Kripto paraların yüzde 10’u hacker’lara gidiyor
Son zamanlarda sıkça konuştuğumuz kripto paraların merkezi olmayan niteliği ve üzerinde çalıştıkları blockchain teknolojileri, geleneksel finansman ve işlem platformlarına göre avantajlar sunuyor, ancak bu aynı zamanda hacker’lar için de bulunmaz bir nimet niteliğinde. Kripto paraların piyasaya sürülmesine ilişkin yeni bir raporda, tüm erken yatırımcı fonlarının yüzde 10’unun hacker’lar tarafından çalındığı söyleniyor.
Bitcoin ve diğer alternatif kripto para birimlerinin son yıllarda yükselişe geçmesine rağmen, 2017’de görülen patlama kısmen piyasaya ilk kez sürülen kripto para sayısındaki artıştan kaynaklanıyordu. Bu eğilim son birkaç ay içinde yavaşlamasına rağmen, kripto para birimleri şeklinde bulunan önemli miktarda para korsan saldırılarla el değiştiriyor.
Ey Research tarafından yayınlanan bir raporda, promosyona odaklanmanın, güvenliğin genellikle ikinci plana atılması ve kripto para üreticileri ve yatırımcılarına yönelik sahtekarlık saldırılarının yaygınlaşması anlamına geldiği belirtiliyor. Bu saldırılar, sahte cüzdan adreslerinin kullanılması veya sahte kimlik avı siteleri yoluyla giriş bilgilerinin çalınması sayesinde paraların istenen yerlere aktarılmasını da içeriyor. Diğer saldırı türleri arasında, piyasaya kripto para süren web sitelerine yönelik DoS saldırıları ve çalışanlara ve BT altyapısına yönelik saldırılar da var. Bazı durumlarda, gerçek kayıplar kripto paranın kendisine verilen dolaylı
zararlardan da kaynaklanıyor. Yatırımcı fonlarının bir bölümünü kaybetmek güvenlik eksikliğini yansıtabilir. Bu, kripto paranın itibarına da uzun vadede zarar verebilir ve değerini olumsuz etkileyebilir. Bahsedilen saldırılar, geleneksel bankalara yönelik saldırılara kıyasla çok daha haince olabiliyor. Ey Research’ün raporu, ortalama bankacılık hack’inin toplam değerinin yaklaşık 1.5 milyon dolar olduğunu ve sigortanın bu hasarı hafiflettiğini öne sürüyor. Öte yandan, kripto paralardaki kayıplar 2 milyar doların üzerine çıktı. Ters işlemlerin yapılamaması ve anonimliğin artışı onları bilgisayar korsanları açısından cazip hale getirdi. Bununla birlikte, işin cazip olan yanı, kişisel verilerin çoğunun takas merkezlerinde saklanması. Birçoğu bankacılık detayları gibi saklanmış olmasına rağmen, Ey Research bazılarının böyle olmadığını ve bu bilgilerin potansiyel saldırganlar için karaborsada satılabilmeleri açısından da değerli olduklarını bildiriyor. Bunlara verilecek uygun yanıtlar açısından rapor pek iyimser değil. Geçtiğimiz günlerde tartışıldığı gibi, (özellikle vergiden kaçınma potansiyeli ve kara para aklama vakalarında) dünyada bazı yönetmelik düzenleme girişimleri olsa da, kripto para yönetmeliklerinin etkin bir şekilde uygulanması şu an için neredeyse imkânsız. Rapor, saldırı oranının artmakta olduğunu ve yatırımcıların, kurucuların ve düzenleyicilerin, kripto paralar piyasaya sürülürken ve onlarla işlem yapılırken, kendilerini güvenceye almaları açısından, verilerin güvenliği için daha fazlasının yapılması gerektiğini söylüyor.