Nasıl başladıysa öyle bitti
Bu seneki trofeye fırtınalar damgasını vurdu. İlk iki ayak ve son ayak yarışlarına rüzgâr engel koydu. Buna rağmen komite yarış sayıları açısından elinden geleni yaptı. Şampiyonluğu bu sene de Arkas-flying Box ekibi kazandı.
Hatırlayın ilk iki ayaktaki fırtınalı günleri. Unutanlar için Naviga’nın trofe boyunca yayınları ortada. Birlikte okuyabiliriz tekrar. Hepsi rüzgâr lezzetinde çoktan kurumuş ve ruhumuza da iyi gelecek ‘çirozlar’ gibi. Oysa şimdi geldik bu seneki trofenin yedinci ve son ayak notları ile fotoğraflarına. Hep belirtirim; bazen fotoğrafla bazen yazı ile anlatabilmek ne mutlu bir olay diye.
Bazı anlar vardır, geçişler, sonlar, pasajlar, yerler vb. üzerinden zaman geçse de yazıya son nokta konulmadıkça yaşantısı -tazeliği- devam eder. Bu sene fırtınayla başlayıp son ayakta fırtınayla (ilk gün) biten Kış Trofesi’nde de böyle oldu. Son ayak çerçevesine iki ödül töreni sığdı mesela. Biri ‘yarış yelkenciliği’ adına çok özel bir anlam taşıyordu. Diğeri ise rutin – klasik ne derseniz- olması gereken bir halde yapılan ödül töreniydi.
Yedinci ayak ilk gün fırtınada komitenin ekipleri diri tutmak için her an yarış yapabilirim havası fazla amatörceydi. Milta Bodrum Marina çarşısı ve yakın mekanlar ellerinde telsizle dolaşan onlarca insan doluydu. Oysa durum ortadaydı. Talimatta da yeri vardı! Meteorolojik tahminler ise çeşit çeşitti. Neyin havası atıldı anlamadık. Sonunda rüzgâr ve deniz şartlarından 7. Ayak ilk gün yarışı yapılmadı. Beklenen şarkı! 7. Ayak’ta ‘hayret verici’ olaylar da vardı. Mesela IRC A-0’da yarışan Farr 40’ların İstanbul’daki bir yarış için son ayakta olmamaları gibi. Şampiyonunu daha beşinci ayakta belirlemiş bir trofede Farr 40’ların toplu gidişine herkes bir anlam yüklemeye çalıştı. Gelelim ilk gün akşamı gerçekleşen altıncı ayak ödül törenine; BAYK tarihinde ilk kez bir yarışçıya fair play ödülü verdi. Geçen yıllarda peşi sıra kaleme aldığım birçok yarışta bu konuyu gündeme getirmiştim. Sessiz kalınmıştı. Oysa şimdi öyle mi? 6. Ayak yarışında büyük gürültü çıkaran Karaada Boğazı geçişinde adaya yakın atıldığı iddia edilen şamandırayı sancakta bırakarak geçmek gerekiyordu. Birçok tekne bu durumu avantajlı görerek kural ihlali yapacaktı. Konu ertesi günkü yarışın brifingine taşınacaktı. Kimse “Evet ben şamandırayı es geçtim” demeyecekti. Taa ki Boreas–aydın Sal ve ekibinin örnek davranışı katılımcıları şaşırtana
kadar. Aydın Sal yarış sonrası komiteye giderek “Ben kural hatası yaptım” diyen tek yelkenciydi. BAYK yönetimi ve komite bu durumu dikkate alarak kendisine fair play ödülünü takdim ederken alkışlayanlar arasında o şamandırayı dönmeyenler de vardı. Bu özel ödül ve an objektifimden kaçmadı elbette. Bu olay bu seneki trofenin en anlamlı çıkışıydı bence. Konu umarım Türkiye Olimpiyat Komitesi’nin dikkatine kadar taşınır.
Şaşı finiş çıkmazı
Son ayakta ikinci gün geldi çattı. Başından beri gerçek çekişmenin IRC A-3 Turuncu grupta olacağı net olarak belliydi. Yedi teknenin yer aldığı bu grup çeşitli nedenlerle son ayakta dört tekneye düşecekti. Bunlardan biri vardı ki işte ona ekibin direnci ve şans yardım etti. Göcek’te bir yarıştan dönerken kayalıklara temas eden Karavida teknesi denizde yapılan müdahale ile yol almayı başardı ve tatsız bir durum yaşanmadan Bodrum Ağanlar Tersanesi’ne bakıma alındı. Eksiklere rağmen yine de heyecanından bir şey kaybetmedi bu grup. IRC A-0’da kayıt vermiş görünseler bile dört adet Farr 40 son yarışa da çıkmayacaktı. Alt gruplara bakınca son ayak mücadelesine kalmış yarışların sonuçları birçok yerde sıralamayı etkileyecekti. İçi rahat olanlar da vardı. Bu sene yelkenlerini ve pervanesini (uskurunu) yenileyen Blues 1-Çorlu Sailing Team 0.967 reytingi ile birincilik kupasına çok rahat uzanan ekip olacaktı. Unutulmaz finiş anlarına 7. Ayak 2. gün ilk yarışında saniye farklarla giren Matador, Palmarina/toka Yelken ve Aurorax damga vuracaktı.
Şimdi üzerinden çok zaman geçti. CFM-BAYK Kış Trofesi biteli de çok oldu. Takvim cilvesi bu yarışın yazısını ve fotoğraflarını temmuz sayımıza gönderdi. Kazanılan kupaların üzerine ilk tozlar düşerken bu seferki trofenin de hafızalarda kalanı objektifime ve notlarıma yansıdı.
7. Ayak ikinci gün IRC B’ler için coğrafi yarış neredeyse IRC A’ların ilk yarış finişleriyle eşleşmeli olarak son bulacaktı. Ayrı ayrı kurulan finiş hatları kafa karışıklığı yaratmıştı. Oysa durum brifingte açık ve net anlatılmıştı. Böyle bir karışıklığı bekliyordum doğrusu. İşte bu kapana IRC B-1’de yarışan Meltem teknesi düştü ve IRC A’ların finiş hattından geçerek doğru finiş yaptığını sandı. İlerleyen dakikalarda Meltem ekibi ters giden bir şeyler olduğunun farkındaydı. Hatta ekip üyelerine telefon bile gelmiş olabilirdi! Komiteye anons yaparak “Finişimiz alındı mı?” diye kurnazca bir soru da yönelttiler. Komite ise “Bizde finişiniz görünmüyor” anonsuyla yanıt verdi. Bu arada IRC A’ların ikinci yarışı için son dakikaya girildiği işareti verilmişti ve Meltem teknesi sürekli olarak komiteye çağrı yapıyordu. Artık starta son saniyeler vardı ve Meltem teknesi komiteye
protestosu olduğunu duyurdu! Bu arada start verilmişti. Ares teknesi OCS olmuştu ama anons kirliliğinden durum net olarak anlaşılmamış sürekli diğer tekneler kimin OCS olduğunu merak eden çağrılar yapıyordu. Meltem teknesinin bitmez tükenmez çağrı sağanağı bu durumu sağlıklı kılmıyordu. Sonunda komite Meltem ekibinin çağrısına cevap verdi. Ekip, ısrarla “Komiteye protestomuz var, mesajımız alındı mı acaba?” diye soruyordu! Meltem teknesinin elektronik cihazlarının gücünü biliyordum. Yapılan çağrıları değil komite, Kos Adası’ndan ve Yalıkavak’tan bile duyulduğuna (VHF 72) eminim. Sonunda Başhakem Hulki Oruz (IJ) cevapladı. “ISAF kurallarına göre (doğrusu World Sailing olacaktı) komiteye protesto verme hakkınız yoktur. Ancak düzeltme isteyebilirsiniz, alındı mı?” dedi. Meltem ekibi alındı o zaman “Düzeltme istiyoruz” diye karşılık verdi. Son ütücü daha sahneye çıkmamıştı ve son düzeltme (!) kısa süre sonra yapılacaktı bunu bekliyordum. Öyle de oldu. Komite IRC B-1 Mavi grupta yarışan Meltem-deniz Cadıları ekibine ‘kural 2’den’ komitenin Meltem teknesine protestosu olabilir anonsu dikkat çekti. Devamı şöyleydi; “Lütfen protesto şeyini kontrol edin. Tam start anında komiteyi telsizle meşgul ettiğiniz için kural 2’den protestomuz olabilir.”
Bu arada günün ve trofenin son yarışında (sosis rota) rüzgâr yönü bariz değişmişti. Komite durumu geç algıladı. Oysa, orsa şamandırasında görevli hakemlerde hem Charlie bayrağı hem de Yeşil (sancak yönü) bayrak vardı. Ancak dönüşler başladığı için ne şamandıranın yeri değişti ne de bayrak uygulaması yapılabildi. Duruma itiraz eden de olmamıştı. Birçok teknenin işine yaramış gibi görünüyordu bu durum. Pupa seyri, geniş apaz olarak gözümüzün önündeydi. Trofenin son yarışında son turda basın teknesinde de son fotoğraflar çekiliyordu. Yine hepimizin kareleri aynı olacaktı kaçınılmaz olarak. Akşam Milta Marina içindeki “SİT alanında” samimi bir ödül töreni vardı. Değişen bir sonuçla karşılaşmayacaktık. Bu sene de BAYK Kış Trofesi’ni Arkas-flying Box ekibi kazanmıştı. Bütün yıl hep aynı kişilerin değişiklik göstermeden emek verdiği bu mücadelede biz -sayıları bir elin parmaklarını bile geçmeyen- basın mensuplarına da üzerinde “Katkınız için teşekkür ederiz” yazan (ismimiz ve temsil ettiğimiz dergilerin adı bulunmayan) trofe anısı verildi. Geç gelen ama çok anlamlı olan fair play ödülü gibi emeği geçen sektör basınına da üzerinde isimlerimiz olan yeni bir trofe ödülü heyecanında görüşmek üzere.
Bu seneki trofenin ayrıntılı puan tablosu için www.bayk.org adresine bakabilirsiniz.