Yine düştük yollara

Bulutsuzluk Özlemi’nin başlıkla aynı isimli şarkısı, bizim sık karşılaştığımız bir durum. Teknemizde yaptığımız büyük tadilatın ardından dilimizde bu şarkı ile yine düştük yollara. Amacımız orta Ege’yi bir an önce atlamak ve Ege’nin karşısına geçmek.

Bildiğiniz gibi, kış aylarını Türkiye’de geçirdik. Ocak ayında, önce teknemizi büyütelim mi acaba ya tutarsa diye bir satılık ilanı astık. Amacımız üç kamara ve iki tuvaletten, üç kamara üç tuvaletli bir tekneye geçmekti. 18 aylık turda devamlı teknede yaşarken ve diğer kamaralar da misafirlerle doluyken bir tuvaleti onlarla paylaşmak zor oluyordu. Ama kışın ortasında Soulmate’i satıp yeni bir tekne almak, üstelik bu operasyonu ocak ayında bitirmek biraz zor. Bu yüzden hemen fikir değiştirdik ve elimizdeki teknede biraz tadilat yaparak, istediğimiz yaşam şartlarına getirmek için kolları sıvadık. Marmaris böyle büyük tadilat yapmak için ideal bir yer. Tecrübeli teknik servisler, yedek parça satıcıları ve işten anlayan ustalar emrinize amade. Artık kendimize ait bir tuvaletimiz var, üstelik Gülin’in mutfak bölümü de büyüdü. Öndeki cenova yelkeninin ardında ikinci bir furling sistemi olan cutter yelkeni monte ettik. Güneş panellerimizi 600 watt’a ve invertörümüzü 3000 watt’a çıkarttık. Teknenin içi tamamen verniklendi falan derken bir baktık nisan ayı gelmiş. Hadi bakalım sözde dinlenecektik, nerede dinlenmek daha fazla yorulduk. Sorun değil, yollarda dinleniriz artık. Emeği geçen herkese çok teşekkürler, ellerine sağlık.

Cuma akşamı eski ve yeni dostlarla yediğimiz akşam yemeği, geç saatlere kadar anılar sohbeti ile devam etti. İlk haftamızda Marmaris’ten Atina’ya kadar dört misafirimiz olacaktı ama bir kişinin ailevi sağlık problemi olunca Ali, Reşit ve Ayhan ile birlikte Rodos’tan Yunanistan’a girişimizi yaptık. Her zamanki gibi Rodos’ta sevgili acentemiz Niko, Türkiye’den çıkışta bizi karşılıyor ve tüm turun sonunda Marmaris’e uğurluyor, ilk ve son işlemlerimizi hallediyor.

Aslında tüm turumuz boyunca giriş çıkış yaptığımız onca ülkede sadece Rodos'ta acente ile çalışıyoruz. Diğer yerlerde giriş çıkış işlemlerini hep kendimiz yapıyoruz. Bir de tabii Marmaris'te Ali ile.

Rodos'tan sonra Naxos Adası'na kadar durmadık çünkü hafta içi Ege kuzeyli yüksek rüzgârlı havaya girecekti. Amacımız orta Ege'yi bir an önce atlamak ve Ege'nin karşısına geçmekti. Sonrasında Mikonos, Siros ve Kea adalarında konaklayıp haftanın sonunda Atina'da ekibin değişmesi gerekiyor.

Aslında adalar daha sezonu açmamış, hazırlıklar tamamlanmış. Evler beyaza boyanıyor, yollarda yürürken burnunuza boya kokuları ile gözünüze dekorasyonunu yenileyen mağazaların kapı önündeki eskileri çarpıyor. Doğa ise kışın kendini yenilemiş, koylar pırıl pırıl denizi ile yeni sezonda konuklarını bekler halde. Donoussa Adası'nda sezonun ilk yüzüşünü 15,8˚C suda yaptık. Doğal olarak kısa sürdü ama Mikonos'un hemen batısında Dhilos'ta South Bay'de 17˚C'ye ulaştı. Bu iki yerde Karayipler denizlerini aratmayacak bir turkuaz su var, özel yerler. Artık her yerde denize giremiyoruz, yer seçmeye başladık. Ancak belli yerlerde yüzmekten mutlu oluyoruz. Size kötü gelecek ama her gün denize gir gir, nereye kadar değil mi! Bir de Naxos'ta marinaya yanaştığımızda pervaneye tonoz halatını doladık, bunun da eğitimi mi olurmuş demeyin acayip faydalı oldu. Marinanın içindeki temiz (!) suya önce Ayhan, sonra Reşit daldı. Son hamleyi de ben hallettim. Dedim ya seçmece yerlerde giriyoruz denize diye.

Sevgili dostumuz Reşit kendini hem yelkende hem de fotoğrafçılıkta geliştirdi. Bizimle geçen yıl Atlantik dönüşüne de katılmıştı, harika fotolar çekti. Bu hafta da onun fotoğrafları ile yazımızı süslemek istedik. Reşit, Ali ve Ayhan ile birlikte özellikle yanaşma ve kıçtankara olma eğitimleri üzerinde durduk. Her biri teker teker marinaya giriş yapıyor ve tekne kullanma pratiklerini artırıyorlardı. Böyle uzun yollarda özellikle iki gündüz-bir gece süren seyirler planlıyoruz, amacımız gece vardiyaları ile gelenleri uzun yollara hazırlamak. Gemi yollarında, gece vardiyaları ile çatışmayı önleme kurallarını pratik yapmak. Çok faydalı oluyor tabii. İlk haftamız böyle geçiyor. Aslında özlemişiz teknemizi, neyse ki 18 ay onunla birlikte olacağız, keyifli seyirler olmasını umalım.

Fırsat

1 Mayıs-30 Haziran 2016 tarihleri arasında yapılan rezervasyonlarda, en az bir haftalık kiralamalarda Türkiye'ye özel %15 indirim. (Bu indirim sadece bu aylar için yapılan rezervasyonlarda değil, takip eden ayları da kapsıyor.)

Fırsat

% 20 indirim

Firmanın filosunda tamamı Türk bayraklı en küçüğü Dufour 30, en büyüğü Hanse 575 veya Lagoon 52 (katamaran) olmak üzere farklı boylarda 14 yelkenli bulunuyor.

Merkezi Bodrum D-marin Turgutreis'te bulunan firma tüm Ege Bölgesi'nde Bodrum, Marmaris, Hisarönü, Göcek, Fethiye ve Yunan Adaları dahil tüm rotalarda hizmet veriyor. Tekneler yukarıda saydığımız bölgelerin tümünden teslim alınıp iade edilebiliyor. Fiyatlar 680-12.000 euro arasında değişiyor. Her şey dahil sistemi sayesinde fazladan ücret talep edilmiyor. Tekne kiralamalarda Türkiye'de geçerli ADB, eşdeğeri bir deniz ehliyeti ve telsiz ehliyeti talep ediliyor ve kaptanın tecrübeli olması gerekiyor.

www.ice.com.tr

Fırsat

31 Mayıs'a kadar ön ödemesi ile birlikte yapılacak rezervasyonlarda Naviga okurlarına özel, liste fiyatı üzerinden %20 indirim.

Bu sene Ayvalık'ın yanı sıra Sığacık'ta da hizmet vermeye başlayan Thea Sailing'in filosunda 38-50 feet arasında Firmanın filosunda 32 feet tek gövdeliden 56 feet katamarana kadar

Fırsat

İki farklı fiyat döneminde en az birer hafta kiralama yapan Naviga okurlarına, ikinci (fiyatı düşük olan) kiralamalarında %10 indirim. Örneğin mayıs ve ağustos aylarında birer hafta kiralama yapıldığında, mayıs ayı fiyatında %10 indirim yapılacak. Ayrıca yine Naviga okurlarına özel olarak Göcek-orhaniye ve OrhaniyeBodrum (Yalıkavak) tek yön rotalarında tek yön ücreti alınmayacak.