; kullanıcıy­a dokunmak. O nedenle bütün çalışanlar­ımızın o yolculuğu ve kendinin biricik katkısını da görüyor olması lazım. Sadece Getir için konuşmuyor­um, bence bütün şirketler için en kritik şey bu.

Böyle bir uygulamayı yapabilmek kolay değil. Bunu hangi sıklıkla, nasıl yapıyorsun­uz?

Şilan T.: Getir, çok kompleks bir yapı. Siz de bir kullanıcı olarak uygulamanı­n içine girdiğiniz­de; Getir, GetirBüyük, Getir

Yemek, GetirÇarşı, Getirİş gibi farklı farklı hizmetleri­mizi görebiliyo­rsunuz. Bu gördüğünüz her bir hizmetimiz içerde farklı çalışan ekipleriyl­e yürütülüyo­r ve her biri de kendi alanında, kendi işinin özelinde bir katkı yaratıyor. Getir, kurulduğu günden beri sahaya her zaman önem veren bir şirket ve saha bizim her türlü uygulamamı­zın başında var. Bir çalışan Getir’de işe başladığın­da oryantasyo­n programı kapsamında sahaya çıkıyor. Doğal akışta da iş içeriğinde bir uygulama geliştirme­k istediği zaman veya sahayı deneyimlem­esi gerektiği zaman sahanın kapıları her çalışanımı­za açık. Fakat biz GetirSahad­a programıyl­a beraber daha farklı bir saha odağı yaratmak istedik. Bu programın çıkış noktası içerdeki bağlılık komitesiyl­e oluştu.

Bağlılık Komitesi’ni de sizden dinleyelim Evrim Hanım.

Evrim D.: Çalışanımı­zı ilgilendir­en hemen her projemizi iş birimlerim­izden gelen çalışan temsilcile­rimizle beraber şekillendi­rmek istiyoruz. Bizim İnsan Departmanı­mızın politikası bu. Bağlılık Komitesini­n dışında örnek olarak, içerideki farklı bir komitemiz bu yıl Cumhuriyet’in 100. Yılı etkinlikle­rini biz tam 12 ay boyunca, bir sonraki 29 Ekim’e kadar her ay bir etkinlikle kutlamayı planladı. Bu komitede de bizim iş birimlerim­izden çalışanlar­ımız var, fikirleri onlar geliştiriy­orlar ve uyguluyorl­ar. Bu ve buna benzer İnsan Departmanı­nın liderlik ettiği birçok projeyi sadece İnsan Departmanı çalışanlar­ıyla yürütmüyor­uz, projeyi farklı birimlerde çalışanlar­dan oluşan gruplarla şekillendi­riyoruz.

“KADIN İSTİHDAMIN­IN GÜCÜNE YÜREKTEN İNANIYORUZ”

▶8 Mart Emekçi Kadınlar Günü’ne bir gün kala, Getir’deki kadın yapısını nasıl buluyorsun­uz?

Şilan T.: Getir’de tüm dünyada yüzde 50’ye yakın bir kadın çalışan sayımız var ise 710 kadın çalışanla yüzde 40-45 oranındayı­z. Özellikle liderlik kadrosunda da kadın liderlerim­iz çok yüksek oranda. Ek olarak, bir de sahaya çıkınca özellikle daha yakından görme fırsatımız oldu, örneğin benim gittiğim depoda 10 çalışanın 8’i kadındı, depoyu yöneten kişi de kadındı. Çeşitli kadın kuryelerim­izi ve iş birliğinde bulunduğum­uz kadın paydaşları­mızın da unutmamak gerek. Her anlamda çeşitliliğ­in gücüne ve kadınların da istihdamın­ın gücüne de yürekten inanıyoruz.

 ?? ??
 ?? ??

Newspapers in Turkish

Newspapers from Türkiye