İsyan var!

CFM-BAYK Trofesi’nin üçüncü ayağı isyana sahne oldu. İkinci gün finişe birkaç yüz metre kala biten rüzgâr, ekiplere acılı anlar yaşatırken son anda alınan abandone kararı rüzgârsızlık yarasına tuz bastı.

Tarih 25 Şubat... Takvim yine Bodrum için hareketli bir hafta sonunu gösteriyordu. İstanbul, Ankara ve İzmir’den gelen yelkenciler cuma akşamından itibaren erken gelen baharın tadını çıkarıyordu. Cumartesi ise ekipler sabah 10:00’da başlayan skipper toplantısında Başhakem Hulki Oruz’u dinleyerek güne başlıyordu. Oruz, yarışlar süresince rüzgârın ortalama 15-16 knot, sağanaklarla 25’lere ulaşmasını beklediklerini söyledi. Sahil Güvenlik komutanının kendisini aradığını, fırtına ihtimali olduğundan yarışları iptal edip edemeyeceklerini sorduğunu belirten Oruz, “Tekneler lütfen marinada kalsın. Biz parkurun emniyetli kurulduğundan emin olunca filoyu çağıracağız. Yarış komitesinden haber almadan tekneler, antrenman için dahi denize açılmasın” diye ekipleri sert bir şekilde uyardı.

Oruz, ekiplere start işlemleri başlamayan teknelerin start hattından uzak durmaları gerektiğini de hatırlattı. Günün planı şöyleydi: Fırtına olursa destek sınıfı yarışmayacaktı. IRC A ve B sınıflarına da mümkün olduğu kadar yarış yaptırılacaktı. Toplantı bittikten sonra etraftaki kafelerde oturup telsizden gelecek anonsu dinleme vaktiydi.

Yaklaşık bir saat sonra telsizlerden ekiplerin parkura çıkabileceğini söyleyen anons geldi ve yarım saat içinde toplam 46 tekne start hattındaki yerini aldı. 12:25 start anıydı. Filo oldukça kalabalıktı ama güvenlik amacıyla startlar beş gruba bölününce hem fotoğraf hem de heyecan açısından biraz ‘cılız’ bir görüntü ortaya çıktı.

İlk start, Kargı ve Çelebi Adası dönüşlü coğrafi yarışlarını koşacak olan destek sınıfındı. Onlar uzaklaşırken sırasıyla IRC B ve A grupları start hattını geçti. Start anında 120˚’den esen 13-14 knot’lık rüzgâr sebebiyle yarış komitesi ekipleri can yelekleri giymeleri için uyarıyordu. Üçüncü ayağın ilk yarışı yaklaşık 2,5 saatte tamamlandı. Son tekne 15:30 civarı finiş verince hakem heyeti hemen ikinci yarışın startı için hazırlıklara başladı. Ancak sabah sert eserek tedbirler aldıran rüzgâr, yerini hafif havaya bırakmıştı. Bunu dikkate alan hakem heyeti ikinci yarış için zamanın da daralması sebebiyle 1,8 deniz millik bacak uzunluğunu 1,2 mile, tur sayısı da ikiye düşürdü.

Startlar teker teker başlarken, IRC B sınıfının startı esnasında hat civarında dolaşarak çapariz veren Karavida (IRC A3) hakem heyetinden protesto gördü. Oysa Başhakem Hulki Oruz sabahki toplantıda uyarmıştı. Ancak ekibin cezası ‘uyarı’ seviyesinde kaldı. Ve üçüncü ayağın ikinci yarışı saat 18:00 civarı son teknenin finişiyle sona erdi.

“İsyaaannn”

İkinci gün sabahı yarışçılar “Bugün yarış olmaz” yorumuyla Marina Yacht Club’daki skipper toplantısına gitti. Saat 10:00’da başlayan toplantıda Başhakem Hulki Oruz: “Rüzgâr şiddeti 3-6 knot arasında. Saat 12:00-15:00 arasına baktığımızda rüzgârın yönünün 120˚’den 300˚’ye kadar değiştiğini görüyoruz. Elimizden geldiğince zamanında startları vermeye çalışacağız. 12:00-14:00 arası yarışı yapabilirsek yapabiliriz. Ondan sonra rüzgâr durumu daha da düşük görünüyor” dedi.

Başhakem Hulki Oruz brifingi; “Biz bugün iki yarış diyelim. Hayırlısı... Denize çıkınca göreceğiz. Hâlâ size verebilecek bir cevabım yok. Bu koşullarda %90 ihtimalle şamandıra yarışı yaparız diye düşünüyorum” cümlesiyle sözlerini bitirdi.

Hakem teknesiyle birlikte tüm filo denize açıldı… Sonra hep birlikte rüzgâr avı başladı.

Tekneler dolandıkları bölgedeki rüzgâr durumunu hakem heyetine aktarırken, heyet de bu bilgileri değerlendiriyordu. Teknelerden gelen bilgilerin hepsi birbirinden farklıydı. Rüzgâr avı bir saat kadar sürdü. Rüzgâr hâlâ ortalıkta yoktu.

Bu sırada başhakem rüzgârın çok oynak olduğunu ve Bitez Koyu’na da bakacaklarını söyleyen bir anons yaptı. Ve sabrı için filoya teşekkür etti.

En sonunda saat 12:00’ye doğru bazı ekiplerin Ada Boğazı’nda 5-6 knot’lık rüzgârın bulunduğunu söylemesiyle hakem heyeti parkuru kurmak için harekete geçti.

İlk start saat 12:05’te, açık deniz rotasında yarışacak destek sınıfınındı yine. Destek sınıfının rotası Orak Adası iskelede, Bodrum finişti. IRC sınıfları için ise bacak uzunluğu 1,2 mil olan iki turlu sosis rota duyurusu yapıldı. Rüzgâr zaman zaman 2 knot’a kadar düşmesine rağmen ikinci günün ilk yarışı tamamlanabildi. İkinci yarış olur mu diye merak ederken son derece kararlı olan hakem heyetinden yarışın yapılacağı anonsu geldi.

Hakem heyeti hızlıca start işlemlerine başladı ve saat 14:55’te IRC A3 ve A4’lerden sonra sırasıyla diğer sınıflar da günün ikinci yarışı için start aldı. Ancak rüzgâr iyice ‘şaşırmaya’ başladı ve nitekim yaklaşık yarım saat sonra -tek tekne haricinde- tüm filo bir duvara çarpmışçasına yavaşlayıp durdu. Rüzgâr iyice düşünce komite de rota kısaltmasına gitti. O andan itibaren ekiplerden isyan sesleri yükselmeye başladı. İlk ses Nanica teknesi Vedat Tezman’dandı...

Vedat Tezman: Hakkaniyet bozuldu. Hava durumunu kontrol edin. Hakem komitesi: Geride mi kaldınız? Vedat Tezman: Üç tekne bizi geçti. Pupa gitmemiz gerekirken orsa gidiyoruz.

Hakem komitesi: Tekneler arasında hakkaniyet sorunu varsa hakem kuruluna söyleyip itiraz edin.

Çabaları sonuçsuz kalan Tezman, yarışı terk etme ve diğer ayaklara katılmama kararını telsizden anons etti. Kısa süre sonra bu terki Jasmin Quattro takip etti. Filonun geri kalan kısmı ise inatla finiş hattına ulaşmak için çabaladı. Yarışçıların umutsuz yüz ifadesi tüm filoyu sarıvermişti. Tekneler Bodrum Kalesi önünde çakılıp kalırken telsizden gelen isyan sesleri çoğalıyordu. Kimi rüzgârsızlığa gönderme yaparak telsizden ‘motoryat reklamı’ (!) yaparken kimi de Halil Sezai’nin “İsyan” şarkısını telsizden dinletiyordu. Filo adeta heykele döndü. Sadece tek bir tekne hariç... Rüzgârın son kırıntısını yakalayan Cheese Karavida yavaş da olsa finiş hattına yaklaşıyordu. Nitekim ekip 15:59’da finiş hattını geçmeyi başardı. Diğer teknelerde ise hâlâ ‘tık’ yoktu. Sinirler iyice bozulmuştu. Ve saat 16:30’da Hulki Oruz’un “Yarış abandone edilmiştir. Bugün başka yarış olmayacaktır” anonsuyla çınladı o sessiz, sinirleri bozan ortam. Finişe sabırla yaklaşmaya çalışan ekiplerin tüm çabası işte o an adeta çöpe gidivermişti. Karar yarışçılar tarafından “Olamaz” çığlıklarıyla karşılandı. Yükselen sesler eşliğinde tüm filo pruvasını marinaya çevirdi. Abandone kararı herkesin keyfini kaçırmıştı ancak bu sırada finişe en yakın konumda bulunan (100 metreden daha az) Matador ekibi için ise hiç kuşkusuz çok daha acılı olmuştu.

Yarış sonuçları için: www.bayk.org