Uruguay Piriapolis Marina’da tayfun
Tayfun kuşağından uzak olması dolayısıyla kışlamak için seçtiğim Uruguay’da her ihtimale karşı hava durumuna devamlı bakıyordum. Tekneye baksın diye anlaştığım Diego işini ciddiyetle yapıp her hafta fotoğraf ve videolarla bilgi veriyordu. Bir akşam “Bu gece çok fena esecek, tekneyi, pontondan 10 metre uzaklaştırdım, koltuk ve tonoz halatların çok sağlam, yandaki tekneleri de kontrol ettim, rahat ol” dedi. Geceyi fırtınayı internetten izleyerek geçirdim, çok kötü bir his sanki çocuğumu fırtınada dışarda bırakmışım gibi. Marina içinde rüzgâr saatlerce 70 knot sadece 5 dakika 100 knot esti. Şehirde büyük hasar oldu, karadaki tekneler devrildi. Biz birkaç sıyrık ve rüzgâr jeneratörünün dağılmasıyla kurtardık. Bir şey öğrendim tekneye astığınız usturmaçaları aşağıdan da teknenin altından geçirdiğiniz halatla bağlayacaksınız yoksa usturmaça sürtünmeden yukarı çıkıp koruyucu olamıyor. Türkiye’de bu şekil usturmaça bağlayan pek görmedim, mevsimlerin değiştiği şu sıralar önemli bir tedbir.
Rio de Plata Nehri girişinde olan Piriapolis Marina’da güneyden yani Antarktika’dan gelen soğuk rüzgâr dalgaların doldurması ile medcezir haricinde suları 1,5 metre yükseltmesi neticesi marina pontonları birkaç gün 1 metre suyun altında kaldı. Elektrik tesisatları gitti. Benim sigortacım iyi ve anlayışlı idi, hasarı hemen tazmin etti.
Bu olaydan sonra Anouk kızımı bıraktığım yerlerin iklim şartlarını, barınak durumunu daha çok inceleme kararı aldım. İstatistikler her türlü bilgiyi veriyor. Bir de Karayiplerde ‘Hurricane Hole’ dedikleri, sözde çok güvenli marinalar türedi. Tabiatın gücünü son fırtınalarda gördük. Lafa değil, istatistiklere bakmak lazım.