İzindeyiz

Önce denizden geldiler

Amatör denizci evlatları, vefatının birinci yılında Sadun Boro’yu anmak için Okluk’ta toplandı. 4 Haziran’da, dünya gezginlerimizden Tanıl Tuncel önderliğindeki 30 teknelik bir yelkenli konvoyu yürüyüşe katılmak için bir araya geldi. Teknelerden bazıları Karamanoğlu ailesi tarafından Gökova Yelken Kulübü’nde, bazıları da Setur Ören Marina’nın ev sahipliğinde misafir edildi. Ertesi gün vefakâr filo Okluk’un girişindeki Deniz Kızı Heykeli’ni selamlayıp koya demir attı ve 5 Haziran’da denizden gelenler, karadaki mürettebatla Dilarya Restoran’da buluştu.

Artık hepimiz Sadun Boro’yu anmak, sevgimizi, saygımızı sunmak için Sadun Boro Yürüyüş Yolu’na koyulmaya hazırdık.

Bir bahçede bir arada

Kalpten anma işte böyle olur. Dilarya Restoran’ın sahibi Hüseyin, özel arazisini denizci dostlar için açmıştı. Restoranın bahçesinde bizi güleryüzlü genç kızlar ellerinde Sadun Boro’nun çok sevdiği, kulağının arkasından eksik etmediği çiçeklerle karşıladı. Çiçekleri Karamanoğlu ailesi toplamıştı... Hepimize Marmaris Deniz Ticaret Odası’nın yaptırdığı “Denizler Beni Çağırıyor” Sadun Boro tişörtleri verildi... Başkan Hasan Mengi’nin ne kadar çok emeği olduğunu daha sonra Kısmet Deniz Polat’ın (Boro) teşekkür konuşmasında öğrendik. Daha emeği geçen onlarca bürokrat, asker, din adamı ve başta dünya gezginleri olmak üzere tüm amatör denizcileri sevgi ve saygıyla selamladı Deniz Polat. Ne kadar şanslıyız diye konuştuk. Sadun Abi sayesinde hepimiz her telden, oradaydık. Bizi her zaman bir araya getiren güçtü o...

Ağaçları sev, denizi sev

Günnük ve çam ağaçlarının arasında ahşaptan yapılmış şahane tabelaları, okları takip ettik. Bir köprüden geçtik, köprünün hemen önünde bilgilendirme panoları mevcuttu. Harika görünüyordu. Sessizce yüzlercemiz yürüdük... Sadun Boro’nun vasiyet ettiği yere, her zaman Kısmet’i bağladığı tonoza ve 8 no’lu çam ağacına ulaşmak için koyun sonuna yürüdük... Hep birlikte mavi yeşil cenneti arşınladık... Onun elinde sopasıyla yürüdüğü patikalardan...

O yolda, onun izinden yürümek bir simge. Ben ve benim gibi tüm çevre dostlarının her zaman onun izinden gideceğinin ispatlı bir anlatımı... Maviyi de yeşili de her zaman sevip koruyacağımıza dair...

Selam olsun gökteki koruyuculara

Biz Sadun Abi'yle (her denizci dostu gibi) Deniz Kızı Kaptan Restoran'da bir araya gelir, sohbet ederdik, anlattıklarını dinlemeye doyamazdık... Kamarama çekildiğimde koyun girişindeki Deniz Kızı'nın ve tepemizde parlayan Ay Dede'nin bizi koruduğunu düşünürdüm... Şimdi bu ikiliye Sadun Abi'yi de ekledim... 5 Haziran'da da kafamı yastığa koyduğumda şunları düşündüm: “Kızın başta olmak üzere tüm sevenlerin senin izinden gitmemiz için çabalıyor. Sen hayatını doğaya adadın. Şimdi sıra bizde...”