İşgücü kıtlığı büyümeye fren olmasın
Ülkemizde giderek büyüyen işgücü açığı en çok da imalat sektöründe hissediliyor. Tekstil ve hazır giyim firmaları da işgücü ve yetenek eksikliğinin yakın gelecekte daha büyük problemlere açmasından endişe ediyor.
Dünyada ve Türkiye’de en çok da sanayide olmak üzere tüm sektörlerde işgücü ve yetenek eksikliği ekonomilerin büyümesini risk altına alıyor. Birçok ülke ihtiyaçlarına göre ‘eğitim reformları, istihdama destek ve teşviklerle’ gerektiğinde ‘işgücü ithalatı’ gibi temel başlıklarda atılacak adımları detaylandırıyor. Yıllardır genç, aktif işgücü potansiyeli ile uluslararası yatırımları çeken, küresel rekabette öne çıkan ülkemizde de kısa, orta ve uzun dönemli stratejilerin oluşturulması gerekiyor.
İşgücü talebi, arzın çok üstünde
Sürekli büyüme eğilimindeki küresel ekonominin, pandemi etkisiyle durma noktasına geldikten sonra yeniden canlanması, işgücü piyasalarında bütün dengeleri bozdu. Pandemi sırasında çalışanların yaşam ve çalışma şekillerinin değişmesi ve başka yapısal sebeplerle dünyada işgücü talebi, arzını geçti. Böylece küresel boyutta işgücü kıtlığı oluştu. Bu durum dünya genelinde ekonomilerin büyümesinde ciddi riskler oluşturuyor. İşgücü piyasasındaki bu dengesizlik, ücret ve enflasyonda, 1970’lerdeki ücret-fiyat döngüsüne (wage-price spiral) girilmesine de sebep oldu. Hükümetler, iş dünyasından gelen baskıyla işgücü sorununu çözmek için yeni politikalar devreye alıyor. Bazı ülkeler sayıları sürekli artan göçmenlerin iş gücüne dahil edilmesini benimsiyor ve işgücü ihtiyaçlarına göre belli mesleki becerilere sahip göçmenlere kolaylıklar sağlıyor.
İşgücü ve yetenek eksikliği
PwC’nin CEO anketine göre “Önümüzdeki 10 yılda, sektörünüzdeki kârlılığı en çok ne etkileyecek” sorusuna CEO’ların küresel düzeyde verdiği cevaplar arasında “işgücü ve yetenek eksikliği” seçeneği yüzde 66 ile en üst sıralarda yer alıyor. Türkiye’deki CEO’ların bu soruya aynı yanıtı verme oranı ise yüzde 75 seviyesinde. Sonuç olarak Türkiye ekonomisi için önemli bir tehlike giderek büyüyor. İşgücü eksikliği büyüme hedeflerimizi olumsuz etkileyebilir.
3 milyon 78 bin işsiz var, açık iş sayısı düşmüyor
Türkiye’nin ‘açık iş’ verilerinde en yüksek oranlar imalat sektörlerinde görülüyor. Türkiye İş Kurumu’nun (İŞKUR) açıkladığı 2023 genel ve 2024 ilk çeyrek verilerine göre en fazla açık iş, imalat (sanayi) sektörlerinde bulunuyor. 2023 yılında 461 bin 179 kişilik açık işin 200 bin 773’ü imalat sanayisindeydi. 2024 ilk çeyrek verilene göre de 330 bin 325 kişilik açık işin 110 bin 468’i imalat sanayi alt sektörlerinde yer alıyor. İmalatta en çok aranan işgücünün konfeksiyonda ‘makineci-dikişçi’ olduğu görüldü. Üstelik bu durum 2023’ün tamamında da böyleydi.
Ocak ayı SGK istihdam verilerine göre Türkiye’de 17 milyon 838 bin kişilik kayıtlı istihdamın 4 milyon 490 binini imalat sektörleri gerçekleştiriyor. Ülkemizde işsizlik oranı 2021 yılı Mayıs ayından beri düşüyor, istihdam oranı ise yükseliyor.
TÜİK, Şubat 2024 İşgücü İstatistiklerine göre, Türkiye’de 3 milyon 78 milyon kişi işsiz. İşsizlik oranı yüzde 8,7 ve istihdam oranı yüzde 49,3 seviyesinde. Toplam istihdam 32 milyon 276 bin kişi.
İŞKUR rakamlarına baktığımızda da Türkiye genelinde işletmelerde toplam 330 bin 325 açık iş bulunuyor. En fazla açık iş yüzde 5,2 ile konfeksiyon işçisi mesleğinde. Türkiye tüm açık işlerin yüzde 33,4’ü imalat sektörlerinde yer alıyor. İmalatı, toptan ve perakende ticaret sektörü izliyor.